Sağlıklı bir hayat ve dirençli bir organizmanın sürdürülebilmesi, dengeli beslenme prensibine bağlanmıştır.
Günlük besin kaynakları, vücut fonksiyonlarını nizam ve intizam içinde sağlayabilecek, vücuda yabancı olmayan fıtrî gıda maddeleridir. Yiyeceklerin seçilmesi, mugaddi (besleyici) olmaları temel şarttır. Besin değerleri düşük olan, bol çeşit ve şatafatlı sofraların çekiciliği aldatmamalıdır. Sade ve besleyici yemekler tercih edilmelidir. İmkânlar ölçüsünde, yemeklerin sebze ağırlıklı olması daha sağlıklı olacaktır.
Beslenmede, Akdeniz diyetinin esası olan mübarek zeytinyağı tüketilmesine gayret edilmelidir. Ekmek olarak çok tahıllı ve ekşi mayalı olmasına dikkat edilmelidir. Kepeği alınmış unların, sindirimlerinin güç, doyurucu özellikleri bulunmadığından şeker oranını hızla yükselttikleri, kilo alımına ve bazı kronik hastalıklara neden oldukları unutulmamalıdır. Hayvanî protein kaynağı olarak, küçükbaş hayvan etlerinden faydalanmamız daha sağlıklı bir tercih olacaktır. Büyükbaş hayvanların etleri, sindirimi güç ve hastalık nedeni olabileceğinden, Tıbb-ı Nebevî'de de yenmemesi tavsiye edilmiştir. Bitkisel protein kaynağı olarak, çeşitleri bol olan bakliyatlardan fasulye, nohut, mercimek, vs. gibi nimetlerden ağırlıklı olarak faydalanılmaya önem verilmelidir. Ayrıca yemeklerimizde, hastalıklara kalkan olabilen zencefil, zerdeçal, kekik, kırmızı biber, nane, soğan, sarımsak, biberiye, tarçın, vs. gibi ot ve baharat nimetlerinden faydalanmak sağlıklı bir destek sağlayacaktır. Sağlıklı hayatın en önemli desteği sebze ve meyvelerden karşılanmaktadır. Lahana, brokoli, karnabahar, kırmızı pancar, kabak, kereviz, havuç, yer elması, turp gibi sayısız nimetlerden faydalanmamız, organizmaya savunma elemanı olarak çeşitli vitamin ve minerallerle birlikte önemli miktarda lif desteği de sağlayacaktır.
Beden sağlığının sürdürülmesindeki önemi göz önünde bulundurulduğunda basite alınarak geçiştirilemeye çalışılması kolaycılığı en büyük yanlışlardan biri olacaktır. Doğru bir davranış tarzının prensip haline getirilmesi ve mutfakların doğru malzemelerle aktifleştirilmesi kaçınılmazdır. Büyüklerin küçüklerini eğitmeleri ve pratik uygulamalarla çekici hale getirilmesi ayrıca özendirilmelidir. Özellikle abur-cubur, ultra-işlenmiş ürünler, besleyici değerleri bulunmayan ve okunması zor olan yazılarla içindekilerin açıkça anlaşılamadığı basit maddelerle doyma kolaylığına aldanmamalıdır. Sağlıklı beslenmenin, sağlıklı bir ekonomi ile desteklenmesi gerektiğinin göz ardı edilemeyeceği hayatın gerçeklerindendir. Onun için iktisat prensiplerine uyulması da huzuru güçlendirecektir.
Beslenmede kolay gibi görülen çözümlerden pizza, hamburger benzeri abur-cuburlar yerine. biraz çaba gösterilerek evde besleyici ve sağlıklı pratik çözümler de sağlanabilir. Böylece şeker, tuz, çeşitli yağlar, lezzet arttırıcı katkı maddeleri ve gereksiz yüksek kalorilerin yoğun etkisinden korunmuş olunacaktır.
Sağlıklı beslenmenin temel prensipleri bu düşünce çerçevesinde değerlendirildiğinde, organizmanın hayatî ihtiyaçları, bilinçli bir beslenmeyle farklı mana kazanacaktır. Zira "Gıdanın sadece yiyecek olmakla kalmadığını, vücut için ilâç, bilgi, talimat ve kod anlamına da geldiğini biliyoruz. Biyolojimiz yediğimiz şeyler tarafından düzenleniyor. Yapı taşımız olduğunu söyleyebiliriz. Gıdalar hormonlarımızı, bağışıklık sistemimizi, beyin kimyamızı, gen ifademizi ve mikrobiyomumuzu kısacası vücudumuzun içinde olup biten hemen her şeyi belirliyor. Gıda aynı zamanda bilgi demek olduğundan, vücuda yanlış bilgi yollarsak biyolojik yazılımımız bozuluyor. Neticede çeşitli hastalıklar ortaya çıkarak, kendimizi kötü hissediyoruz. Halsizlik, beyin sisi, sindirim sorunları, sivilceler gibi birçok problem gıdayla ilişkili ve doğru tedbirlerle bunları yaşamaktan kurtulabiliriz. Çünkü, bizim için gıda kalitesinden daha önemli hiçbir şey yok.” 1 Beslenme konusuna önem vererek eğilmemizin sır ve hikmeti bu hassas noktada bulunmaktadır.
Sağlıcakla kalın.
Dipnot:
1- Dr. Mark Hyman, 8-14 Aralık 2023 Oksijen Gazetesi