DYP GENEL BAŞKANLARINDAN DR. YILDIRIM AVCI ANLATIYOR

DEMİREL, KÖYLERİ ELEKTRİĞE KAVUŞTURDU

Merhum Süleyman Demirel’le birlikte siyaset yaptınız? Sayın Demirel’e dair görüşleriniz nelerdir? Türkiye’nin kalkınması için neler yapmıştır?

Sayın Demirel, Türkiye’nin son zamanlarda yetiştirdiği en büyük devlet ve siyaset adamlarından biridir. Milletler arası birçok meselede fikri alınmak üzere dâvet edilmiş ve çeşitli ülkelere gitmiştir.

Bir Anadolu çocuğu olması, çocukluğunu köyde yaşamış olması, Anadolu’nun ihtiyaçlarını ve dertlerini kafasına nakşetmeye imkân tanımıştır. Dolayısıyla Türkiye’ye çok büyük ve kalıcı hizmetleri olmuştur.

Demirel’in ayrıca Türkiye’nin bugünkü modern hale gelmesinde payı çok büyüktür. Vaktiyle Pamukkale’ye oturup da Denizli ve Sarayköy Ovası’na bakıldığında kapkara bir boşluk görünürdü. 1965’ten sonra bütün köyler elektriğe kavuştu ve şimdi bu ova ışıl ışıl. İşte bütün bunlar, Süleyman Bey’in iktidara gelmesinden sonra olmuştur.

Nerede tarlaları sulayan bir kanalet görsem veya elektrik nakil hatları görsem rahmetli Demirel hatırıma gelir. Türk ihracatında, sanayi ürünlerinin artmasında sayın Demirel’in katkıları çok büyüktür. İlk Boğaz Köprüsünü yaptıran da Süleyman Demirel’dir.

MECLİS’İN AÇIK KALMASINI SAĞLADI

Demirel’in ülkeye ve millete büyük hizmetlerinden bahsettiniz. En büyük hizmeti sizce nedir?

Sayın Demirel’in en büyük hizmetlerinden biri demokrasiye olan hizmetidir. Defalarca ihtilâllere maruz kalmış, fakat tekrar parlamenter rejime dönmek için büyük gayretler sarf etmiş, hapishanelerde yatmış, fakat gayesine ulaşmıştır.

Meclis’in açık kalması, onun en büyük hedeflerinden ve hizmetlerinden birisiydi. Ve bunda da muvaffak olmuştur. Bugünkü demokrasimizde kendisine borçlu olduğumuz pek çok husus vardır.

ZİNCİRBOZAN’A İKİ KİTAPLA GİTTİ, BİR KAMYON KİTAPLA DÖNDÜ

12 Eylül sonrası kapatılan Adalet Partisi yerine kurulan DYP’de genel başkanlık yaptınız. Demirel’in demokratik mücadelesi ve hizmetleriyle DYP’nin kuruluşu hakkında hâtıralarınızdan anlatır mısınız?

12 Eylül sonrası partiler kapatıldığında arabayla Zincirbozan’a giderken Doğru Yol Partisi’ni kurma fikri rahmetli Demirel’indi. Partinin adını da sayın Demirel verdi. Ve kısmet oldu, ben de o partiye iki sene genel başkanlık yaptım. Esasen bir Demokrat Partili – Adalet Partili olarak benim ağabeyim bu işlerle ilgilenirdi. Onun için Demirel, hep, “Biz Yıldırım’ı bu işe (siyasete) ittik” diye takılırdı.

Pek çok mahkemelere mâruz kaldık. Fakat başardık, çünkü haklıydık. Sayın Demirel Zincirbozan’da dahi çalışkanlığını, millet ve ülke için çabalarını hiçbir zaman bırakmamıştır. Zincirbozan’a bir iki kitapla gitmiş, ancak orayı âdeta bir kütüphane haline getirmiş, bir kamyon dolusu kitapla dönmüştür.

Doğru Yol Partisi’nin kuruluşunda birçok yerlerde yollarımız kesildi, birçok yere sokulmadık, evlerimiz yoklandı, konuşmalarımız teybe alındı. Bu benim çok gücüme giderdi. Memleket aleyhine çalışan bir partiymiş gibi birçok yerlerde, gerek Millî İstihbarat Teşkilâtı tarafından gerekse Birinci Şube tarafından tâkip edildik.

Biz daima meşrûiyetten yanaydık, kanunlara nizama uygun hareket ettik. Hiçbir şeyden de çekinmez, korkmazdık. Millete emânetini sâlimen teslim ettik…

ÜLKENİN DEMOKRAT MİSYONA İHTİYACI VAR

Siyasetteki gelişmeler bakıldığında Demokrat misyonun eksikliği hissediliyor. Misyonun yeniden canlandırılması için neler yapılmalıdır?

Demokrat Parti’yi vatandaş çok benimsemiş, iktidara getirmiştir. Gençler Demokrat Parti’nin mahiyetini de bilmiyorlar, kurulduğu zamanı da bilmiyorlar. Yeni Demokrat Parti’ye ise vatandaşlar henüz alışamadılar.

Gerek seçimde, gerekse kamuoyu yoklamalarında ismi pek geçmemektedir. Bu da benim üzüntü kaynağımdır. Ancak Türkiye’nin Demokrat misyona olan ihtiyacı ortada. Siyasetin, ülkenin bu misyona ihtiyacı var. Çünkü Doğru Yol Partisi olsa, şimdiki iktidarın korkulu rüyalarından birisi olur…

RÖPORTAJ: CEVHER İLHAN  -  MEHMET KARA  -  MELİH TEKİN