Topluma ve ülkeye hizmet aracı olarak anlaşılması ve o şekilde uygulanması gereken siyaset, tabiatı icabı, kapsama alanındaki konularda farklı görüş ve yaklaşımların karşı karşıya geldiği ve çekiştiği bir platform.
Çok partili sistemin kaçınılmaz bir sonucu olan bu mücadele, ortak değerleri ve asgarî müşterekleri dahi tanımayan kör bir fanatizmle katı bir tarafgirlik ve karşıtlık boyutuna taşınmamalı. Ahlâkî ölçüler çerçevesinde medenî, müsbet ve yapıcı bir hizmet yarışı olarak yürütülmeli.
Siyasetin tabiatında konjonktür ve şartlara bağlı olarak kendisini gösteren değişkenliğin gereği olan farklılıklar, gelip geçici rüzgârlardan asla etkilenmemesi gereken alanlara yansımamalı.
Özellikle cami, okul, kışla ve yargıya siyaset kesinlikle girmemeli. Buralar siyasetin yıpratıcı ve öğütücü etkilerinden mutlaka korunmalı.
Farklı siyasî görüşlere sahip olanların bu farklılıklarını dışarıda bırakarak bir araya gelebildikleri camilere günlük siyasî polemiklerin girmesi halinde, bu durum cemaati böler.
Camiye gidenin partisi sorulamaz ve mabedlerde parti siyaseti konuşulamaz. İbadetler ve din hizmetleri, bütün farklı siyasî görüşlerin tamamen dışında ve üzerinde tutulur.
Aynı durum, eğitim kurumları ve askeriye için de geçerli. Buralara siyasetin girmesi eğitimcileri, öğrencileri ve orduyu böler. Bu da, nesillere toplumu birleştiren değerleri kazandırmaya çalışması gereken okulları, bu fonksiyonu yapamaz hale getirir. Görevi milletin tamamını korumak ve savunmak olan orduyu da parçalar.
Yargının siyasallaşması ise hukuk ve adaleti tahrip eder. Buna meydan vermemek için, hâkim ve savcıların görevlerini yaparken siyasî ve ideolojik kanaatlerini asla işlerine karıştırmamaları, hiçbir politik cereyanın etkisinde kalmamaları, tarafgirlik ve karşıtlık pozisyonuna girmemeleri, son derece hayatî ve kritik bir önem taşır.
Yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı ile hâkim güvencesi gibi temel ilkelerin anayasa ve uluslar arası hak sözleşmelerinde bunca ısrarla vurgulanıyor olmasının esas sebebi bu.
Çünkü siyasî konjonktürün etki ve rüzgârlarına açık bir yargı sistemi, adaleti katledecek dehşetli zulümlere açık hale gelir.
Güncel ve yakıcı örnekleri ortada.
***
- Üstad Bediüzzaman'ın talebelerinden merhum Konyalı Sabri Halıcı'nın oğlu Feyzi Halıcı'ya Allah'tan rahmet, ailesine sabır niyaz ediyorum.
- Feyzi Halıcı'nın kardeşi Ömer, askerî uçakla risale taşıyan Ali Demirel'in pilot arkadaşıydı. Uçak kazasında şehit olmuştu. Ruhuna Fatiha.
- Yasaklanan #BediüzzamanMevlidi ve skandal gerekçe - http://www.yeniasya. com.tr/video/yasaklanan-bediuzzamanmevlidi-ve-skandal-gerekce_444157