Müsilaj ya da diğer adıyla deniz salyası, yüzeyden ve dipten neredeyse tamamen kapladığı Marmara Denizi’nde ekolojik yıkıma sebep oluyor.
Marmara Denizi afet bölgesi ilan edilmeli
YÖK ''müsilaj'' gündemiyle toplanıyor
Müsilaj ya da deniz salyası
Gündem deniz salyası
Marmara’yı öldürdük mü?
Kanal’ı bırak Marmara’ya bak
'En büyük sorumlusu biziz'
Mikroalglerin bazı türlerinin aşırı çoğalması ve salgı üretmesiyle oluşan müsilaj, balıkçılık ve turizmi durma noktasına getirdi. Uzmanlar, ön arıtma tesislerinde kapasiteyi aşan atıkların doğrudan denize verildiğini belirtiyor. Gazete Duvar’ın haberine göre, Çevre Mühendisleri Odası Başkanı Ahmet Dursun Kahraman kirliliğin ve ekosistem tahribatının ulaştığı boyutların bilim insanları tarafından yıllardır dile getirildiğini söylüyor. Kahraman, “Bir atık havuzu gibi kullanılan Marmara Denizi’nin zor durumda olduğu yeni anlaşılmadı, uzun zamandır biliniyordu. İstanbul’da her gün 5 milyar metreküp atık suyu denize veriyorsunuz, bunu ölçmeseniz de öngörüyor olmanız lâzım” diyor. Uzmanlara göre müsilajın ortaya çıkmasını engellemek için atılması gereken en önemli adım, azot ve fosforu da gideren ileri biyolojik atıksu arıtma tesislerinin kurulması ve düzenli olarak denetlenmesi.
***
Foseptik gibi kullanmışız

AKP’li Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, Marmara Denizi’ndeki deniz salyasına ilişkin açıklama yaparken, “Biz adeta Marmara’yı foseptik gibi kullanmışız” dedi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ortaklığıyla düzenlenen çalıştayda konuşan Büyükakın, “Marmara’yı bir havza olarak, etkileşim içinde olduğu sistemlerle beraber ele almak ve bütünleşik bir yönetim sistemi kurmak lâzım. Müsilaj meselesinin biliyoruz. 2007-2008’de bir defa daha olmuştu. Akademisyenlerin raporları var. Sebepleri bilinmiyor. Yapılması gerekenler biliniyor. Son deniz salyası meselesinde de benzer bir ortak hareket etme, benzer yeniden bir düşünme aşamasıyla karşı karşıyayız. Samimi bir itirafta bulunmak gerekirse biz adeta Marmara’yı foseptik gibi kullanmışız. Yani sadece ön arıtmadan geçen atık suyu açık denize derin deşarjlarla boşaltmışız. Akdeniz’den Karadeniz’e doğru dip akıntısı yolu ile gideceğini düşünmüşüz ve bu yolla devam etmişiz” ifadelerini kullandı.