"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Dumana feda edilen hayatlar

Feyzullah ERGÜN
21 Aralık 2025, Pazar
İnsanların kendi aleyhlerine hazırladığı, sağlığa büyük zararlar veren yıkıcı buluşlardan birisi olan sigara, eskiden sadece nikotin olan zararlı maddesi yerine kimyasal tuzaklarla etkili bir ölüm aracı haline getirilmiştir.

‘İster zengin ol, ister fukara. Yemekten sonra yak bir sigara’ cahilane tekerlemesiyle toplumun hafızasına lanse edilen bu hastalık ve ölüm aracı, farkında olmayan halkın yanında, entelektüel kesimin de bir teselli aracı haline getirilerek önemli ihtiyaçlar listesine dahil edilmiştir. 

Toplumun trajik görüntülerinden birisi olan, sigaranın yaptığı yıkımı en iyi bilmesi gereken bilgililer sınıfının yüksek oranlarda aktif içici olmaları, dar gelirli ve yoksul kesimin gıdalarından kısarak, zor şartlarda kazandıkları değerli gelirlerinin önemli bölümünü yakarak, havaya savurmalarıdır. İşin zevkli tarafı sona erince akciğerlerle, kalp-damar sisteminin biriken kimyasal duman kalıntılarıyla fonksiyonlarını yitirmesi ve beslenme yetersizliğiyle ortaya çıkacak hazin aile tabloları ayrı bir yıkım olacaktır. 

İsrafın en anlamsız bir gösterisi olan sigaranın, ‘Ciğerlerin bayram etmesi!’ uzun olmayan bir zaman sürecinde kronik akciğer hastalıkları, kanser, kalp-damar hastalıklarıyla hüzünlü ve üzüntülü acılara dönüşecektir. Bu olumsuzlukların en başta gelen sebebi ise günümüz sigara yapımcılarının acımasızca kullandıkları bağımlılığı güçlendiren, toksin tesirleri son derece güçlü kimyevî maddelerdir. 

Tütüne karıştırılarak akciğerler aracılığıyla organizmanın en uzak noktalarına ulaştırılan kimyasal toksinlerin ‘Terbiye’ edilmesiyle çekici hale getirilen sigara, nesilleri maddî-manevî çöküntüye hızla sürüklemektedir. Kalitesiz endüstriyel tütünün gösterişli ambalajlarla tüketicilere sunulması, oynanan dramın perde arkasıdır. Izdırap ve zorluklar yaşanan, fesat programlarıyla karıştırılmış zamanımızda sigaranın da bir yıkım aracı haline getirildiğini şu cümleler bize daha net gösteriyor:

 “Tütün endüstrisinin kendi belgelerinde, ürünlerinin içinde yüzden fazlasında farmakolojik etkiler olan, 599 katkı maddesi olduğu belirtiliyor. Ülkemizde faaliyet gösteren bir sigara firması  kendi internet sayfasında 120 çeşit katkı maddesi bulunduğunu açıkladı. 

Yapılan bilimsel çalışmalarda sigaranın içinde bulunan birçok kimyasal maddelerin nikotin metabolizması üzerinde etkili olduğu ve bağımlılığı arttırdığı ispatlandı. Dr. Michael Rabinoff ve Dr. Nicolas Caskey’in “Sigara Katkı Maddelerinin Farmakolojik ve Kimyasal Etkileri” isimli araştırması, önümüzdeki 10 yılda sigaradan kaynaklanan hastalıklar dolayısıyla 1 milyar kişinin öleceğini öngördü. Bu ölümlere sebep olan tütün değil, asıl unsur sigara içinde bulunan katkı maddeleriydi. Şurası kesin. Sigaraya katılan “asetaldehid” maddesi nikotin bağımlılığını arttırıyor. Sigaraya katılan “amonyak” ise, ateşle birleştiğinde nikotinin etkisini dört katına çıkarıyor. Yani daha fazla zehirliyor ve daha öldürücü. Sigaranın üretim aşamasında “konyak” ve “rom” karışımıyla nemlendirildiği bildirilen araştırmada, sigaranın içindeki katkı maddeleriyle adeta bir uyuşturucu maddeye dönüştürüldüğü tespiti yapılıyor. Tüketicilerin sigara içerek rahatlamasını da hedefleyen üreticilerin, “propilen glikol” maddesini kattıkları da belirtiliyor (Efkâr dağıtıyor diyenlere duyurulur). Tiryakilerin nefeslerini açarak daha derinlere inmeyi ve daha fazla içmelerini isteyen şirketlerin, nefes-açıcı etkisi olan “kakao” dahil ettiklerini, “meyankökü”, “zencefil” gibi kokulu maddelerle gençleri ve kadınları cezbetmeyi hedefledikleri ifade ediliyor. İnsanları mermiyle değil, sigarayla öldürüyorlar.” 1

Sigara içenlerin, kırmızı alarm niteliğindeki bu açıklamalarından sonra yapmaları gereken irade ve sabır enerjilerini güçlendirerek hastalık ve ölüm kaynağı bu dumandan kurtularak kendilerini, ailelerini ve pasif içici olduklarından diğer insanları da kurtarma azmini göstermeyi başarmalarıdır. 

Sağlıcakla kalın. 

Dipnot:

1) Soner Yalçın, Saklı Seçilmişler, s. 273-275, Kırmızı Kedi Yayınları 2017.

Okunma Sayısı: 163
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı