CHP İstanbul Milletvekili Barış Yarkadaş, tekrar gözaltı kararını ve gofret reklâmına soruşturma açılmasını, Twitter hesabından şu şekilde değerlendirdi: “Tam sekiz aydır tutuklu olan aralarında Atilla Taş ile Murat Aksoy’un da olduğu sanıklar, gece yarısı tahliye edilecekken, yargı üzerinde ağır bir baskı kuruldu. Twitter’da başlatılan kampanya üzerine, Adalet Bakanlığı ve HSYK’nın devreye sokulduğu iddia edildi. Dün gece tam bir hukuk rezaleti yaşandı. Sabah saatlerinde tahliye kararı verilen 21 kişi, gece yarısı ise açılan bir soruşturma gerekçe gösterilerek cezaevi önünden gözaltına alındı. Eğer bu kişiler hakkında başka bir soruşturma vs varsa, savcı bunu mahkeme sürerken söyleyebilirdi. Açık ki; yargı gece yarısı baskı altına alındı ve gözaltı işlemi için yeni bir soruşturma dosyası açtırıldı.”

Açıkça suç işlediler

Yarkadaş Gerçek Gündem’de yer alan habere göre, “Dün gece olduğu gibi; yargıçları hedef gösteren yandaş medya ise açıkça suç işlemekte ve adil yargılamayı etkilemektedir. Bu TCK’nın 277. maddesinde açıktır. Savcılar, derhal harekete geçmeli ve yargıya baskı yapanlara karşı soruşturma açmalıdır. Adalet yoksa hiçbir şeyin anlamı kalmaz. Hepimiz yargıya güvenmek istiyoruz. Bu rezalete tahammül edemiyoruz!” şeklinde açıklamalarda bulundu. 

Vatandaşı koruyacak bir mekanizma kalmadı

Yarkadaş sözlerini şu şekilde sürdürdü; “Bu olan biteni açıklayabilecek bir mantık ve hukuk kavramı bilmiyorum. Dün gece olan bitenin ardından, zaten güven erozyonu yaşayan yargı, inandırıcılığını tamamen kaybetmiştir. Tam sekiz aydır tutuklu bulunan kişilerin tahliyesine karar veren yargının, gelen açık baskıya teslim olması ve gözaltı işlemi uygulayabilmek için yeni soruşturma açması, yurttaşları koruyacak hiçbir mekanizmanın kalmadığının göstergesidir. Bugün tahliye kararını beğenmeyen ve yeni karar aldırtanlar; yarın aynı taktiği SEÇİM SONUÇLARI için de uygulamaya çalışacaktır. Halkımız olan biteni iyi değerlendirmeli ve kararını ona göre vermelidir.”

Gofret reklamından darbe senaryosu çıkardılar

Kendi denetimlerindeki yargıya bile güvenmeyen iktidar, adeta paranoya yaşamakta ve her uygulamadan kaos senaryosu çıkarmaktadır diyen Yarkadaş, “Bu paranoya öyle bir hal almıştır ki; iş gofret reklâmından darbe senaryosu çıkarmaya dek varmıştır. Gofret reklâmına soruşturma açtırtan iktidar, EVET oylarını konsolide edebilmek için ne yapacağını şaşırmıştır.

İktidar destekçisi kalemler, EVET oylarına katkı yapar düşüncesiyle uçuk senaryolar kaleme almakta ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın helikopterle kaçırılacağını bile söyleyebilmektedir. Bu, en başta Cumhurbaşkanlığı makamına ve Erdoğan’a hakarettir. Bir ülke bu ruh haliyle yönetilemez. İktidar ve yandaşları artık sakinleşmeli; uçuk senaryoları bırakmalı ve yargıya müdahale etmeye son vermelidir” dedi. 

Tahliyeler 1 Nisan şakasıymış

Serbest bırakılan 21 gazetecinin 13’ünün yeni bir soruşturma kapsamında gözaltına alınması, 8’inin ise savcılığın itirazı üzerine yeniden tutuklanmasına aileleri ve avukatları tepki gösterdi. Gazeteci Murat Aksoy’un eşi Şehriban Aksoy, dünyada eşi benzeri olmayan bir durumla karşı karşıya kaldıklarını belirterek, “İnsanlar bütün hazırlıklarını yapmışlar tahliye olacaklar. O sevinçle, koğuşlarına koşuyorlar. Sevdikleri gelmiş onları karşılamaya, ama ne oluyor tekrar tutuklanıyorlar. Evlerine geleceklerdi, sevdiklerine kavuşacaklardı. 1 Nisan şakasıymış” dedi. Aksoy, hiçbir bilgi verilmeden cezaevi önünden aşama aşama uzaklaştırıldıklarını belirterek, “Paravanlar kilitlendi. O arada gelen bir iki tane polis aracı bizi endişelendirdi ‘Neler oluyor’ diye. Sonra tahliye oldular çıkacaklar deyip bekledik. Bir sürü askeri yığmışlardı oraya kimse bize bilgi vermedi. Keşke Murat için önce tahliye kararı verilmeseymiş diyorum. Şoktayız hâlâ” dedi.

Film başa döndü

Atilla Taş’ın avukatı Prof. Dr. Yaman Akdeniz, tahliyeden sonraki gözaltı kararını “Silâhlı terör örgütü üyesi olacak bir durumları yoktu. Tahliye edildiler diye sevindik daha sonra başka bir soruşturmaya dahil edildiler. Bu soruşturma kapsamında daha önce ifade alınabilirdi. Cem Küçük ve diğerleri bu kararda etkili oldu. Rezalet bir durum” sözleriyle değerlendirdi. Cumhuriyet Gazetesi’nin haberine göre, daha ağır bir suçlama ile filmin başa döndüğünü dile getiren Akdeniz, “Şu anda Vatan Emniyet’te tutuluyorlar. Ne avukat arkadaşlarla ne de milletvekilleriyle görüşebiliyorlar. Bilgi de alamıyoruz. Bu bir 7 gün daha uzatılabilir. Muhtemelen tekrar tutuklanmalarına karar verilecek. Olacak iş değil. Hukukî açıdan açıklamak mümkün değil” dedi.

Hukuk dışı düzen

CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, mahkemenin serbest bırakma kararı verdiği 21 gazetecinin tekrar gözaltına alınmasına, “Bu karar hukuk dışı yargı düzeninin en ağır uygulamalarındandır. Bu karardan sonra artık kimse zaten var olmayan ‘hukuk devleti’ ilkelerinden, yargıdan ve adaletin kırıntısından söz edemez!” sözleriyle tepki gösterdi.