"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Hâl aldatıyor, aldanmayınız!

Mustafa Gönüllü
05 Temmuz 2020, Pazar
Geçmişte yaşanmış, günümüzde yaşanan ve gelecekte yaşanacak olan ferdî ya da toplumsal her olay aslında Allah’ın bizleri denemek için karşımıza çıkardığı bir imtihandır.

Sosyal hayatta yaşanan olaylara imtihan gözüyle baktığımızda, bu olayları değerlendirme biçimimiz de değişmektedir. Yani imtihanı kazanmak ya da kaybetmek arasında gidip geldiğimizden, her meseleye karşı tavır ve düşüncelerimiz aslında bizlerin imtihan sonucunu belirleyecektir.

Her yaşanan olay yeni yeni fikirler meydana getirmektedir. Ancak her fikrin köken aldığı bir kaynak vardır. Kaynak müsbetse fikir de müsbet, kaynak menfî ise fikirler de menfî olmaktadır. Zaten bu iki fikir kaynağının mücadelesi geçmişten günümüze kadar devam etmektedir.

Eski zamanda cihad kavramı daha çok maddî olarak algılanmaktaydı. ‘Kılıcını beline kuşanmak’ tabiri cihadı bize tarifliyordu. Ancak ahir zaman cihada yeni bir bakış açısı getirdi ve fikir mücadelesinin bu zamanın cihadı olduğunu bize gösterdi. Dolayısıyla maddî cihadda silâhların kuvveti arttıkça zafer elde etme ihtimali arttığı gibi, bu zamanda fikirlerimizin kalitesi arttıkça fikir imtihanındaki başarımız o ölçüde artacaktır.

Fikirlerimizle sınandığımız bu zamanda etrafımızda değerlendirilmeyi bekleyen fikirler dolaşmaktadır. Her insan kendi fikrini şekillendirirken etrafında yer alan fikirlerden yararlanmaktadır. İnsan sosyal bir varlık olduğu için, müsbet ya da menfi her fikir onu etkileyebilmektedir.

Bir fikrin köken aldığı kaynak menfi bir maksatla fikir yayıyorsa, o fikri sahiplenecek kişiler bilerek ya da bilmeyerek o menfî akıma katılacaktır. Bu nispetle her fikir iyi tahlil edilmeli ve öyle sahiplenilmelidir. Böyle bir tehlikeye maruz kalmamak için bir fikir değerlendirilirken ‘kim söylemiş; kime, niçin söylenilmiş; ne makamda söylenilmiş?’ gibi sorular sorulmalı ve her fikir bu şekilde değerlendirilmelidir. Bu sorular, çok boyutlu bakış açısını insana kazandıracaktır.

Ancak her fikir için böyle bir değerlendirmeyi yapabilmek, kişi ne kadar dahi olursa olsun, imkânsızdır. Çünkü bu zamanda fikirler birbirine karışmış ve iyi ve kötünün ayrımını yapabilmek güçleşmiştir. Tek akılla değerlendirilen bir fikrin insanı aldatma ihtimali yüksektir. Bir fikir çok boyutla değerlendirilecekse eğer, çok akla ihtiyaç vardır. 

Bir aklın değerlendirdiği bir fikir, bozuk saatin iki kere doğruyu gösterebilmesi gibi, bazen isabetli olabilir. Dolayısıyla bir meselede isabetli karar almış tek bir akıl, bize diğer meseleler için güven verememektedir. Ancak bir ekip oluşturularak yapılan her değerlendirme, genelde doğru sonuçlar verecektir. Çünkü çok akıl devreye girecek, bir aklın göremediğini başka bir akıl görecek ve fikir alış verişiyle geniş bakış açıları ortaya çıkacaktır. 

Zaten insanları aldatmakla iş gören menfî gruplar tek kişinin hüküm vermesini, tek akılla hareket edilmesini isterler. Kendilerinin aldatıcı özelliklerinin devamı için çok aklın süzgecinden geçmek istemezler. İslâm’ın getirdiği meşveret, istişare, şura gibi kavramlara muhaliftirler. Böyle menfi cereyanlar insanları kendine bağlamak amacıyla iş gördüklerinden, bu cereyanlardan korunmak, yani müspet ve menfinin mücadelesinde müspet tarafında olabilmek için çoklu akla ihtiyaç vardır. Bu ise İslâmiyet’teki meşveret ve şûrâ değerlerini yaşatmakla olacaktır.

Kişi meşveret ve şûrâ maksadını yaşatmak ve müsbet fikirler üretmek maksadıyla birleşmiş topluluklara katılırsa, o fikirlerle kendi fikrini şekillendirirse, birbirini rakip olarak değil ekip olarak gören bir topluluğun isabetli fikirlerini sahiplenirse menfî cereyanlardan korunacaktır.

Kaynağını Kur’ân’dan aldığı için bütün müsbet fikirleri temsil eden Risale-i Nur eserleri ve Risale-i Nur’u telif ederek en isabetli fikirleri en zor şartlarda alabilmiş ve yayabilmiş olan Bediüzzaman Hazretleri’ni örnek alan ve o yolda mücadele veren Yeni Asya Camiası, elbette meşveret ve şûrâyı yaşattığı için insanları menfiden uzaklaştıran, müsbete yönlendiren bir camiadır. Ve Bediüzzaman Hazretleri’nin insanlara ‘hal aldatıyor, aldanmayınız’ uyarısını dikkate alan ve müsbet fikirleri temsil ederek insanları aldatanlarla mücadele eden bu camianın yolundan gidilmeli ki, fikir cihadında başarılı olunabilsin ve selâmetle fikir imtihanı sonuçlandırılıp dünya vazifesi başarıyla tamamlansın.

Okunma Sayısı: 1715
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Emre

    5.7.2020 23:32:13

    Yazınızı çok isabetli buldum. Tebrik ederim muhabbetle

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı