İmam-ı Azam Ebu Hanife Hazretleri (ra) hac için yola çıkıp Medine’ye ulaştığında Peygamberimizin (asm) sülâlesinden Seyyid Muhammet Bakır Hazretleri’yle karşılaşır.
Seyyid Muhammed Bâkır:
- Sen kendi aklınca kıyas yaparak, Peygamber dedemin dinini ve hadislerini değiştiriyorsun, der.
İmam-ı Azam:
- Böyle bir şey yapmaktan Allah’a sığınırım efendim. Lütfen oturunuz. Resulullah’a (asm) olduğu gibi benim size de hürmetim var, der İmam-ı Azam.
Seyyid Muhammed Bâkır’a yer gösterir. Her ikisi de yerini aldıktan sonra Ebu Hanife Hazretleri söze başlar:
- Sana soru soracağım. Birincisi şu: Erkek mi daha güçsüz kadın mı?
- Kadın erkekten güçsüzdür.
- Mirasta adamın payı kaç, kadının kaçtır?
- Erkeğin mirastaki payı iki, kadının birdir.
- İşte bu ceddin Peygamberin (asm) sözüdür. Eğer onun dinini değiştirmiş olsam, benim akıl ve kıyas yoluyla, kadın daha zayıf olduğu için ona iki pay, erkeğe bir pay düşer derdim.
Ebu Hanife Hazretleri tekrar sorar İkincisi:
- Namaz mı daha üstün, oruç mu?
- Namaz oruçtan üstündür.
- İşte bu da deden Resulullah’ın (asm) sözüdür. Eğer ceddinin dinini akıl ve kıyasla değiştirmiş olsaydım, âdet halindeki kadının kılamadığı namazları kaza etmesini, orucu kaza etmemesini emrederdim.
Seyyid Muhammed Bâkır Hazretleri yerinden kalkar ve Ebu Hanife’yi kucaklar. Tebrik edip ona ikramda bulunur.