"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Suriye’de IŞİD tekrar sahnede

Muhammet ÖRTLEK
29 Ekim 2025, Çarşamba
Suriye’de Heyet Tahrir el-Şam (HTŞ)’ın öncülüğündeki muhaliflerin 8 Aralık 2024’te Şam’ı ele geçirmeleriyle 61 yıllık Baas rejimi ve Esad hanedanının diktatör yönetimi sona ermişti. Bir dönem Irak ve Suriye’de etkili olan IŞİD/DAİŞ/DEAŞ örgütü, 2017’de Rakka’daki yenilgisinin ardından zayıflamış ve yer altına çekilmişti.

Suriye’de Esad’ın ardından, Ahmet Şara liderliğindeki geçici yönetimin ülkede istikrarı sağlayamaması ve Nisan 2025’te başlayan yaklaşık 500 ABD askerinin bölgeden çekilmesi vb. nedenlerden yararlanan IŞİD, tekrar etkinliğini gösterme peşinde.

Hâlen Suriye’de 2000 kadar askeri bulunan ABD, kuzeydoğu Suriye’deki stratejik koridorların kontrolünü sağlıyor. Ancak bazı ABD üslerinin Kürtlerden müteşekkil Suriye Demokratik Güçleri (SDG)’ne devredilmesiyle, başta IŞİD olmak üzere sözde cihatçı unsurların hareket edebileceği alan oluştu. “SDG’ye devredilen üsler, eski caydırıcılık imkânından yoksun durumda. Dolayısıyla hafif silahlı ve mobilize gruplar, devriye ve konvoylar gibi küçük hedeflere baskınlar düzenliyorlar”. Uzun süredir hücreleri uykudaki IŞİD, motorsikletli ve sivil kıyafetli örgüt üyeleriyle pusular ve küçük saldırılarla adından söz ettirmeye başladı. “IŞİD’in Suriye’de Ekim 2025 itibariyle son 10 ayda 117 saldırı gerçekleştirdiği” kaydediliyor. Böylece sessizliğini bozan IŞİD’in yok olmadığı, fakat “esnek ve dirençli” gruplarla hareketlendiği görülüyor.

IŞİD hâl-i hazırda merkez üs şeklinde konuşlandığı “Deyr Zor’da birde haftalık El-Nebe isimli dergi yayınlıyor. El-Nebe’deki yayınlardan tahmin edildiğine göre, Deyr Zor’da 3000 IŞİD üyesi mevcut”. IŞİD, Suriye’deki saldırılarında SDG’nin tesis ve unsurlarına yoğunlaşıyor. IŞİD’in bu saldırı stratejisinden, “SDG çatısı altındaki Kürt grupların bölgeyi kontrol etme girişimlerini baltalamak ve sivil halk arasında da terör havası estirmeyi” amaçladığı anlaşılıyor.

Ahmet Şara’nın geçici yönetimindeki rejim güçlerinin Kürtler, Aleviler ve Dürzilerle şiddetli çatışmaları biliniyor. Buna IŞİD tehlikesinin de baş göstermesi eklenince Suriye’nin etnik, dinî, siyasî, güvenlik vb. kırılganlığı daha da artıyor. Her ne kadar ABD tarafından desteklense de SDG, Suriye’deki Arap ve diğer etnik-dinî gruplar üzerinde yeterli meşruiyete sahip değil. Dolayısıyla SDG veya başka bir grubun tüm ülkeye hitap edememesi, “fiilî ile gerçek uzlaşı arasında uçurum oluşturuyor”. Ayrıca asker sayısını indirmesi, “ABD’nin stratejik anlamda Suriye’ye doğrudan müdahalenin askerî-siyasî maliyetlerini azaltma çalışmasıdır”. İşte Suriye’nin bu durumu IŞİD gibi örgütler için uygun zemini sağlıyor.

Diğer taraftan mevcut istikrarsız ve birçok gri alanlı yapısı ile ABD’nin bir grup askerini geri çekmesi de, Suriye’de Türkiye, İsrail, İran gibi aktörlere nüfuzlarını güçlendirme fırsatı sunuyor.

Bununla birlikte IŞİD’in yeniden hareketlenmesinde ekonomik faktörlerde söz konusu. “Deyr Zor’daki petrol ve doğalgaz kuyularına hakimiyet, kaçakçılık ve yasadışı vergilendirme yolları” IŞİD vb. örgütlerin finansman kaynağı haline geliyor. Yine terör ve etnik grupların hakimiyet mücadeleleri toprakların daha fazla parçalanmasına yol açıyor. Suriye içindeki toprak heterojenleşmesi, siyasî/idarî bölünmüşlükler ve güvenlik yoksunluğu IŞİD gibi örgütlerin yeniden ortaya çıkmasını, bir de sivil halkın mülteci/göçmen hareketliliğini hızlandırıyor. Elbette mülteci/göçmen hareketliliği de komşu ülkeler ve Avrupa için farklı olumsuzlukları beraberinde getiriyor.

“Bölgesel enerji ve lojistik zincirler için önemli konuma sahip Suriye’nin, artık meselesi sadece askerî/güvenlik değildir”. IŞİD’in yeniden faaliyete geçmesi, “2014’teki bölgesel halifelik iddiasını tekrar gündeme taşıması anlamına gelmeyebilir. Ama ortadan kaldırılması zor ve istismar edilmesi kolay bir ‘kalıcı istikrarsızlık bölgesi’nin oluşturulması” biçiminde okunabilir.

Okunma Sayısı: 197
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı