Necati Can Abiden her ne kadar bir yıldır maddeten ayrı olsak da, her dersimizde isminin anılmasından anlaşılıyor ki; manen beraberiz. Dersin bir yerine geldiğimizde, “Necati Abi bu konuda şöyle demişti” diyerek dersimize katıldığını anlıyoruz.
Birlikte olduğumuz uzun yıllar içinde kendisiyle hemen her gün münazaralı derslerde beraber olurduk. Çok istifade ettiğimi söyleyebilirim, Nur hizmetinin 1960’tan sonrasının canlı şahidi olan bu abimizden istifade için daha çok katılımın olmasını isterdik.
Bir ders hakkında yeni bir bilgiye ulaştığında, ben daha dershaneye girer girmez sanki bir define bulmuş gibi heyecanla anlatır, kitaptan o yeri okurdu. Sabah ve akşamın geç saatleri de olsa telefonla arar, anladığını paylaşmaktan büyük bir zevk alırdı.
Daha fazla hizmet edemediğinden çok hayıflanırdı. Biz de kendisine zamanın teknoloji ve iletişim çağı olduğunu bu görevi yapan Yeni Asya’ya yapılacak duâ ve diğer katkılarla da hizmet edilebileceğini söylerdik.
Gazete bayisi uzak olmasına rağmen, yaşlı haliyle her gün gazeteyi alır, her tarafını okurdu. Cemaatimizde saff-ı evveller ahrete gitti, Necati Abi gibi saff-ı evvelleri görenler de zaman içinde bitmek üzereler. Adeta bir Risale-i Nur deryası olan bu abimizden maalesef yeterince istifade edemediğimizi vefatından sonra daha iyi anladım.
Gündüzleri beraber okuduğumuz ders sırasında birçok dersini telefonuma kaydetmiştim. Şimdi zaman zaman açıp dinliyor ve kısıtlı da olsa istifadem hâlâ devam ediyor. Bilhassa beraber takip ettiğimiz “Muhakemat” eserinin tamamına yakınını kaydetmişim.
“Mürşidim” dediği Sungur Abi ile Üstadın Mehdilik hikâyesini anlatan Ahmet Fevzi Kul Abi ve kardeşi Mehmet Fevzi Kul, ihlâs ve sadâkat abidesi Tahiri Abi, Bayram Yüksel, Ali Uçar, Hüsrev Abi ve tabiî ki en fazla beraber olduğundan hatırasının daha fazla olduğu Zübeyir Abi ve Üstadın talebelerinin hemen tamamına yakını ile birliktelik… (Hepsine Allah rahmet eylesin)
Bu abilerle olan derin ve her biri ders niteliğinde olan hatıralarını rahmetliden dinlemek büyük bir zevk idi. Şimdilerde ise özellikle oğlu Ahmet Can’ın gördüğü müjdeli rüyalarla bizlere şevk ve gayret vermeye devam ediyor.
Rüyaların ortak noktası ise Risale-i Nurlar’ı hiç elimizden düşürmeden okumak, okumak yine okumak. Risale-i Nur’un son hazinedarlarından olan Necati Abi, bir yıldır ahirette Üstadı ile ve saff-ı evvel abileriyle beraber ders okuduğuna inanıyoruz.