Başörtülü avukatlar, demokratikleşme paketindeki başörtüsüyle ilgili düzenlemede yargı, emniyet ve TSK’nın kapsam dışı bırakılmasını eleştirdi. Hukukçu Kadınlar Platformu adına konuşan Başkan Avukat Figen Şaştım, “Bir kadının başının örtülü olmasının liyakatine halel getireceği veya âdil karar vermesine engel olacağı önyargısını kadına ayrımcılık olarak değerlendiriyor ve asla kabul etmiyoruz” dedi.
Başörtüsüne ‘meslek’ ayrımı, hukuka aykırı
Hukukçu Kadınlar Platformu Sözcüsü Avukat Figen Şaştım, demokratikleşme paketiyle ilgili, “Açıklanan pakette kamuda başörtüsü serbestliğinden ‘yargı, emniyet ve ordunun’ istisna tutulmasına, evrensel hukuk ilkelerine, temel hak ve özgürlüklerinin özünün sınırlanamayacağı ilkesine ve en önemlisi hukukta eşitlik ilkesine aykırılığı sebebiyle katılmıyoruz” dedi.
Hukukçu Kadınlar Platformu üyesi bir grup avukat, Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’nın önünde toplandı. Burada platform adına açıklama yapan Avukat Figen Şaştım, Türkiye’nin son yıllarda temel hak ve özgürlükler anlamında büyük kazanımlar elde ettiğini belirterek, bugünlere kolay gelinmediğinin farkında olduklarını ve bu kazanımları çok kıymetli bulduklarını vurguladı. Yapılan düzenlemenin hukuta eşitlik ilkesine aykırı olduğuna dikkat çeken Şaştım şunları kaydetti: “Buna paralel olarak Başbakanımız tarafından açıklanan demokratikleşme paketindeki düzenlemelerin büyük bir kısmının da Türkiye’de ayrımcılığa uğramış birçok kesimi rahatlatacağına inanıyoruz. Bununla birlikte açıklanan pakette kamuda başörtüsü serbestliğinden ‘yargı, emniyet ve ordunun’ istisna tutulmasına, evrensel hukuk ilkelerine, temel hak ve özgürlüklerinin özünün sınırlanamayacağı ilkesine ve en önemlisi hukukta eşitlik ilkesine aykırılığı sebebiyle katılmıyoruz.”
‘Resmî elbise kıstası’ mağduriyetlere yol açar
Yargılamanın üç sac ayağından ikisini oluşturan hakim ve savcıların belirlenirken sadece mesleki donanım ve liyakate önem verilmesi gerektiğinin altını çizen avukat Şaştım, bir kadının başının örtülü olmasının liyakatine halel getireceği veya adil karar vermesine engel olcağı önyargısını, ‘kadına ayrımcılık’ olarak değerlendirdiklerini ve asla kabul etmediklerini ifade etti. Avukat Şaştım, “Tüm bunların yanı sıra anayasamızda temel hak ve özgürlüklerin ancak yasalarla sınırlanabileceği düzenlemesi ortadayken, hukuken hiç var olmamış, bugüne kadar fiilen uygulanmış bir yasağın mevzuat kapsamına alınmasının hukuk tekniğine aykırı olduğunu ‘resmi elbise giyme’ kıstasının yoruma açık, muğlak olmasının ileride yeni mağduriyetlere kapı aralayabileceğini düşünüyoruz” değerlendirmesinde bulundu. Şaştım, yeni mağdurlar ve mağduriyetler oluşmasına engel olmak adına ‘’başörtüsüne, her meslekte özgürlük’’ talep ettiklerini kaydetti.