"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Ailede merhamet

Kübra ÖRNEK KORKMAZ
13 Temmuz 2021, Salı
Aile, eşlerin ve çocukların birbirine huzur verdiği ve birbirinde huzur bulduğu yerdir.

Muhabbet ve merhamet kaynağı olan ailede merhametsizliğe ve şiddete yer yoktur. Bunun için öfke gibi yıkıcı unsurların kontrol altına alınması gerekir. Bu da şefkat ve merhamet gibi aileyi ayakta tutan değerlere sıkıca sarılmakla mümkündür.

Merhamet, aile içi şiddetin ve öfkenin panzehiridir. Merhametin olduğu yerde kavga, gürültü yoktur. Huzur, anlayış, güven vardır. Merhamet ile muhabbet ve şefkat duygusu ağır basar, nezaketsiz tavırlar ortadan kalkar. Toplumsal huzur da sağlanmış olur. Şiddetin azaldığı sağlıklı bir toplum için merhamete dayalı bir aileyi esas gaye yapmak gerekir. Ailede topluma fayda sağlayacak nesiller yetişmesi de yine şefkat ve merhamet eksenli bir anlayış ile mümkündür.

Aile içinde merhamet kaynaklı sevgi ve kucaklayıcı bir iletişim ile, çocuklarda sağlıklı ve adaletli merhamet duygusu gelişebilir, çocukların iyi davranışlar kazanmasına yardımcı olabiliriz. 

Geçmişten günümüze büyüklerimiz, merhamet noktasında cömert olunması gerektiğini söylemiştir. Yunus Emre’nin “Yaratılanı severim Yaratandan ötürü”, Hz. Mevlânâ’nın  “Şefkat ve merhamette güneş gibi ol” sözleri, şefkat ve merhametin kıymetini gözler önüne seriyor.  Ve bir hadis-i şerifte, “Rıfk ve merhametten mahrum olan kimse, bütün hayırlardan, iyiliklerden mahrum olabilir ve olur” buyurularak, bu duyguların ne kadar önemli bir konumda olduğu açıklanıyor.

Şefkat ve merhamet duygularının kıymeti, salgın döneminde daha iyi anlaşıldı. Ruh ve beden sağlığında, bu duyguların iyileştirici etkisine şahit olduk. Merhametten yoksun olanların acı tabloları da “Merhamet etmeyen merhamet göremez” ibretli sözünü hatırlatıyor. Kendimizle daha çok baş başa kaldığımız bu günlerde en başta kendimizi ve sevdiklerimizi şefkat ve merhamet ilâcıyla şifalandıralım. Topluma en büyük zararı sevgisiz ve merhametsiz insanlar veriyor.

Bediüzzaman Said Nursî, büyük tehlikelerden kurtulmanın en birinci çaresi olarak merhameti ileri sürüyor.“ Kalb-i insanîden hürmet ve merhamet çıksa, akıl ve zekâvet, o insanları gayet dehşetli ve gaddar canavarlar hükmüne geçirir” diyerek merhametsiz bir insanın canavardan farksız olduğunu ifade ediyor. Zübeyir Gündüzalp, gençlere hitap ettiği dâvâ notlarında, huzur ve mutluluğun merhamette olduğunu vurguluyor. “Merhamet tohumunu eken, muhakkak huzur ve saadet meyvesini elde eder.”

Kendimizden ve ailemizden başlayarak merhamet tohumlarını ekelim ki, muhabbet bahçelerindeki meyvelerin tadına varalım.

Okunma Sayısı: 4358
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı