Ezcümle, hayat-ı içtimaiyeyi idare eden en mühim esas olan hürmet ve merhamet, gayet sarsılmış. Bazı yerlerde gayet elîm ve bîçare ihtiyarlar, peder ve valideler hakkında dehşetli neticeler veriyor. Cenab-ı Hakka şükür ki Risale-i Nur, bu müthiş tahribata karşı girdiği yerlerde mukavemet ediyor, tamir ediyor.
Sedd-i Zülkarneynin tahribiyle Ye’cüc ve Me’cüclerin dünyayı fesada vermesi gibi Şeriat-ı Muhammediye (asm) olan sedd-i Kur’ânînin tezelzülüyle de Ye’cüc ve Me’cüc’den daha müthiş olarak ahlâkta ve hayatta zulmetli bir anarşilik ve zulümlü bir dinsizlik fesada ve ifsada başlıyor.
Risale-i Nur’un şakirdleri böyle bir hâdisede manevî mücahedeleri inşaallah zaman-ı Sahabedeki gibi az amel ile pek büyük sevap ve a’mâl-i salihaya medar olur.
Aziz Kardeşlerim!
İşte böyle bir zamanda, bu dehşetli hâdisata karşı ihlâs kuvvetinden sonra bizim en büyük kuvvetimiz iştirak-i a’mâl-i uhreviye düsturuyla birbirimize kalemlerle her birinin a’mâl-i saliha defterine hasenât yazdıkları gibi lisanlarıyla her birinin takva kalesine ve siperine kuvvet ve imdat göndermektir. Ve bilhassa fırtınalı tehâcüme hedef olan bu fakir ve âciz kardeşinize, bu mübarek Şuhur-u Selâsede ve eyyam-ı meşhurede yardıma koşmak, sizin gibi kahraman ve vefadar ve şefkatkârların şe’nidir. Bütün ruhumla bu imdad-ı manevîyi sizden rica ediyorum. Ve ben dahi iman ve sadâkat şartıyla, Risale-i Nur Talebelerini bütün dualarıma ve manevî kazançlarıma, yirmi dört saatte, iştirak-i a’mâl-i uhreviye düsturuyla, bazen yüz defadan ziyade Risale-i Nur Talebeleri ünvanıyla hissedar ediyorum.
Said Nursî
Kastamonu Lâhikası, Mektup No: 97, s. 154-156
LÛGATÇE:
a’mâl-i saliha: salih ameller, Allah’ın rızasına uygun olan işler.
anarşilik: anarşi, kaos, kargaşa, terör.
eyyam-ı meşhure: meşhur günler; mübarek gün ve geceler.
ezcümle: bu cümleden olarak.
hasenât: iyilikler; sevaplar.
hayat-ı içtimaiye: sosyal hayat, toplum hayatı.
iştirak-i a’mâl-i uhreviye: ahirete ait amellerde ortaklık, birbirinin sevabından hissedar olmak.
Sedd-i Zülkarneyn: Kur’ân’da ismi geçen Zülkarneyn’in, Ye’cüc ve Me’cüc kavminden korunmak isteyenler için Allah’ın yardımıyla yaptırdığı çok büyük ve sağlam set, kale.
şe’n: iş, durum, özellik, yapı.
Şuhur-u Selâse: Üç Aylar; Recep, Şaban ve Ramazan ayları.
tezelzül: sarsıntı.
Ye’cüc, Me’cüc: Kur’ân’da bahsi geçen, eski çağlarda Orta Asya’da yaşayan ve medeniyetleri saldırılarıyla taciz eden yağmacı ve talancı acımasız iki vahşi güruh.
zulmetli: karanlıklı.