22 Nisan 2014, Salı
Türkiye Barolar Birliği Başkanı Avukat Prof. Dr. Metin Feyzioğlu’dan bir plaket ve beraberinde bir mektup aldık.
Önce mektubu birlikte okuyalım:
“79 Baronun çatı örgütü Türkiye Barolar Birliği ve toplam 82.225 avukatın kayıtlı olduğu barolarımız, yargının üç kurucu unsurundan biri olan ‘bağımsız savunmayı’ temsil eden avukatların en büyük örgütlü gücüdür.
“Uluslararası ve ulusal düzeyde en güvenilir ve saygın kurumlar arasında yer alan Türkiye Barolar Birliği ve barolarımızın en önemli görevlerinden biri, hukukun üstünlüğünü ve insan haklarını savunmak ve korumak, bu kavramlara işlerlik kazandırmaktır.
“Bu görev, Türkiye Barolar Birliği’ne ve barolara her türlü insan hakkı ihlaline hukuk çerçevesinde müdahale etme; dini, dili, mezhebi, ırkı sebebiyle ayrımcılığa uğrayan herkesin yanında olma sorumluluğu yüklemektedir.
“Ülkemizin içinde bulunduğu ve her geçen gün ağırlaşan krizden biricik çıkış yolunun ‘hukuk devletini tüm kurum ve kurallarıyla işler hale getirmek’ olduğunu yurttaşlarımıza anlatmak, çözüm önerilerini ortaya koymak da bu sorumluluğumuzun bir gereğidir.
“Her türlü siyasî parti çekişmesinin üzerinde, hukukun üstünlüğü kavramına işlerlik kazandırma mücadelesi veren Türkiye Barolar Birliği ve baroların dik duruşunun temel dayanağı ise avukatların bağımsızlığıdır.
“Avukatların bağımsızlığını vurgulayan ve bizler için ciltler dolusu kitaba eşdeğer olan Molierac’ın ünlü sözünü 5 Nisan Avukatlar Günü anısına takdim etmekten mutluluk duyuyorum.”
Molierac’ın plakete işlenen sözü de şöyle:
“Görevimizi yaparken kimseye, ne müvekkil, ne hâkime, hele ne de iktidara tâbiyiz. Bizim aşağımızda kişilerin varlığı iddiasında değiliz; fakat hiçbir hiyerarşik üst de tanımıyoruz. En kıdemsizin, en kıdemliden veya isim yapmış olandan farkı yoktur. Avukatlar esir kullanmadılar; fakat efendileri de olmadı.”
Doktorların meşhur Hipokrat yemini gibi, Fransız avukat Molierac’ın bu sözleri de avukatlık mesleğinin temel ilkelerini deklare eden, Feyzioğlu’nun dediği gibi “ciltler dolusu kitaba eşdeğer” ilginç ve manidar bir metin.
Âdil yargılanma ve savunma hakkının işlerlik kazanması noktasında çok kritik bir görev ifa eden avukatların, bunu yaparken hiçbir siyasî, ideolojik ve çıkar odaklı hesaba girmeden, bu sözlerde dile getirilen bağımsız ve şahsiyetli duruşu ortaya koymaları halinde, hukuk devleti çok değerli bir güvenceye kavuşmuş olur.
Sayın Feyzioğlu’na teşekkür ediyor, TBB ve baroların her konudaki yaklaşım ve uygulamalarının bu çerçevede gelişmesini diliyorum.
* Nur hizmetine vakfettiği ömrünü, yatsı namazını kılmak için gittiği camide noktalayıp hüsn-ü hâtime ile terhis belgesini alan Mevlüt Polat’a Allah’tan rahmet, ailesine sabr-ı cemîl niyaz ediyorum.
Okunma Sayısı: 2929
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.