"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Su akarken testiyi doldurmak

Abdil YILDIRIM
30 Haziran 2022, Perşembe

Fırsatlar elinde iken,

İstiğfar et, durma gönül.

Henüz bu can tende iken,

Fırsatı kaçırma gönül.

                                    A.Y.

Atasözlerimizin her birinde bir ders, bir hikmet vardır. Çünkü bu sözler, yüzyılların tecrübesinden süzülen, geçmişten ders alıp gelecek nesillere yol gösteren  birer pusula gibidir. “Su akarken testini doldur” sözü de, bunlardan bir tanesidir. Ne var ki, iyi niyetle, söylenen, içinde çok kıymetli hakikatler barındıran bu sözün, son zamanlarda içinin boşaltıldığını, maksâdının aksine, menfi bir mâna verilerek menfaatlere âlet edildiğini görmekteyiz. “Su akarken testini doldur” deyince, vurgunlara, soygunlara, hırsızlığa ve yolsuzluğa teşvik eden bir mâna çıkartılınca, suyun başını tutanlar, sadece testiyi ve küpü doldurmakla yetinmemiş, hortumla bütün suyu çekmeye kalkışmıştır. Böylece hayatımıza “hortumculuk” diye bir kavram girmiştir.

Atalarımız, “Su akarken testini doldur” demişler. Fakat biz, çoktan beri atalarımızla aynı dili konuşmadığımızdan, bunu da yanlış anlamışız. “Elinde fırsat varken, devlet malından bol bol istifade et, helâli harama düşünme, mümkün olduğu kadar fazla dünyalık edinmeye çalış” şeklinde bir mâna vermişiz. Üstelik bunu yapan kişileri de, uyanık ve açıkgöz olarak kabul etmişiz.

Evet, su akarken testiyi doldurmak lâzım. İnsanın sağlığı yerindeyken, gençliği elindeyken, önce Allah’a karşı olan vazifesini yerine getirmesi gerekir. Yani, namazını kılarak , orucunu tutarak, diğer ibadetlerini yerine getirerek, güzel ameller işleyerek rahmet çeşmesinden testisini doldurmalıdır. “Daha gencim, şimdi işlerim var, ileride, emekli olunca ibadetlerimi yaparım” diye en önemli vazifeler ihmal edilirse, yarının ne getireceği belli olmadığından, bir daha bu fırsatları bulamayabiliriz. 

İnsanın, emekli olacak kadar yaşayacağının bir garantisi yoktur. Yaşadı diyelim, gençliğindeki sağlığı, sıhhati, hareketi bulabilecek midir? Bugün, camilerde iki büklüm namaz kılmaya çalışan, rükuyu, secdeyi tam mânasıyla yapamayan, romatizmasından, kemik hastalıklarından ve çeşitli rahatsızlıklarından dolayı ayakta duramayıp, oturarak namaz kılmak zorunda kalan insanları görüyoruz. 

Yani, hayat çeşmesinin suyu çekilmeye başlamıştır. Gençliğinde gürül gürül akan hayat çeşmesi, artık ince bir damar şeklinde akmaktadır. Belki bugün yarın, tamamen kuruyacaktır. Onlara bir sorsak, “gençlikte mi daha rahat namaz kılıyordunuz, şimdi mi?” desek, alacağımız cevap, “ahh evladım, keşke gençliğimde daha çok namaz kılsaydım, daha çok ibadet etseydim” şeklinde olacaktır. Emekli olduktan sonra namaza başlayanların pişmanlığını, hiç bir gözyaşı telâfi edemez. 

Evet, su akarken testiyi doldurmak lâzım. Zira güzel amellerle, hayırlı hizmetlerle, Allah’ın rızası ile doldurulan  testiye, öbür tarafta çok ihtiyacımız olacak.

Okunma Sayısı: 2135
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı