“İktidar beslemesi medya”da haftalarca-aylarca büyük propaganda ve vaadlerle ortaya atılan “yargı paketleri” İLe demokrasinin kayıtlanması ve hukukun daha da kelepçelenmesinde olduğu gibi “yeni anayasa” maskesinde “demokratikleşme” ve “hukukun üstünlüğü” iddialarının da tam tersi çıkıyor.
Hedefin 16 Nisan 2017’de YSK’nın 2.5 milyon geçersiz “mühürsüz oyu” kanunlara aykırı olarak “geçerli” saydığı referandumla ülkenin başına belâ edilen miadı dolmuş “tek kişilik rejim”e can suyu verip siyasi ömrünü uzatma, Sarayın saltanatını sürdürme, yeniden gündeme gelen “demokratik parlamenter sistem”in önünü kapatma kumpası olduğu peşinen ortaya çıkıyor.
“YENİ ANAYASA” VE “TASARRUF PAKETİ” PERDESİNDE
Keza alây-ı vâlâ ile açıklanan “kamuda tasarruf paketi”nin de hiçbir inandırıcılığının olmadığı daha baştan anlaşılıyor.
Zira kayırmacılığın, israfın, şatafatın, her türlü savurganlığın sürdüğü; onlarcasına yenileri eklenen kışlık-yazlık saraylardan, onlarca milyar dolarlık lüks uçak ve helikopterden, her 60-70 araç konvoyuyla sokağa çıkılan otomobil filosundan en ufak bir tenkisat yapılmadan kamudaki servis araçlarına hasredilen “göstermelik tasarruf”la bir neticenin alınacağına kimse inanmıyor.
Garantili ihalelerle, milyarlarca dolarlık kredilerle, teşviklerle, vergi muafiyetleriyle palazlandırılan “yandaş şirketler”e peşkeş çekilen rantlarda hiçbir kısıtlamaya gidilmeden fotokopi kağıtlarının sınırlanmasıyla hiçbir “tasarruf”un olmayacağını iktidardakiler de biliyor.
Kısacası, “yeni” denilen “sekizinci tasarruf paketi”yle de ekonomik çöküşün ağır bedeli yeniden millete ödetilirken “cambaza bak!” şaşırtmasıyla kamuoyunu oyalama oyunu sergileniyor.
Bu yüzden büyük beklentilerle propaganda edilen, 2.7 ile 3 trilyonu bulan bütçe açığına karşı ancak 100 milyar liralık “tasarrufu” hedefleyen, sermayeden gelir vergisi yerine dar gelirlileri, geniş halk kesimlerini vergilendiren “paket” birkaç günde gündemden düşüyor.
“Yeni anayasa” iddiası da Meclis Başkanı’nın “nâfile turları”nın ardından “partiler yazın taslaklar üzerinde çalışacak ve “Sonbaharda yeni yasama döneminde görüşülecek” diye ötelenecek.
“DEMOKRATLAŞIYORUZ” SAHTE ALGISIYLA…
Özetle, çok geçmeden “yandaş yorumcular”ın “yeni dönemde yeni siyaset” yakıştırmalarıyla övgüler dizdiği “pazarlıklı ‘yeni anayasa’ manevrası”nın sonu geliyor.
Bu arada “tasarruf paketi”yle muhalefetin elindeki belediyelerin gelirini kesip iş yapamaz hale getirme, ellerini kollarını bağlayıp “başarısız” kılma, tezgâhı kuruluyor.
Belli ki iktidardakiler, “2 Mayıs görüşmesi” paravanında, “yumuşama” - “normalleşme” perdesinde “iktidar cephesi”nin 31 Mart yenilgisini geri plâna itme, iktidar partisi ile ortağının siyasi tükenişini gölgeleme ve demokratik muhalefetin başarısını gölgeleme peşinde.
Ve içte “demokratlaşıyoruz, hukuka dönüyoruz” sahte algısıyla, Batılı sermaye lobisinden, Amerika’daki dolar spekülatörlerinden, Londra’daki tefecilerden kat kat faizle para aranmaya devam edilecek; “tek kişilik yönetim”in iktidarını idame ettirmek hesâbıyla.
Tabii tutarsa…