İki büyük depremin üzerinden kırk gün geçtiği halde halen 4.8’e, 5.1’e varan artçı depremlerin olduğu bölgede başta çadır ve konteyner eksikliği olmak üzere bir dizi barınma yetersizliği sürerken, üzerine gelen sel âfeti hâlâ ders alınmadığını gösteriyor.
Sel sularının çadır kentleri bastığı, çadırları alıp götürdüğü âfet bölgesinde, günlerdir Meteoroloji’nin yaptığı uyarılara rağmen hiçbir önlemin yetkililerce dikkate alınmamasının sonucunu ortaya koydu.
115 MİLYAR 146 MİLYON 528 BİN TL’YE NE OLDU?
Durum bu iken İçişleri Bakanı’nın depremin otuz altıncı gününde Twitter hesabından videolu paylaşımla “Vatandaşlarımıza çağrımızdır: Deprem bölgesine yardımları ve seferberlik halini devam ettirelim. Acil ihtiyaçlar, kuru gıda kolisi, hijyen ve temizlik ürünleri, kadın/erkek/çocuk iç çamaşırı-yazlık kıyafet kahvaltılık (sahur) kadın/erkek/çocuk terlik/ayakkabı” göndermeleri çağrısında bulunması, ardından “ihtiyaç listesi”ne unuttuğu çay ve şekeri de eklemesi, kamuoyunda toplanan 100 milyarların nereye gittiği sorusunu tekrar sorduruyor.
Salgında Cumhurbaşkanı ile devletlûlerin, iktidara iliştirilmiş şirketlerin, ihale rantını alan müteahhitlerin ve “ünlü isimler”in katıldıkları televizyon kanallarının ortak yayın “şov”unda toplanan toplam 115 milyar 146 milyon 528 bin TL’nin akıbetini sorgulatıyor.
Bu arada AKP iktidarında deprem için toplanan 44 milyar liralık verginin nereye gittiği sorusuna da hâlâ hiçbir doğru dürüst cevap verilmiş değil. Muhalefetin deprem paralarının akıbetine dair Meclis’te verdiği bütün araştırma ve soruşturma önerileri AKP-MHP’nin oylarıyla hep reddedildi.
“BAĞIŞLAR” NEREYE GİDİYOR?
AKP iktidarında palazlandırılan ve 2005-2009 yıllarına ait toplamda 300 milyon dolar (5,6 milyar TL) vergi borcu silinen bir “beşli çete” holdinginin akşam “bağışladığı” 3 milyar liraya karşılık ertesi gün şirketine 3 milyar 10 milyon liralık teşvik verildiğinin alelâcele Resmî Gazete’de yayınlanmasıyla, birkaç saat içinde verdiğinden fazlasının peşkeş çekilmesi durumu ifşa ediyor.
Aslında 2022 Aralık ayında Hazine’den 60 milyar TL sermaye alan üç kamu bankasının “bağış”larının kamu kaynaklarından yapılması “kimin parasını kimin adına şovla kime veriyor!” eleştirilerine yol açarken, uzmanlar, “Bankalar, Hazine’den aldıkları parayı; Merkez Bankası, Hazine’ye aktaracağı kârı; yine kamu kurumu olan AFAD ve Kızılay’a ‘bağışladı.’ Halkın parasıyla halka bağış yapılıyor. Bu, vergi ve zam olarak geri gelecek, bağışlar da denetlenemez” uyarısı çarpıklığı açığa çıkarıyor.
Ve daha da vahimi, daha depremin üzerinde iki hafta geçmişken ve artçı depremler devam ederken yine iktidara yakın müteahhitlere 60.1 milyar liralık 66 ihale ile depremde yine ihale lobisine rant ve menfaat dağıtımına gidilmesi.
Kısacası, âfette bile hâlâ ihale ve rant felâketi tam gaz gidiyor.
Yazık, çok yazık…