"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Şule Yüksel Şenler’i uğurlarken

Davut ŞAHİN
05 Eylül 2019, Perşembe
Türkiye Yazarlar Birliği yönetimince aldığımız kararlardan biri yazar Şule Yüksel Şenler’i konuk edip konuşturmaktı.

Nitekim, hasta haliyle bile olsa gelmiş ve kürsüye çıkmıştı.

Titrek ses tonuyla, “Hepinizi seviyorum…” diye söze başlamış, kürsüdeki mikrofonu kendine biraz daha yaklaştırmış, “Nerede mü’min kardeşim varsa, hepsini manen kucaklıyor, alınlarından öpüyorum” demişti.

Sağlığı uzun zamandan beri bozuktu. Rahatsızlığı için de, “Hepinizin duâsına muhtacım, duânızı esirgemeyin” diyordu.

Salonun yoğunluğu üzerine, “Çok şükür gözlerim açık. Şükürler olsun, rüyalarımın gerçeği olarak karşımdasınız. Hepinizden Allah razı olsun” diyordu.

“Rüyalarımın gerçeği...” Bu sözün karşılığı ne ola ki?

1965’den itibaren başlayan “tesettür” mücadelesi… Yeni İstiklâl Gazetesi’nde yazılarının ardından 1967’de İttihat Gazetesi’ndeki serüvenine Yani, Bab-ı Ali’de “matbuat lisanı” ile yapılan hizmet kervanına Şule Yüksel Şenler de katılacaktı. 

Kimse bu yönünü yazmadı, ama biz hatırlatalım: Avukat Bekir Berk, Dr. Sadullah Nutku, Gürbüz Azak, Zeynep Münteha Polat, Nuriye Karahisarlı, Hekimoğlu İsmail, Ahmed Şahin, Abdurrahim Karakoç, Vehip Sinan, Ali Ulvi Kurucu, A. Tevfik Paksu gibi kalemşörler de köşelerinde yerini almıştı.

Biliyorsunuz İttihat, ilk sayılarında 20-30 binden başlayıp daha sonra tirajı 80 binlere kadar tavan yapmış ve matbuat âlemine damgasını vurmuştu.

*

Şenler, işte bu döneme imza atmıştı. Anadolu’nun dört bir yanına gidiyor ve tesettürle ilgili konferanslar veriyordu.

Muadili yoktu. Tekti. Belki o yüzden dönemin yöneticileri rahatsız oluyordu.

Eserlerine bakıyoruz: “Hidayet”, “Bize ne oldu?”, “İslâm’da ve günümüzde kadın”, “Duyuşlar”, “Her şey İslâm için”, “Uygarlığın gözyaşları”…

Ama daha çok, Huzur Sokağı romanı ile öne çıktı. 

Çok tuttu. Toplumda ma’kes buldu.

*

Huzur Sokağı ile ilgili bir hatıramı paylaşmak istiyorum:

1980 askerî darbesi… Yetiştirme Yurdu’nda askerî bir disiplin hâkim. Düşünün, yemeklerde kışlalarda okutulan “yemek and”ı okutuluyor. Öğretmenlerin her biri sıkı disiplin sağlamak için bize baskı yapıyor. Öyle ki, kontroller üst üste… 

Yaşım gereği, roman hastasıyım. Kitapçıdan Huzur Sokağı kitabını yeni almışım. Henüz 10-15’inci sayfaya gelmişim. Yemek sonrası yatak odasına doğru gidiyorum. Koltuk altında taşıdığım kitabı yurt hocalarından biri gördü. Kolumu çekiştirdi. Huzur Sokağı’nı gördü ve “Bu kitabın yasak olduğunu bilmiyor musun?” diye çıkıştı. Kendisine, “Yasak olsaydı, satılmazdı” diyorum. Beni kulağımdan tutup, müdürün odasına paketledi. 

Yurt müdürü insaflıydı. Çekilen kulağıma doğru eğildi ve şöyle fısıldadı, “Sen bu kitabı okumaya devam et. Ama uluorta değil.”

Nereden nereye gelmişiz gerçekten.

Şule Yüksel Şenler’i yıllar sonra dinlerken, bunlar aklıma geliverdi. 

*

Rüyalar gerçekleşti mi gerçekten bilmiyorum, ama Huzur Sokağı’nın da televizyonda “popülerliğe” kurban gittiğini söylemek istiyorum.

Malûm, kitaptaki “Huzur Sokağı” ile dizi filmdeki karakterler arasında dağlar kadar fark var. Kitaptaki Huzur Sokağı’nda tesettür mücadelesi verilirken, dizi filme baktığınızda “aşk” mücadelesi veriliyor. Bu yaman çelişkiyi burada vurgulamak istedim. Bu noktaya gelinmesi ise ayrı bir tartışma konusu.

*

Toparlayacak olursak, bu dünyadan bir Şule Yüksel Şenler geldi, geçti. 

Rabbim mekânını “nur” eylesin (Amin).

Okunma Sayısı: 2838
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Ali

    5.9.2019 14:28:00

    Mekanı cennet olsun Gafur,Rabbim taksiratını bağışlasın.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı