"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

İnşaat krizi kapıyı kırmak üzere

08 Ağustos 2019, Perşembe 17:18
İnşaat sektörü için çanlar çalıyor. Konuya ilişkin konuşan Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Öğretim Üyesi Murat Gündoğan, ‘’İnşaat sektörü krizi kapıyı çaldı duymadınız, şimdi ise kırmak üzere’’ dedi.

Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mete Gündoğan Independent Türkçe’ de inşaat sektörünün içinde bulunduğu duruma ilişkin kaleme aldığı yazıda, “İnşaat sektörü krizi kapıyı çaldı duymadınız, şimdi ise kırmak üzere’’ ifadelerini kullandı. Gündoğan yazısında, Türkiye genelinde konut satışlarında yıldan yıla ciddî bir düşüş var. 2019 Mayıs ayı konut satışları bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 31,3 oranında azalarak 82 bin 252 olmuş.

Bu satışların yaklaşık yüzde 36’sı İstanbul, Ankara ve Antalya’da yapılmış. Satılan konutların 33 bin 765 adedi ilk satış, 48 bin 487 adedi ise ikinci satış olarak gerçekleşmiş. Bugün yaklaşık 2 milyon yeni konut stoğundan bahsediliyor. Diğer bir ifade ile iki milyon konut alıcısını bekliyor. Bunun ortalama birim değerini 100 bin dolar olarak kabul etseniz, toplamda 200 milyar dolarlık bir yatırımdan bahsediyoruz. Bir konutun ömrünün de kabaca 40 yıl olduğunu kabul edelim. Bu durumda 200 milyar dolarlık bir kıymeti 40 yıllığına gömmek için kaynak arıyoruz! İlginç değil mi?Diyelim ki bu kaynağı bankaların üzerinden buldunuz ve yüzde 20 ile transfer ettiniz. Bunun sadece faiz ödemesi bile 40 milyar dolar eder! Sektörde çalışan yaklaşık 2 milyon kişilik iş gücünü hesaba katmıyorum bile. Bu, inanılmaz bir tablodur. Aynı zamanda yanlış ekonomi politiğin sonucudur. Çözsen bir dert, çözmesen bin dert durumu gibi bir şey.’’ ifadelerine yer verdi. 

Hesaplar denkleşmez hale geldi

2000’li yıllar ile başlayan müteahhitlerin konut açığını kapama yarışı zamanla yanlış bir ekonomi politiğe dönüştüğünü ifade eden Gündoğan, ‘’Devlet inşaat şirketlerine çeki düzen vereceğine onların sermayelerine, imkânlarına, profesyonel kadrolarına ve kabiliyetlerine bakmadan hepsine yol verdi. Kimisi ortada hiçbir şey yokken maket üzerinden satış yaptı kimisi yurtdışından borçlandı yaptı kimisi de yurt içinden. Hayatlarında 100 konut yapmamış olanlar, üç bin beş bin konutluk projelere girdiler. Bankalar yeterlilik aramadı. Halk, makete bakıp ‘Devlet nasıl olsa denetliyordur’ diye parasını yatırdı. Maket üzerinden 60-72 aylık satışlar yapıldı. Ama inşaatlar genelde 24-30 ayda tamamlandı.

Peki, aradaki vade farkı nasıl finanse edilecekti? Aslında bunu zamanında devletin sorması gerekiyordu. Sormadı. İnşaat şirketleri gerek yurt içinden gerekse de yurt dışından borçlandılar. Hatta devlet döviz cinsi borçlanmayı teşvik etti de diyebiliriz. Çünkü dövizden borçlanınca faizler yüzde 3 civarında, Türk Lirası cinsinden borçlanınca faizler yüzde 12 civarında idi. Devlet dövizi sabit tutacağını söyleyip duruyordu. Borçlanamayan veya borçlanmak istemeyen ise bu vade farklarını maket üzerinden yeni projeler ile finanse etmeye kalktılar. Yani bir bakıma inşaat saadet zinciri (ponzi sistemi) oluşturdular. İkinci üçüncü projeler birinci projenin parasını, üçüncü dördüncü projeler ikinci projenin parasını, dördüncü beşinci projeler üçüncü projenin parasını ödeyecekti. Bu böyle gidecekti. Ama nereye kadar! Battı işte. Gitmedi. Yürümedi. Devlet bunları görebilirdi ama bakmadı bile. Hem inşaat şirketleri hem de müşteri olan vatandaşlar mağdur oldular.‘’ ifadelerine kullandı. 

 

Etiketler: Türkiye, ekonomi, inşaat
Okunma Sayısı: 10792
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı