"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

“Hukuk-u ibad” ne demektir?

Ali FERŞADOĞLU
18 Ekim 2022, Salı
Bir kardeşimiz, “Üstadımızın Adnan Menderes’e yazdığı bir mektup’ta, ‘Hukuk-u ibad, hukukullah hükmüne geçemiyor ki hak olabilsin.

Belki nefsanî haksızlıklara vesile olur’ sözü ne demektir?” diye soruyor. Bediüzzaman CHP ve sair partilerin ileri gelenlerini ikaz ederken, bu mektupta İslam kahramanı dediği Adnan Menderes ve demokratları da iki hususta uyarır: 

“İslâmiyetin pek çok kanun-u esasîsinden (anayasa maddelerinden) birisi, ‘Velateziru vaziretun vizre uhra/Hiçbir günahkâr başkasının günahını yüklenmez.’ (En’âm Sûresi, 6:164; vd.) âyet-i kerîmesinin hakikatıdır ki, ‘Birisinin cinayetiyle başkaları, akraba ve dostları mesul olamaz. Halbuki, şimdiki siyaset-i hâzırada particilik taraftarlığıyla, bir câninin yüzünden pek çok mâsumların zararına rıza gösteriliyor… İslâmiyetin ikinci bir kanun-u esasîsi: Şu hadîs-i şeriftir (mealen): “Milletin efendisi, onlara hizmet edendir.’ (Mağribî, Câmiu’ş-Şeml, 1:450, no 1668; Aclûnî, Keşfü’l-Hafâ, 2:463.) hakikatiyle, memuriyet bir hizmetkârlıktır; bir hâkimiyet ve benlik için tahakküm âleti değil... Bu zamanda terbiye-i İslâmiyenin noksaniyetiyle ve ubudiyetin zafiyetiyle benlik, enaniyet kuvvet bulmuş. Memuriyeti hizmetkârlıktan çıkarıp bir hâkimiyet ve müstebidâne bir mertebe tarzına getirdiğinden, abdestsiz, kıblesiz namaz kılmak gibi, adalet, adalet olmaz, esasiyle de bozulur. Ve hukuk-u ibad da zîr ü zeber olur. Hukuk-u ibad, hukukullah hükmüne geçmiyor ki hak olabilsin. Belki nefsanî haksızlıklara vesile olur.” (Emirdağ Lâhikası, s. 393-394.) der ve ayet ile hades-i şerifin tefsirini detaylı olarak yapar… 

“Hukuk-u ibad, hukukullah hükmüne geçmiyor ki hak olabilsin. Belki nefsanî haksızlıklara vesile olur’ ne demektir?” şeklindeki sualinizin cevabı şöyle:  

Kulların yaptığı hukuk, yani, insanların adalet prensipleri Allah’ın adaleti yerine geçmez, geçemez. Beşeri hukuk sistemi, Allah’ın koyduğu hukuk sistemi ile aynı hakkaniyet ve doğrulukta olamaz. Çünkü, insanlar hissi varlıklardır. Öfke, şehvet, enaniyet gibi menfi duygulardan sıyrılamaz. Ayrıca, aklı da nakıstır, hukuk, adalet dahilmeseleleri tüm boyutlarıyla düşünemez, kavrayamaz ki, adalet etsin. Dolayısıyla kul adaleti, Allah’ın adaletinin yerine geçmez. Beşer adaleti, “nefsanî haksızlıklara vesile olur.” Yani, şeriatın kestiği parmak acımaz, ama, kulun kestiği parmak acır. Hatta, değil parmak kesmesi, vurduğu küçük bir tokat bile acıtır! Evet, “Hukuk-u ibad, hukukullah yerine geçmez!  

Zira, “Fenn-i hikmette takarrür etmiştir ki, hiss-i dînî, bahusus dîn-i hakk-ı fıtrînin sözü daha nafiz (tesirli, üstün), hükmü daha alî (yüksek, yüce), tesiri daha şedittir.” (Beyanat ve Tenvirler, Enstitü/internet, s. 70.)  

Okunma Sayısı: 1197
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Necati

    18.10.2022 23:45:20

    Allah razı olsun.

  • Merve Acar

    18.10.2022 10:09:23

    Çok açıklayıcı Allah razı olsun

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı