"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Hapishaneler gibi âlemler, âlemler gibi hapishaneler

Ayşe Küçük
05 Ocak 2024, Cuma
Üstadımız, kâinatın yaratılışından bahsederken toprak unsurunun göklerden daha ulvi olduğunu, çünkü onun Allah’ın bütün isimlerini yansıtabilecek bir kabiliyette yaratıldığını vurgular.

Bu zaviyeden bakılınca, toprağa yakın olan yerlerin Allah’ın isimlerini üzerinde göstermeye daha uygun olduğunu söyleyebiliriz. Toprağa yakın yerler nerelerdir diye düşündüğümde, aklıma gelen yerlerden biri de hapishanelerdir. Özellikle yönetimi zalim olan toprakların hapishaneleri, Allah’a daha yakın yerlerdir ki, bütün büyük âlimlerin yolları bir şekilde hapishanelerden geçmiştir.

Üstadımızın da yönetimi zalim olan yerlerin en rahat yerinin hapishaneler olduğunu belirtmesi boşuna değildir. Önem sırasının; kâinatta dünya, dünyada toprak, insanda kalp olduğu gibi, dünyada da artık toprağa en yakın olan hapishaneler, en temiz kalan ve hakiki kulluğun ihlâsla yapılabildiği tek yerler oldu.

İnsanın mükemmelliğini artıran şeylerin hastalıklar, musibetler, hapisler olduğu gibi, musibete uğrayan toplumların da imanlarını muhafazada daha dinamik ve uyanık olduklarını görüyoruz. Şu 20 senelik hükümetin başta zinayı suç olmaktan çıkarmak gibi dine zararlı çok kanunlar çıkarılmasına rağmen insanların sesinin çıkmayışı örnektir. Bu zamanda yapılan dine zararlı icraatların %10’unu sol hükümetler yapsaydı, bu millet ayağa kalkardı.

Bu pencereden Filistinli kardeşlerimize bakınca onların imanının bu denli kavi olmasının bir sırrı da anlaşılmış oluyor. Çünkü onlar hem dinlerini, hem Mescid-i Aksa’yı, hem de vatanlarını kaybetme endişesiyle daima teyakkuzdalar. Onun için imanları bu denli sağlam. Hiçbir şeyleri olmamasına rağmen, bütün Müslüman devlet başkanlarını susturup zulme seyirci kalmasını sağlayan Siyonist zalimine elindeki taşlarla mukavemet ediyorlar. Çünkü o topraklar onların hapishanesi. Yarını olmayan, bir saat sonrasında yaşayıp yaşamayacaklarını bilemeyen insanların yurdu orası.

Ölen bir gencin cebinden çıkan not defterinde, hata kusur olarak saydığı nafile ibadetleri çoğumuz hiç yapmıyoruz. Demek ki hayatı yarın ölecekmiş gibi yaşamak onu (hayatı) bin kat daha kıymetlendiriyor. Rabbim boşuna ömrümüzü ne kadar yaşayacağımızı bize bildirmemiş. Onlar hayatı, davalarına adadıkları için hayatları daha değerli ve hepimizden daha özgürler. Bir kardeşimizin dediği gibi “Gazzelilerin imanları sağlam, canları tehlikede. Bizim canlarımız sağlam, imanlarımız tehlikede.”

Ne mutlu dünyada izzet ve şerefleriyle yaşayıp ahiretlerini şehitlikle süsleyen kardeşlerimize!

Ne mutlu onların bu sabır ve metanetinden dolayı İslam’ı araştırıp benimseyen Üstadın müjdelediği İsevi Müslümanlara!

Okunma Sayısı: 1070
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı