"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Tefsir ile mealin farkı

Ali FERŞADOĞLU
01 Mayıs 2020, Cuma
Bir kelimenin bir “sözlük/lügat”, bir de “terim, ıstılah” anlamı vardır. Kur’ân’da bir kelime bazen terim, bazen de sözlük, lügat anlamı kullanılır. Kimi zaman hakikî ara sıra da mecaz olarak kullanılır.

İnsanî bir kelimenin bile birçok anlamı, manaları, çok geniş muhtevaları vardır. Elbette aklı başında olan herkes, lügat, sözlük anlamıyla, ıstılah (kullanım) anlamlarını biribirinden ayırır.

Meselâ, “ev” içinde oturulan yer, “cami” toplanılıp namaz kılınan, “üniversite” yüksek ilim, tefekkür, müzakere, mütalâalar edilen, araştırmalar yapılan yer anlamındadır.

Kâbe ile ilgili bir âyetin meali, “Gerçek şu ki, insanlar için ilk kurulan Ev, Bekke (Mekke) de, o, kutlu ve bütün insanlar için hidayet olandır Kâ’be’dir.” 1 şeklindedir.

“Biz Kur’ân’ı anlarız ve bize meal yeter!” diyenler bu âyetin mota mot bile tercümesi olmayan bu mealle yetinenler Kâbe hakkında ne anlatabilir, ne söyleyebilirler? “Beyt/ev” tek hecelik bir kelimedir. Ama, bunun içinde binlerce, on binlerce mana vardır ve bunlar ancak tefsir ile ortaya çıkarılabilir.

Ve bizim oturduğumuz normal bir “ev”in veya “üniversitenin” mealini düşününüz ve tefsirini hesap ediniz…

Evet, Kur’ân’da geçen şu kelimeler de birkaç anlamda kullanılır:

Vel-Asr: Zaman, asır, Asr-ı Saadet, ikindi.

Adavet: Düşmanlık, kızgınlık, öfke.

Mealler, bu manalardan kaçını, hangisini verecek ve kaçını verecek?

Meselâ, Besmelenin meali, “Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla” şeklindedir. Bundan aldığımız iman gücü, feyzi ne kadardır?

Halbuki, Besmeleyi, Elmalılı Hamdi Yazır, Hak Dili Kur’ân Dili isimli tefsirinde 110 sayfa civarında (yeni baskılarda sadeleştirilerek 30-35 sayfaya indirilmiş, kuşa çevrilmiştir) tefsir ve izah etmiş, anlatmıştır.

Bediüzzaman, sadece Birinci Söz’de, pekçok manaları çağrıştıracak formüllerle 10.5 sayfa kadar tefsir ile izah edip anlatmıştır.

“Bismillahirrahmanirrahim”in meali, “Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla” şeklindedir. Bu meal size ne anlatır!

İhlâsın kelime anlamı, yani, meali, samimî olmak, dine içtenlikle bağlanmak, dinin esaslarını sırf Allah rızası için uygulamak, demektir.

Ama, ihlâs’ın Yirminci, Yirmi Birinci lem’alar ile, diğer Risale-i Nur’un muhtelif yerlerindeki bahisleri kadar anlamları var. Ve ihlâsın zaman, mekân, şahıs, makam, mevki, imkân, şartlara göre de tefsir edilebilir.

İşte bu örneklerde görüldüğü gibi; tercüme ve meal, kelimenin taşıdığı bunca manayı elbette yansıtamaz. O zaman, mana çok nakıs, kısır, eksik kalır. Hatta, motamot tercüme ve kısa meal, yanlış anlamalara yol açar, okuyanların birçoğunu şüphe ve vesveseye düşürebilir.

Kur’ân ve hadis-i şeriflerde geçen bütün kelimelerine bu örnekler çerçevesinde bakılabilir.

Şu halde, “ispat ve izaha dayalı” bir tefsir mütalâa ve müzakeresinden sonra, ancak “açıklamalı meal” okunabilir.

Dipnot:

1- Al-i İmran Sûresi, 96.

Okunma Sayısı: 7313
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • A. Ferşadoğlu

    1.5.2020 23:05:37

    Fuzuli'nin, Şeyh Sadi'nin, Geothe'nin, Mehmed Akifi'in veya başka birisinin şirlerinin sadece meallerini verirseniz onların kast ettikleri manaları, şiirlerindeki sanatları, incelikleri, nükteleri anlayamazsınız. Ancak, onları yorumlayacak, tefsir edecek, açıklayacak, izah edecek edebiyatçılar, uzmanlar lazımdır! Yoksa kuru bir mealle baş başa kalırız!

  • A. Ferşadoğlu

    1.5.2020 22:58:09

    Gonca Güleş hanımefendinin, "Biri Allah sözü öbürü insan yorumu!" derken, meale "Allah sözü" demesi, çok tehlikelidir. Hiçbir meal, hiçbir Kur'an tercümes Allah sözü değildir! Allah sözü, yalnız Kur'an'daki Arapça olan ayetlerdir. Bu arada, tefsir ile meali araştırmasında fayda mülahaza ederim...

  • A. Ferşadoğlu

    1.5.2020 22:53:41

    Gonca Güleş hanımefendi, mealle ilgili önceki yazıları bir daha okumayı tavsiye ediyorum. Meal, 30 anlamı olan din; 18 anlamı olan "selat" vebenzeri bütün Kur'an kelimelerinin tek anlamını verecek, arada bir de bir anlamını da parantez içine koyar. Bu açıdan bmeal nakıslaştırır, şüphe ve vesveselere düşürür! Mesela, "Velcibale evtada" ayetine "Dağları zemininize kazık yaptık" diye sadece bir meal verilirse, bu da söz mü şimdi dedirtir. Ama, bu ayeti, dağları coğrafya, jeoloji ve dağların içindeki her türlü madenler, sular ve havayı temizlemesi, yani, meteoroloji ve sair ilimler zaviyesinden tefsir edersiniz mucizeliği ortaya çıkar!

  • Ali

    1.5.2020 16:20:18

    Meal lazım tefsir şart. 1- Meal- cilik bedevi bakışı ve kolaycı-lık. 2- Meal-cilik son tahilide Kur'an'ı idealojik ve edebi bir metne dönüştürür. 4- İşte Allah'ın indirdiğiyle hükmetmeyenler..deyip; Mushaf sayfasını mızrağa bağlar savaşır ve kazanır.( Sıffin'den Deaş'a Hizbullah'a) 5- Tefsir de; Kuran'a ayna olmalı, AYNALIĞINI korumalı.Bunun için a- Tefsir tekele alınmayıp umuma teşmil edilebilmeli. dünyevi,SİYASİ kirlerle bulaşık yapışık göstermemeli b- Özellikle tahik ehli asfiya/ saf araştırmacılar; tefsire izah şerh neokavramlaştırma rendesi ve cilasını sürekli vurmalı.Bu iş metin sıhhati ve aslı bozulmadan olmalı. c- Bir tefsiri rehber edinenler;( R.Nur gibi) toplumda eserin yansımalarını uygulama ve çözümlemelerini göstermek zorundadır.Değilse o tefsirin ortododoks( katı doğma) ve/ veya umumi ( soyut) bir metne dönmesi kaçınılmaz.( Mesnevi ve Yunus ve Akif'in şiirleri gibi).

  • Fatih

    1.5.2020 14:49:26

    Sayın yazara bir sual ve bir itiraz geldi. Bilhassa itiraz eden hanımefendiye verilecek cevabı merak ediyorum.

  • Pinar

    1.5.2020 10:46:34

    Hayırlı ramazanlar hocam. Konuyla tam alâkalı değil ama bir sorum var: 20.sözün 2.makamını okuyorum. Buruc ve Yasin suresindeki şimendifer işaretine takıldım kaldım. Yasin suresinde genel itibariyla anlaşılıyor ama Buruc suresinden nasıl o işareti çıkartırız? Buruc suresindeki şimendifer mezvususunu başka kaynaklarda, tefsirlerde bulur muyum diye araştırdım bulamadım. İlk defa böyle bir şeyden Üstadımız mı bahsediyor? Bunu tefsir bağlamında nasıl anlamalıyız? Açıklarsanız çok sevinirim. Hayırlı ramazanlar..

  • Gonca Güleş

    1.5.2020 10:27:56

    Size hem katılıyor hem katılmıyorum. Tefsirler önemlidir. Lakin meal okumaya ön koşul dayamak onu okumayı zorlaştırmaktır! Allah bize oku diyor. Önce şunu yap veya buna danış gibi bir tavsiyede bulunmamışken siz neden yapıyorsunuz? Zaten kişi meali okuduktan sonra bazı şeyleri anlamadığını fark edip araştıracaktır. Eğer ki okudukları üzerine oturup düşünüyorsa. Tefsirleri açıp inceleyecektir. Her meal okumada, kuranı tekrar tekrar okudukça yeni ayetler ilgisini çekecektir. Böylece meal okudukça ufku genişleyecek, anlaması derinleşecek. Ve bir noktadan sonra anlamadığı için değil, daha çok anlamak için tefsire başvuracaktır. Peygamberimize bile ayetler yavaş yavaş inmiş. Yavaş yavaş. Adım adım. Kimse annesinin karnından koşarak doğmuyor. Allah herkese meal okumayı nasip etsin inşallah. Lütfen meal okumayı teşvik edelim. Tefsir bir sonraki önemli adımdır. Sırayı şaşırmayalım! Biri Allah sözü öbürü insan yorumu!

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı