Gazetemizin; fikirlerine ayna tuttuğu ve bütün yönleriyle fikir dünyasına tanıtmaya çalıştığı Üstad Said Nursî, yirminci yüzyılın başlarında şarktaki aşiretlere bizzat giderek onlara münazara metoduyla soru-cevap tarzıyla hürriyet ve demokrasi dersleri verdi.
Münazarat adlı kitabında toplanan bu derslere duyulan ihtiyaç bugün had safhaya ulaşmıştır.
Üstad, bu dersleri verirken yeri geliyor istikbâlin nesillerine ve dolayısıyla bugünkü muhataplarına şöyle hitap ediyor:
“Ne yapayım, acele ettim, kışta geldim; sizler Cennet-âsâ bir baharda geleceksiniz. Şimdi ekilen nur tohumları, zemininizde çiçek açacaktır.”
Gazetemizin kuruluşundan bugüne kadar bu hitaba muhatabiyet noktasında tam hakkını vererek gayret gösteren ve nihayet vefatlarıyla vazifeleri hitama eren nice kahraman simâları en eyi bilen ve tanıyan da yine bu gazetenin sahipleri ve takipçileri olduğu gün gibi ortadadır.
Bu vefakâr, cefakâr ve sadık hizmet kahramanları sadece vefatlarının sene-i devriyelerinde değil, her zaman ve her vesileyle göz kamaştıran ve unutulmayan hizmetleriyle ve sözleriyle bu camia içinde hatırlanırlar, şükran ve hayırlı dileklerle yad edilirler.
Biz bu makalemizde, sadece Nisan ayı içinde ahiret âlemine rücu eden ve camia içinde yakinen bilinen bazı isimlere parantez açarak onların hatırasına birkaç kelam sarfetmiş olacağız.
Hani istikbaldeki talebelerine Üstad, “sizler Cennet-âsâ bir baharda geleceksiniz” demişti ya..
Şimdi biz hâla bu hizmet meydanında nöbetini bekleyenler olarak; baharın başında Üstadlarının vefatının sene-i devriyelerinin hemen peşi sayılan Nisan ayında vefat eden seçkin hizmet kahramanlarına bakarak şöyle diyelim (mi):
Üstad, mâna âleminde bu hizmet kahramanlarının kulaklarına sanki şunu fısıldamış: “Dünyada hizmetiniz bittikten sonra benim yanıma da Cennet-âsa bir baharda geleceksiniz”
Ve işte; Üstad’ın vefatından sonra araya fazla mesafe bırakmadan onunla Cennet-âsa berzah âleminde buluşmak üzere bizlere veda eden hizmet kahramanlarının şu gidiş sırasına bakınız..
Zübeyir Gündüzalp: 2 Nisan 1971
Tahirî Mutlu: 3 Nisan 1977
Mehmet Emin Birinci: 3 Nisan 2007
Mehmet Kutlular: 6 Nisan 2021
*
“Nasıl ki bir tane tohum toprak altına girip ölmesiyle bir sümbül hayatını netice verir; bir taneye bedel yüz tane vazife başına geçer. Öyle de, mevtim, hayatımdan fazla o hizmete vasıta olur ümidini besliyorum.”1
İman ve Kur’ân dâvâsında mühim vazifeler üstlenen her bir sadık Nur Talebesi vazifeden terhis oldukları vakit Üstadlarına iktidaen, aynı iman ve tevekkülle veda ederler, etmişlerdir. Her bir sadık Nur Talebesi için de aynı mânanın tahakkuk ettiğine, yani yerlerine yenilerinin zuhur ettiğine Nurculuk tarihi ve Yeni Asya serencamı şahittir.
Dördü de Nisan ayında ve dördü de cihad-ı manevîlerinin zirve noktasında ve inşaallah hüsn-ü hatime ile dünyaya veda eden şu Nur ve iman kahramanlarını biz de bir defa daha yad etme adına kendi gazetelerinin sayfasına şu yazdıklarımızı dua niyetiyle dergâh-ı İlahîyeye arz ediyoruz.
*
Savaş, katliam ve zulümlerin artık son bulmasını, dünyayı kasıp kavuran fitne ateşinin sönmesini; hak ve adaletin yerini bulmasını, zalimlerin mağlup, mazlumların galip gelmesini Cenab-ı Hak'tan niyaz ederek Ramazan Bayramınızı tebrik ederiz.
MY
Dipnot:
1-Emirdağ Lâhikası, s. 174.