*Önümüzde iki yol var: Ya hak ve hürriyetlerimize sahip çıkacak cesaret, ya esaret!
*“Hırs sebeb-i hasaret”, hız sebeb-i felâket, nefis sebeb-i esaret, iman sebeb-i cesaret, tefekkür sebeb-i basiret, hayırlı işlerde acele sebeb-i saadettir.
*Herkes helâl aşına, helâl eşine, helâl işine bakarsa şeytan işsiz kalır!
*Namaz büyüklük taslamadan tevazu göstermek, yalnızca O’nun sonsuz büyüklüğünü kabul edip ilân etmektir.
*Sapıtmış zihniyet, şeyh, hacı, hocaları sapık göstermek için sapıkları şeyh, hacı, hoca kılığına büründürüp gösterir!
*Vitrinsen gözü kalır, iyilik yapsan izi kalır, kötülük yapsan sızı kalır.
*Anne-babanın önünde eğil, zira huzur önündedir, evindedir, huzurevinde değil!
*Hâkim olmayan eline, diline, beline; hâkim olamaz haline, malına, kıl u kaline, dölüne!
*Sözünde durmak her kişinin değil, er kişinin harcıdır!
*Derse gidenlerle terse gidenleri bir gören bakar kördür!
*Duvarlar yeni davarlar yetiştirmek için inşa edilir!
*Gel ey idareci fadıl ol, âdil ol, insafa gel, affa gel, geç en ön safa!
*Aklını başına alan “veli”, almayan “deli”, kalbiyle yürüyen “âli”, yürümeyen “hâli”, dünyayı isteyen “vâli”, hiçbirine yanaşmayan “ahâli” olur!
*Ey kendine “düşkün”, enaniyeti “taşkın”, hatasına “pişkin”, körlüğe “eşkin” olan ferasetsiz “şaşkın” nefsim!
*Karşısına geçip aynanın “Kusursuzum!” diye övünenin, ardından “Huzursuzum!” deyip dövünen olur.
*Eski zaman köşelerine çekilmekten vazgeçip ispat ile izah etmezse vaiz, olmaz vaazı asla caiz, olmaz irşada haiz!
*Hayata bakışı değiştiremeyeni, hayatın akışı onu değiştirir, halden hale, muhalden muhale sokar!
*Ömrü uzatmanın yolu, uykuyu kısaltmaktan geçer.
*Ya hakkı göster şahid ol, ya hakikate müşahid ol, ya hak için şehid ol!
*Bir insan olmazsa merhametin kendisi, olur sürünenlerin efendisi!
*Burada kardeş hakkı yiyerek doyarlar; orada göz ve midelerini oyarlar!
*Vazifen dünyaya şeriat getirmek değil, uymaktır şeriata/dine, yalnızca getirmektir kendine!
*Ya hayır söyle ya sus! Ya “Hayır” söyle ya “Evet”, önemliyse hangi husus!