Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 25 Ocak 2008

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

M. Latif SALİHOĞLU

93 Harbi'nde Halidîler'in cihadı



24 Nisan 1877'de başlayan ve 9 ay boyunca bütün şiddetiyle devam eden Osmanlı-Rus Harbi (93 Harbi), 1878 yılı Ocak ayı sonlarında bir derece hız kesti; böylelikle, farklı yeni bir safhaya girilmiş oldu.

Bu esnada savaşın seyrini değiştiren iki önemli gelişme yaşanır.

Bunlardan biri İngiliz hükümetinin müdahalesi, diğeri ise Halidîler olarak bilinen Mevlânâ Halid-i Bağdadî'nin mürid ve talebelerinin Ruslara karşı fiilen cihada başlamaları.

Şimdi, sırasıyla bu iki konuyu incelemeye çalışalım.

İngiliz filosu Marmara'da

Rus kuvvetlerinin Edirne'yi işgal ederek İstanbul'u da tehdit etmeye başlaması üzerine telâşa kapılan İngiliz hükümeti, bir savaş filosunu 25 Ocak günü Çanakkale önlerine gönderdi.

İngilizler'in bu telâşı, aslında bölgede kendi menfaatlerinin haleldar olması ihtimali sebebiyledir.

Osmanlı hükümeti, İngiliz filosunun Boğaz'dan geçmesine hemen müsaade etmez. Orada beklemesini ister.

Ne var ki, Rus Orduları Başkomutanı Grandük Nikolas, Edirne'de durmaz ve İstanbul'a doğru ilerlemeye devam eder. Hatta, bir fırka askerini Osmanlı payitahtına sokma teşebbüsünde bulunur.

Bu tehlikenin yaklaşması sebebiyle, Sultan II. Abdülhamid'in emriyle İngiliz filosunun Marmara'ya giriş yapmasına izin verilir.

Adalar civarına kadar ilerleyen İngiliz filosunun İstanbul limanına girmesi engellenerek, Mudanya'ya doğru yönlendirilir. Burada üs kuran yedi adetten ibaret zırhlı savaş filosu, Osmanlı'nın başkentine yönelik muhtemel bir Rus saldırısı tehlikesine karşılık, orada bekletilir.

Bu politikayı İngilizlere verilmiş bir imtiyaz olarak gören Ruslar ise, Yeşilköy'e (Ayastefanos) kadar gelir ve burada bir askerî karargâh kurar.

Zor duruma düşen Osmanlı hükümeti, Ruslar'la anlaşmak üzere Edirne'ye diplomatlarını gönderir. Burada iki taraf arasında bir ateşkes antlaşması (Edirne Mütarekesi, 31 Ocak 1878) imzalanır.

Sultan Abdulhamid, Rus tehlikesini bertaraf etmek için, diğer Avrupa ülkelerini de devreye sokmak ister. İngiltere'den sonra Almanya ile de irtibat kurar.

Ruslar ise, fırsat bu fırsat diyerek, İstanbul'u işgal etme tehdidinde bulunur. Bir taraftan da papazlarıyla görüştüğü Ermenileri kışkırtarak, Anadolu'nun her tarafında onları siyasî taleplerde bulunmaya sevk eder.

Osmanlı hükümeti, yine tehlikeyi hafifletip zaman kazanmak için, barış görüşmeleri atağını başlatır. Yeşilköy Ön Barış Antlaşması (Ayastefanos Mukaddimat-ı Sulhiyye, 3 Mart) bu maksatla imzalanır.

Çok ağır şartları ihtiva eden bu antlaşmayı, Temmuz ayında imzalanan Berlin Sulh Muahedesi takip eder.

Böylelikle, Ruslar geri çekilmeye başlar; Osmanlı ise, bir derece rahatlayarak kayıplarının telâfisine yönelir.

Halidîlerin büyük cihadı

Osmanlı-Rus Harbinin şiddetlenmesi üzerine tayakkuza geçen Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî'nin talebeleri, zaman zaman tekke ve medrese eğitimine ara vererek, harbe iştirak ederler.

Bağdat gibi İstanbul ve Anadolu'nun pekçok yerinde mensupları bulunan Halidî tarikatının en önde gelen mürşid ve müderrislerinden biri, hiç şüphesiz ki, Ahmed Ziyâüddin Gümüşhânevî Hazretleridir. (1813-1893)

Ruslara karşı, bir ara Kafkas Cephesinde çarpıştı. Savaş duraklayınca, İstanbul'a gelip tekke ve medrese hizmetine devam etti.

Savaşın tekrar şiddetlenmesi ve Hilâfet merkezi İstanbul'un da işgal tehlikesi altına girmesi üzerine, Gümüşhânevî Hazretleri, talebelerini de teşkilâtlandırarak vargüçleriyle Ruslar'a karşı cihada girişti.

Üstelik, Gümüşhânevî Hazretleri bu işte tek başına değildi. Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî'nin İstanbul'la irtibatlı diğer halifesi Abdülfettah el-Ukarî ve Trablus-Şam Müftüsü diye de bilinen Ahmed bin Süleyman el-Ervâdî'nin talebeleri de devreye girmiş ve Rusların korkulu rüyâsı olmuşlardı.

* * *

Ruslar, hem Avrupa'da başlatılan diplomatik ataklar, hem de Halidîye mensubu gönüllü cihad erlerinin cansiperane müdafaaları karşısında duraklamak zorunda kalır. Berlin'deki barış masasına oturmaya mecbur olur.

İki devlet arasındaki barış görüşmeleri, 13 Temmuz'da nihayet bulur ve Berlin Muahedesine imza konulur.

Osmanlı tarihinde "Küçük kıyâmet" diye anılan 93 Harbi de, böylelikle sona ermiş ve "İslâmın nurunu perdelemeye çalışan kara bulutlar" dağıtılmış olur.

Halidî mürşid

Ahmed Ziyâüddîn Gümüşhanevî Hazretleri

(1813 Gümüşhane-13 Mayıs 1893 İstanbul)

Kalemi ve kelâmıyla büyük hizmetlere imza atan, gerektiğinde silâh alıp cepheye koşan, meşhûr Mecmuatü'l-Ahzab isimli eseri vücuda getiren Ahmed Ziyâüddin Gümüşhânevî Hazretlerinin mezarı Süleymaniye Camii avlusunda, Kànûnî Sultan Süleyman Türbesinin hemen yanıbaşında olup, makberinin mezartaşı kitabesinde ise, şu mısrâlar yazılı:

Nazar kıl çeşm-i ibretle, makâm-ı ilticâdır bu

Erenler dergâhı, bâb-ı füyûzât-ı Hüdâ'dır bu

Ziyâüddîn-i Ahmed, mevlidi anın Gümüşhâne

Şehir-i şark-u garbın, mürşid-i râh-ı Hudâ'dır bu

Muhakkak ehl-i Hak ölmez, ebed haydır bil ey zâir!

Ol Saray-ı kalbini pâk eyle, bâb-ı evliyâdır bu

Şua-yı dürr-i vahdet, menba-ı ilm-i ledünnîdir

Mükemmel vâris-i şer'-i Muhammed Mustafâ'dır bu

Hilâfet müddetinden, 'İrciî' vaktine dek Hakk'a

Tarîk-i Hâlidî'yi neşreden, Hakk-reh-nümâdır bu.

25.01.2008

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (24.01.2008) - Maskeli çeteciler

  (23.01.2008) - 'İrtica'dan 'simge'ye yüz yıllık kavga

  (22.01.2008) - Bağıra çağıra değil, "sırran tenevveret"

  (21.01.2008) - İhtilâlin insafsız giyotini

  (19.01.2008) - Çaprazlama saldırılar

  (18.01.2008) - Nur'a kara çalmak

  (17.01.2008) - Buz ve ateş arasında

  (16.01.2008) - Port Arthur'da Japon-Rus savaşı

  (15.01.2008) - Sarıkamış gerçeği

  (14.01.2008) - AB rehaveti

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  Kemal BENEK

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Nurettin HUYUT

  Raşit YÜCEL

  Rifat OKYAY

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT


 Son Dakika Haberleri