2015 tarihli Paris iklim anlaşmasında 195 ülkenin imzası var. Temel amaç, iklim değişikliğinin olumsuz etkilerini azaltmak. Hedef ise küresel sıcaklık artışının sanayi öncesi dönemine kıyasla 2 derecenin altında tutulması.

ABD ve Çin dünyada en yüksek salınım miktarına sahip ülkeler. ABD, 2030’a kadar miktarı yarı yarıya azaltma vadinde bulunmuş. Çin 2060’a salınım miktarını sıfıra indirmek vadinde bulunmuş. 

Avrupa Birliği 27 üyesi de aynı hedefi 2050 yılına kadar varmak için anlaşmıştır.

İklim zirvesinde Xiye Bastida adlı genç olan Meksikalı aktivist, “Ben iklim değişikliğinden etkilenen pek çok gençten biriyim. İklim krizi, sömürgeciliğin, baskının ve kapitalizmin bir sonucudur” diye konuşmuş.

Dünya Meteoroloji Örgütü’nün (WMO) 2020’nin şimdiye kadar kaydedilen en sıcak 3 yıldan biri olduğunu açıklamasından sonra BM Genel sekreteri Guterres, “Uçurumun eşiğindeyiz” uyarısında bulunmuş. WMO’nun 2020 küresel iklim raporuna göre Koronavirüs salgınının sebep olduğu ekonomik yavaşlama dahi iklim değişikliğini ve etkisini frenleyemedi.

Genel Sekreter 2020’nin sanayi öncesine göre 1.2 santigrat derece daha sıcak olduğunu belirterek “Uçurumun eşiğindeyiz” uyarısını yapmış.

Boğaziçi Üniversitesi İklim Politikaları Araştırmaları Merkezi Müdürü Prof. Dr. Levent Kurnaz iklimle ilgili olarak İstanbul için ürkütücü şeyler söylemiş: “Bu yüzyılın sonunda İstanbul’da 45 derecelik sıcaklık normal olacak, 50 dereceler de görülecektir. Antarktika’da kopmasını beklediğimiz çok daha büyük buz kütleleri var. Bu buz kütleleri koptuğu zaman İstanbul’daki deniz seviyesi yükselecek. Bu yükselme özellikle Boğazlar’ın kıyı kesimlerini çok ciddî etkileyecek.” (ntv.com.tr, 22 Nisan 2021)

Zirveye katılan liderler şu değerlendirmeleri yapmışlar: 

Cumhurbaşkanı Erdoğan: 2012-2030 yılları arasında 1 milyar 920 milyon ton seragazı emisyonu engellenecektir. Sıfır Atık Projesi ile atıkların geri kazanım oranını 2035’te yüzde 60’a taşıyacağız.” İsrail Başbakanı Netenyahu: “Bundan dört yıl sonra kömür yakmayacağız.” Çin Devlet Başkanı Şi Jinping: “İnsan ile doğa arasında uyumu sağlamalıyız. Birlikte çalışarak mevcut iklim zorluklarının üstesinden gelebiliriz. İklim değişikliğiyle mücadelede ABD ve diğer ülkelerle birlikte çalışmaya hazırız.” 

Rusya Devlet Başkanı Putin: “Geniş ve etkili uluslar arası işbirliğinin oluşturulması gerekiyor.”

Evet durum iyi görünmüyor. Dünyanın ateşi artmaktadır. Şüphesiz ki, dünyanın bu duruma düşmesinde “Beşerin bulaşık eli” etkili olmuştur. Bugün insanlık beşiği olan dünyayı adeta ateşe vermiş dehşetinden ne yapacağını şaşırmış başında ağlıyor. Bu “bulaşık el” insanlığın ihtiyacını arttırmış ve aşırı bir tüketime teşvik etmiştir. Bu durum da dünya cennetini adeta yaşanmaz hale getirmiştir. 

Artık iklim mültecilerinden ve iklim ölümlerinden bahsedilmektedir. Tek çare aşırı tüketim ve israftan kaçarak İlâhî emir olan iktisadı insanlığa tavsiye etmekle mümkündür. Yoksa insanlık ürettiği çöplüğünde debelenip duracak. Maşuku olan dünyasında da rahat edemeyecektir.