"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Küçük ölçekli tebessümler

Erat KOCAOĞLAN
04 Haziran 2015, Perşembe
Tarihsel sürecin kesintisizliği dünümüzü bugüne, bugünümüzü yarına bağlamış gidiyor.

Dolayısıyla “İmtihan” unsuruna karşı her an muhatabız. Allah, insanı bilinçsizliğin yok edici edilgenliğine karşı, etken bir uyanıklığa çağırır. Çünkü çoğu alışkanlıklarımız hayatın bilinçsiz yönünü ifade eder. Tıpkı somurtmak ve yüzümüzü asmak gibi.

Peygamber efendimiz, (asm) “İnsanlara tebessüm etmeniz bir sadakadır” buyuruyor. Bu sıra dışı bir hadistir. Modern pedagoji kitapların da, kişisel gelişim uzmanlarının da durmadan vurguladığı “gülümseyin” kelimesinin kendimiz için olmadığını bir kez daha bize hatırlatan mükemmel bir hadis. Zira insanların yüzümüzdeki hakkı, tebessüm etmemizi gerektirir. Kişisel gelişim kitaplarında vurgulanan gülümsemeyle bizim anlatmaya çalıştığımız tebessüm arasında mahiyet farkı var. Bu kitaplarda gülmek eylemi salt kişisel gelişim aracı olarak görülüp tasvip edilmekte. Bu tarz tebessümlere de karşı değiliz ama bunun sadece kendinizi iyi hissetmeniz için isteniyor olması biraz bencilce. Oysa Efendimiz (asm) bu hadislerinde tebessümün diğergamlık boyutuna işaret ediyor. Yani tebessüm ederek karşıdaki kişinin kalp frekanslarını olumlu mânâda harekete geçirmek.

Bu hadisin bir de dönemin sosyal-kültürel ve insanlar arası iletişim boyutunu yansıttığını söylememiz lazım. Malum cahiliye toplumu tebessüm etme ameliyesini yitirmiş, üslup ve tebessümleri de felç geçirmiştir. Bu açıdan bu hadisi toplumsal ilişki ve iletişimi düzeltme de bir rehabilite (iyileştirme) görevi gördüğünü ve bu amaçla söylendiğini belirtmek lâzım. Yani cahiliye dönemi, aynı zamanda tebessüm etmenin iflas ettiği bir dönemdir.  

Elbette hayatımızda olumsuzluklar, sıkıntılar, dalgalanmalar ve büyük küçük kırılmalar olacaktır. Ama bu yüzümüzün orta çağda kalmış gibi olmasını gerektirmez. Hayatın bütün keşmekeşliğini küçük ölçekli tebessümlerle en aza indirmek mümkün. Yeter ki buna yüreğinizi katın. Gülümsemenin kendisi de külfetli bir şey değil zaten. En kolay ibadettir.

Zoraki tebessüm yapmayın yakalanırsınız. Çünkü tebessüm, aslında anlamından çok daha etkili bir harekettir. Tebessüm etmeyen surat büyük bir kayıptır.. Jacques Gauthier ;“tebessüm, sözlere kanat takar” diyor. Söz ise iki insan arasındaki en kısa mesafe demektir. Yine Bediüzzaman Said Nursi “Tebessüm, adaveti (düşmanlığı) muhabbete çevirir” der. Kendi hayatımızda da mutlaka şahit olmuşuzdur ki tebessüm ettiğimiz zaman çoğu mesele hâllolup gitmiştir. Şunu kesinlikle söylemeliyim ki tebessüm etmenin hiçbir yan etkisi yoktur. 

Yüzümüzde bir tebessümün ortaya çıkması için on yedi kas, somurtmak için de kırk üç kasın gerilmesi gerekiyormuş. Bu çok ilginç ve esrarlı bir bilgi. Bu açıdan meseleleri dramatize etmekten ziyade, tebessümle yaklaşmak daha verimli olacaktır. Çünkü tebessüm; bütün anlamıyla tevazu, ahlâk ve hikmettir.

Okunma Sayısı: 2954
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı