"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Cehalet, zaruret ve ihtilâfa karşı

Süleyman Alp Özcan
07 Mayıs 2025, Çarşamba
Evet, Üstad Bediüzzaman Said Nursî Hazretleri, “Bizim düşmanımız cehalet, zaruret ve ihtilâftır. Bu üç düşmana karşı sanat, marifet ve ittifak silahıyla cihad edeceğiz” diyerek hem bir teşhis koymuş, hem de çözüm yolunu göstermiştir. Bugün bu vecize, hem fert, hem toplum olarak içinden geçtiğimiz zamanı anlamamızda bizlere önemli bir yol sunmaktadır.

Öncelikle cehaletle başlayalım. Cehalet sadece okumamak, yazmamak değildir. Hakikati bilmemek, Allah’ı tanımamak, ahireti unutarak yaşamak da bir cehalettir. Risale-i Nur’un da temel gayesi bu cehaleti ortadan kaldırmak, iman hakikatlerini kalplere yerleştirmektir. Cehalete karşı en güçlü silah marifettir, yani ilim ve irfandır. Üstadın “İman, ilimle olur” sözü tam da bu hakikati özetler. Bugün bizim gibi  gençlerin ilme, özellikle de imanî ilme çok ihtiyacı vardır. O hâlde cehalete karşı en büyük hizmet, Risale-i Nur’un hakikatlerini yaymak ve insanlara Kur’ânî bir bakış açısı kazandırabilmektir.

İkinci düşman zarurettir, yani fakirlik ve geçim sıkıntısı. Maddî yoksulluk kadar, manevî fakirlik de toplumların çökmesine sebep olabilir. Fakirliğe karşı Üstad’ın çözümü “sanat”tır. Yani çalışmak, üretmek, helâlinden kazanmak ve tembelliği bırakmaktır. Müslüman, çalışkan ve üretken olmalıdır. Her işini en güzel şekilde yapmak, israf etmemek, kanaatkâr olmak da bu anlayışın bir parçasıdır. Üstad, hayatı boyunca sade yaşamış, kimseye yük olmamış ve daima çalışmayı teşvik etmiştir. Bizler de hem şahsî hem sosyal hayatımızda bu düstura göre hareket etmeliyiz.

Son düşman ise ihtilâftır. Yani birlik ve beraberliğin bozulması, ayrılıklar, çekişmeler… Mü’minler bir vücudun organları gibi birbirine bağlı olmalıdır. Araya giren her türlü nefis, ve menfaat bu yapıyı bozar. İhtilâfa karşı en büyük silah ise ittifaktır. Yani kardeşlik ruhu ile bir araya gelmek, müşterek noktalar etrafında birleşmek, şahsî meseleleri değil, hizmeti ve İslâm’ın faydasını ön planda tutmaktır. Üstadın hayatı boyunca en çok üzerinde durduğu meselelerden biri de bu birlik ruhudur.

Bugün, biz Risale-i Nur talebeleri olarak bu üç düşmana karşı nasıl bir duruş sergiliyoruz? Eğitim faaliyetleriyle cehaleti ne kadar gideriyoruz? Gençleri ilme ve hizmete nasıl teşvik ediyoruz? Maddî ve manevî üretkenliğimiz ne düzeyde? Ve en önemlisi, cemaat içinde ve dışında ne kadar ittifak hâlindeyiz?

Bu sorulara vereceğimiz cevaplar, bu vecizeyi kadar yaşadığımızı da gösterecektir. Üstadımızın gösterdiği bu yolda, samimi ve ihlâslı bir şekilde yürüdüğümüzde inşaallah hem kendimize, hem toplumumuza faydalı oluruz. Rabbim bizleri bu cihad-ı manevîde daim kılsın.

 

 

 

 

 

 

Okunma Sayısı: 180
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı