"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Bir dâvâ adamı

Abdullah ŞAHİN
22 Nisan 2021, Perşembe
Tarihe yön veren müstesna şahsiyetler vardır.

Osmanlı akıncı ve serdengeçtilerinden olan bu şahsiyetlerin, atlarını mahmuzlayıp yola koyuldukları andan itibaren, dünleri ve bu günleri ile son günleri sırasında bir fark bulamazsınız. Kısacası onlar çok zor şartlar altında olsalar bile, kararlı ve emin adımlarla, hep koşarlar ve yine koşarlar.

Bu kutlu yolculukta ve azim tehlikeler altında onların siperlere girdiği de nadirdir. Bu kutlu dâvânın kutlu adamlarından biri de Mehmet Kutlular Ağabeydi.

Soyadı gibi kutlu olup, kutlu yaşayan ve bu kutlu yolculuğun dünya menzilindeki yürüyüşünü kutlu tamamlayıp, Rahmet-i Rahmana kanat çırpan Kutlular Abi hakkında abi ve kardeşlerimiz gibi bir veda yazısı yazmak istedim.

Risale-i Nurlar’ı tanıdığımız ilk yıllar arefesinde, Erzurum Üniversitesi öğrencisi olduğumuz 1977-78’li yıllarda, Erzurum’dan birkaç otobüs dolusu Nur kahramanlarıyla Van Mevlidi’nde buluşmak üzere, Van’a doğru şevkle yola çıktık. Bu müstesna yolculukların hâlâ tadı damağımızda, muhabbeti kalbimizde.

Uzun bir seyahatten sonra mevlid buluşmasının merkezi olan Van Merkez Camii’ne vasıl olduğumuzda, coşkulu bir kalabalık içinde bulduk kendimizi. Orada kimler yoktu ki, Nur’un Saff-ı Evvelleri Bayramlar, Sungurlar ve daha niceleri...

Kalabalık arasına karıştığımızda kucaklaşmalar ve muhabbet seli ortasında bir dalgalanmanın olduğunu görüp, biz de o tarafa doğru yöneldik. Yaklaştığımda, ateşin bakışlarıyla ve düzgün giyimiyle genç bir adam gördüm. Doğrusu bu durumu biraz şaşkınlıkla izledim; bunca kıdemli yaşlı müstesna zatlarla birlikte, özellikle bu genç adama bu kadar iltifat niye?

Bu benim Kutlular Ağabey’le ilk karşılaşmamdı. Doğrusu çok etkilenmiştim. Bu nuranî atmosferde birlikte kendisiyle fotoğraf çektirdik. Sonraki yıllarda Kutlular Abiyle özellikle İstanbul’da defeatle karşılaşıp birlikte olduk.

Kutlular Ağabeyin, bir ömür boyu, ihtilâl, zulüm ve adaletsizlikler karşısında oldu. Onun son yıllarını sıkıntıyla yaşadığı alzaymırlı anlarında bile dâvâsının farkında olduğu belliydi.

Bir hatırayla yazıyı tamamlamak istiyorum: Emeklilik sonu İstanbul’da, o yıllarda lisede okuyan oğlum Mehmet Kerem’le katıldığımız “Yeni Asya Gazetecilik Seminerleri” vesilesiyle, Güneşli’deki merkez binadaydı. Kendi kendime, “Keşke Kutlular Ağabey buraya gelse de onunla da bir görüşebilsek” diye düşünüyordum. Kapıdan çıkmamla birlikte, asansör kapısı önünde, bir anda Kutlular Ağabeyle karşılaştık. Sonra ben kendisine, oğlumu göstererek, “Abi bu benim oğlum Mehmet Kerem, birlikte gazetecilik seminerine geldik” dedim. Hemen beni bıraktı, oğlum Mehmet Kerem’e üst üstüne iki kere sarılarak “Sen benim adaşımsın, bizden sonra bu dâvâyı sizler götüreceksiniz, seni tebrik ediyorum” dedi.

Güle güle Kutlular Ağabey. Yolun açık ve Cennete doğru olsun.

Okunma Sayısı: 1695
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Ali

    22.4.2021 14:39:08

    Elfü elfi amiin

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı