Türkiye’de şehirlerdeki betonlaşmanın, TOKİ’nin yeni projesiyle köylere yayılmasından endişe ediliyor.
Cumhurbaşkanlığı tarafından hayata geçirilen “Her Yıl 100 bin Sosyal Konut’”uygulaması için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yeni bir proje başlattı.
Bakanlık 81 ile gönderdiği yazıyla Köy Konut Projesi’ni hayata geçirdiğini duyurdu. Bakan Murat Kurum imzalı belgede, köy tüzel kişiliğine ya da hazineye ait yerleşime uygun arazilere 50 başvuru olması durumunda toplu konut yapılabileceği belirtiliyor. Muhtarlar aracılığıyla yapılacak taleplerin de Toplu Konut İdaresi’ne (TOKİ) bildirilmesi isteniyor. Uzmanlar, planlanan bu Köy Konut Projesi’nin de hem benzer sorunlara yol açabileceği hem de bölgenin kültürel yapısının bozabileceği ve köyleri köy olmaktan çıkarabileceği nedeniyle kuşkuyla bakıyor.
Eski evleri onarsınlar
Uzmanlar bu bölgelere toplu konutlar yapılmasının tam bir yıkım olacağını belirtiyor. Özen’e göre, bu bölgelere dağınık halde, 3-4 bina yapılsa fazla göze batmayabilir. Ancak TOKİ olduktan sonra en az 20-30 birbirinin aynısı bina yapılır. Bu da yeni bir yerleşke anlamına gelir. Özen, “Köyü tipleştirdiğiniz zaman köyler köy özelliğini kaybeder” diyor. Yeni yapıların elbette yapılabileceğini savunan, buna ihtiyaç da olduğunu belirten Özen, önerdiği çözümü ise şöyle açıklıyor: “Yöre karakterini yansıtan proje olabilir. Ama bu yazlık site gibi olamaz. Devlet eski evini onarsın, yeni ev yapacaksa destek versin, mimari destek versin. Yapı yapılmasın demiyoruz. Ancak tipleşme olmasın.”
Âcil sorun toplu konut değil
Kırsal kesime destek verilmesi her zamankinden daha âcil bir konu. İstanbul Barosu Çevre Hukuku avukatlarından Alp Tekin Ocak, kırsal mekânların konusunda bin kez düşünmek gerektiğini şöyle anlatıyor: “Kırsal kalkınma için tarım ve hayvancılık faaliyetlerin desteklenmesi, organik tarımlara geçilmesi gerekiyor. Kırsal yapıların doğal ortamlarıyla birlikte korunması ve geleceğe taşınması çok önemli. Ancak karşımızda TOKİ çıkıyor. Bu çok büyük çelişki.” Köylerdeki en acil sorunun konut olmadığını, buna kadar alt yapı başta olmak üzere âcil pek çok sorun olduğuna dikkat çeken Ocak, toplu konutların kırsal yaşamı belki de daha yaşanmaz hale getireceğini savunuyor.
Ekonomik amaçlı bir girişim
Karadeniz Teknik Üniversitesi Orman Fakültesi Öğretim Üyesi Oğuz Kurdoğlu da projenin tamamen ekonomik amaçlı bir girişim olduğu iddiasında. Kurdoğlu, “İnşaatla ülkenin kalkınamayacağını yakın bir geçmişte gördük. Kırsal alanın betonlaşmasının kalkınmaya bir faydası olmayacağı gibi köylerin ve kırsal alanların da tahribi ile sonuçlanacak ve köylerde beton geleneği başlayacak” diyor. Kurdoğlu’na göre, özellikle taş ustalığı ülkede hızla bitiyor. Kurdoğlu, “Eğer bir destek sağlanacaksa bu ustalara köylüye destek olunsun, taş ev isteyen taş ustası bulunsun, ahşap ev isteyene ahşap temin edilsin. Yapılabilecek en güzel destek bu şekilde olur” diyor.