"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

O, seni işitiyor

21 Aralık 2020, Pazartesi
Doğrusu önemsemiyordun da. Başka şeyleri önemsiyordun. Duâların ve namazların resmî idi. Şimdi tam içtenlikle O’nunlasın! Başbaşa!

MÂNEVİ DEĞERLERİMİZLE KOVİD-19 TERAPİSİ
HAZIRLAYAN: SÜLEYMAN KÖSMENE - 15

Sızlanmalarını Duâya Çevir!

Karantinadasın! Muhteşem fırsat!  Tam duâ zamanındasın. Şimdiye değin olmadığı kadar. Bu yalnızlık sana büyük bir fırsat açtı. O’nunla olma fırsatı! Bunu sakın atlama! Bunu değerlendir. 

O zaten hep seninle idi; ama sen dünyanın bitmeyen âlâ-yı valâsından, O’nu pek görmüyordun.   

Doğrusu önemsemiyordun da. Başka şeyleri önemsiyordun. Duâların ve namazların resmî idi. Şimdi tam içtenlikle O’nunlasın! Baş başa!  

Rabbinlesin. O’nunla oluşuna gölge olacak, huzurunu bozacak hiç kimse, hiçbir şey yok yanında, yakınında! Hiçbir acı da yok! Mevcut acıların seni O’na götürüyor. Bunu fırsat bil! Bu fırsat her zaman açılmaz. Dile O’ndan; ne dilersen! Rabbinle konuş! O’na dertlerini aç! İçini boşalt! O’na ağla! O’ndan ağlama!  

O seni biliyor. Seni seviyor. Rahmetini sana yakın ediyor. “Rahmetiyle bildiğini bildiriyor. Sen de O’nu bil, hürmetle bildiğini bildir.” 124 O sana ehemmiyet veriyor. Seni işitiyor. Seni görüyor. Rahmetini, sevgisini seninle kılıyor. Bu duâ vaktini sana özel verişi bundan. O, duâ edenin duâsını işitir ve cevap verir. Çünkü O, “Eğer duânız olmazsa ne ehemmiyetiniz var?” 125 diyor. Sana ehemmiyet vermeseydi, seni duâya çağırır mıydı? Duâya çağrıldın dostum! Değerini bil! Duâ vaktinde başka şeylerle meşgul olma. 

Duâ bilmiyorum dediğini, duâ kitabım evde kaldı, ne okuyayım dediğini duyar gibiyim. Duâ kitabı getirtebilirsin evden.  Bu zor değil. Bu ayrı konu! 

Ama buna ne gerek var? Sen bir duâ kitabısın zaten! Etkin bir duâ âbidesisin sen! Kalbin yok mu dostum? İçinden istekler geçmiyor mu? Hayallerin yok mu? İhtiyaçların yok mu? Dertlerin yok mu? Üç beş de olsa kelimeyi bir araya getirecek dilin yok mu? 

O zaman şu andan tezi yok! Duâ vaktin başlamış senin. Duâ vaktini kaçırma! Duâ vaktini, O’ndan tarafı sürekli açık, O’nun sürekli dinlediği bir telefon ahizesi sayalım. Senden tarafı da açıldı bu ahizenin şimdi. Bak, onu eline al, kalbine yaklaştır ve “Ey Rabbim!” de! Sana cevap gelecek! “Buyur kulum!” diyecek O. O’nu hissedeceksin. “Bana sabır ver! Bana şifa ver! Bütün hastalara şifa ver! Hastalığımı hayra çevir! Beni şükürsüz kılma!” de!  İsteklerini sırala, durma!

“Kulun kalbine duâ etme arzusu geldiğinde Rabb’ine duâ etsin. Çünkü Allah onu kabul edecektir.”                       

Hazret-i Muhammed (asm)

Unutma ki bir kimse “Ey Rabbim! Ey Rabbim!” derse, O “Buyur kulum! İste! İstediğin verilecektir!” der. 126 Sen isteyince, O’nun cevap vermeye ve hikmeti iktiza ederse isteklerini yerine getirmeye taahhütü vardır. Çünkü “Kulun kalbine duâ etme arzusu geldiğinde Rabb’ine duâ etsin. Çünkü Allah onu kabul edecektir.” 127  buyurulmuştur.

 Hastalıktan dolayı yapamadığın ibadetlerini tasa etme! Hastalıktan önce yapmaya devam ettiğin ve şu an Kovid-19 sebebiyle yapamadığın ibadetleri Yüce Mevlâ’n hastalıktan dolayı yapmış sayıyor. Hastalığını ibadet sayıyor. Sızlanmalarını duâ sayıyor. Gözyaşlarını duâ kelimeleri gibi kabul ediyor. O seni izliyor. Sabır ve tevekkül içinde sen farzlarını yerine getir; sünnetlerinin yerini hastalığın zamanında, hem de halis bir surette hastalığın -inşallah- tutacak! 128

Dünyanın Sonu mudur?  

Eğer bu Kovid-19 eliyle korktuğumuz o kara ölüm, o acımasız ve ruhsuz ölüm başımıza gelse… Dünyanın sonu mudur?  Ölüm öyle dehşetli bir şey değil azizim. Sen iman ehlisin. Kalbinde iman parıltısı vardır. Ölüm senin için dünya yükünden kurtulmaktır. Dünya imtihanından paydostur. Dünya hayatının talim ve talimatı olan ibadetten terhis olmandır.

Öte yandan ölüm öteki âleme gitmiş yüzde doksan dokuz sevdiklerine, akrabalarına, atalarına, ötelerine, dostlarına ve arkadaşlarına kavuşmandır. Onları özlemedin mi? Onlar ne haldeler merak etmiyor musun? Onları gözden çıkarmış olamazsın. Ölüm gibi bir iletişim köprüsü ayağına gelmişse, yapacak bir şey yoktur. Bundan razı ol! Hazır, uzun zamandır görüşmediğin, merak ettiğin, olsaydı da görüşseydim dediğin nice iyi insanla görüşme zamanı geldiğini düşün. 

Hem de ölüm seni hakikî vatanına götürecek bir araçtır. Bir askerin terhis gününe şafak dediği, şafağının yaklaşmasından korkmak bir yana haz aldığı ve şafağı geldiği zaman uçarcasına memleketine döndüğünü bilirsin… Senin de terhis günün olan ölümü şafak sayman, yaklaşmasından haz alman ve bu hastalığın eliyle gelmesi halinde uçarcasına asıl memleketin olan ahirete sevgiyle, coşkuyla, heyecanla dönmen gerekmez mi?

Düşün ki Mevlânâ ölüm için şafaktan daha ileri, daha heyecan verici, daha aklı baştan çıkarıcı bir kelime kullanıyor: Şeb-i Arus! Yani sevgiliye kavuşma gecesi! Çünkü ölüm insanı sevgiliye kavuşturur. Sevgilin, senin Hâlık’ın, senin Rabbindir. O seni huzuruna almayı isterse, O’nun huzuruna gitmekten kaçınma! 

“Ehl-i iman için ölüm rahmet kapısıdır.”

Bediüzzaman Said Nursî

Said Nursî Hazretleri de ölümü müjde gibi şöyle tarif ediyor:

“Sizlere müjde! Mevt idam değil, hiçlik değil, fenâ değil, inkıraz değil, sönmek değil, firak-ı ebedî değil, adem değil, tesadüf değil, fâilsiz bir in’idam değil. Belki, bir Fâil-i Hakîm-i Rahîm tarafından bir terhistir, bir tebdil-i mekândır. Saadet-i ebediye tarafına, vatan-ı aslîlerine bir sevkiyattır. Yüzde doksan dokuz ahbabın mecmaı olan âlem-i berzaha bir visal kapısıdır.” 129 

Hazret-i Âişe Validemiz (ra) anlatıyor: 

Resulullah Efendimiz (asm): “Kim Allah’a kavuşmak isterse, Allah da ona kavuşmak ister. Kim Allah’a kavuşmak istemezse, Allah da ona kavuşmayı arzu etmez” buyurdu. 

 Bunun üzerine ben:

- Yâ Resûlallah! Kişi ölümü sevmediği için mi kavuşmak istemez? Oysa biz ölümü sevmeyiz.” dedim.

Efendimiz (asm): 

“Hayır, öyle değil. Mü’mine Allah’ın rahmeti, rızâsı ve Cenneti müjdelendiği zaman Allah’a kavuşmak ister; işte o zaman Allah da ona kavuşmayı arzu eder. Kâfire Allah’ın azabı, gazabı haber verildiği zaman Allah’a kavuşmaktan hoşlanmaz; Allah da ona kavuşmaktan hoşlanmaz” buyurdu. 130

Kur’ân’da da Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor: “Şüphesiz, ‘Rabbimiz Allah’tır’ deyip sonra dosdoğru yolda yürüyenlerin üzerine melekler iner ve onlara şöyle derler: Korkmayın, üzülmeyin, size vaad olunan Cennet’le sevinin! Dünya hayatında da, âhirette de sizin dostlarınız biziz. Bağışlayan ve çok merhametli olan Allah’ın ikramı olarak orada sizin için canlarınızın çektiği her şey var ve istediğiniz her şey orada sizin için hazırdır.” 131

Eğer bu hastalık sana ölüm getirirse, sen –inşallah- günahların bağışlanmış ve şehit olarak o yüksek makamlara çıkacaksın. Bu korkulacak bir şey değil; bilâkis onur verici bir durum. Şehit olarak dünya zindanını terk edecek, Cennetler bağına ve ebediyetler bahçesine geçeceksin. Rahim olan Rabbinin fazlından ve lütfundan O’na hizmetine mukabil, hastalığına mukabil ücret almaya gideceksin. 

Said Nursî Hazretleri diyor ki: “Madem ölümün mahiyeti hakikat noktasında budur; ona dehşetli bakmak değil, bilâkis rahmet ve saadetin bir mukaddemesi nazarıyla bakmak gerektir…. Evet, ehl-i iman için ölüm rahmet kapısıdır, ehl-i dalâlet için zulümat-ı ebediye kuyusudur.”132

“Kulun kalbine duâ etme arzusu geldiğinde Rabb’ine duâ etsin. Çünkü Allah onu kabul edecektir.”

Hazret-i Muhammed (asm)

Dipnotlar:

124- Sözler, s. 23 125- Furkan Suresi: 77 126- Câmiü’s-Sağîr, 1/226 127- Câmiü’s-Sağîr, 1/225 128- Lem’alar, s. 334 129- Mektubat, s. 268 130- Müslim, Zikir 14-17; Buhârî, Rikak 41; Tirmizî, Cenâiz 67, Zühd 6; Nesâî, Cenâiz 10; İbni Mâce, Zühd 31 131- Fussılet sûresi, 30-32 132- Lem’alar, s. 332

DEVAM EDECEK

Okunma Sayısı: 4417
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • UĞUR

    21.12.2020 11:47:43

    Selamunaleykum Sayın süleyman Kösmene, Ben yazı dizini takip edip saklıyorum Eğer mümkünse haftasonları basılmayan ve yazı dizinizi haftaiciyle birleştirilmesi mümkün olabilir mi ?

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı