Allah için arkadaş ve dost olanlar ve Allah için birbirlerini sevenlerden de Allah razı olur. 

Çünkü Allah namına ve mana-yı harfî ile yapılan ameller ve okumalar Rabbimiz katında makbuldür.

Allah’ın adını anarak, onu zikrederek ve onun namı hesabına mana-yı harfî ile dostları sevmek Rabbimizin Vedûd ismini  sevmek gibidir.

Bu şekilde dost, arkadaş ve ahbabları seveni Vedûd olan Rabbimiz de sever. Ve melekler böyle Allah için, dünyevî menfaat beklemeden birbirlerini sevenlere ve birbirlerine dua edenlere melekler dua ederler.

Sevgili ve şefkatli Nebîmiz (asm): “Her ne zaman ki, iki kimse Allah için birbirlerini severse, elbette ikisinden daha efdal olanı arkadaşına muhabbeti daha ziyâde olanıdır.” buyurmuştur.

Cenab-ı Hak Kur’ân’da: “Beni anıp zikredin ki, ben de katımda sizi anayım. Bana şükredin ve nankörlük etmeyin.” buyurmuştur. 

Diğer bir hadiste de Sevgili Nebîmiz (asm): “Ya Ebu Rezîn! Yalnız kaldığın vakit dilini zikrullâh ile kıpırdat. Allah için sev. Allah için muhabbet et. Allah için buğzet. Şüphesiz ki, bir Müslüman diğerini Allah için zikrettiğinde 70 bin melek onu teşyi edip “İlâhî bu kulun onun gönlünü ediyor. Sen de bunun gönlünü et, derler. Allah yolunda birbirlerini sevenlerin faziletlerinden biri de şudur ki, onlardan biri diğerine ardından dua edecek olursa duasına melek “Amîn” der.” buyurmuştur. (Tec.Sar.Ter.c.2.s.621)

İman, İslâm, ihlâs, ilim, hilm, dua, sevgi, saygı, zikir, fikir, şükür, şevk, ümit, Kur’ân ve sünnet üzere kalınız.