Eğitim sisteminin ve müfredatının laikçilik saplantısı ve dayatmasıyla dinden tamamen tecrit edilmesinin doğurduğu boşluğu doldurmak üzere kurulan imam hatipler, ihtiyacı önemli ölçüde karşıladı ve imanlı nesiller yetiştirilmesine ciddî katkılarda bulundu.
Ama genel eğitim sisteminin dayandırıldığı felsefe, imam hatipleri de olumsuz etkiledi. Dinle bilimi ayıran laik ve pozitivist anlayış bu okulların müfredatında da belirleyici oldu. Fen bilimleri diğer okullardaki gibi laik bir dille okutulurken, imam hatiplerde klasik din ve medrese ilimleri müfredata eklendi.
Bu iki kategoriyi kaynaştıran bir model uygulanmadı. Oysa yapılması gereken buydu.
Çünkü dinin de, bilimin de kaynağı aynı. Kâinat da aynı Yaratıcının kitabı, Kur’an da. Aklı veren de O, vahyi gönderen de. Risale-i Nur bu bütünlüğü ortaya koyup nazara verdiği, Üstad Bediüzzaman’ın tevhid-i tedrisat modeli de bu esasa dayandığı için önemli.
Yoksa Allah’a iman perspektifinden uzak ve laik bir dille yazılan pozitif ilimlerle, tefekkür temelinden mahrum ve ezbere dayalı dinî ilimleri birlikte okutmak, ideal ve örnek insan modelini yetiştirmek için yeterli olamaz.
Bir diğer önemli nokta, modern fenlerin sosyal ilimler kısmına taallûk ediyor. Bilhassa da hukuk, siyaset ve sosyoloji gibi ilimlere.
Bu bağlamda demokrasi, hukuk, adalet, bilumum alt başlıklarıyla insan hak ve hürriyetleri, kuvvetler ayrılığı, hukukun üstünlüğü, yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı, masumiyet karinesi, âdil yargılanma ve savunma hakları, Meclis, istişare, ortak akıl, kamuoyu, düşünce ve ifade hürriyeti gibi kavram ve değerlerin yine inanç referanslarımızda verilen kriterlerle harmanlanarak müfredatların bu temelde şekillendirilmesi de çok önemli.
Keza son dönemin en çok ihmal edilen hususlarından biri olan ahlâk prensipleri de bu bütünlük içinde yerini bulup tamamlanmalı.
Diğer okullarımız gibi imam hatiplerin de hassasiyetle üzerinde durulup bir an önce telâfi edilmesi gereken eksiklerinden biri bu.
İşte Bediüzzaman hem tabiat fenlerinde, hem sosyal bilimlerde bu sentez ve harmanlamayı mükemmel bir şekilde yaparak eserlerinde ortaya koymuş. Yapılması gereken, eğitim müfredat ve programlarının Risale-i Nur’daki bu yaklaşımla tanzim ve tatbiki...