Risale-i Nur hizmeti içinde önemle üzerinde durulması gereken konulardan birisi de, kardeşler arasında ”müfritane irtibat” meselesidir.
Günümüze kadar olan uygulanmasını, Hazret-i Üstad erlerine yansıtmıştır. Biz konuda Üstad ve tale belerindeki duyarlılığı, muhtelif ziyaretlerde araştırdık.
Meselâ; Nur yolu araştırmalarımızı Isparta ve çevresinde sürdürürken, yolumuz Isparta’ya bağlı İslamköy’e düşmüştü.
Hazret-i Üstad’la görüşen ve Isparta çevresinin Nur hizmetini çok iyi bilen son şahitlerden Abdulkadir Zeybek’in dinlediğimiz hatıralarının yanı sıra, İslamköy’de hayatta olan, Hafız Ali’nin hafız olarak yetiştirdiği, Üstad’ı sağlığında görme mazhariyetine eren Hasan Ergünar Amcayı da ziyaret etmiştik.
Maksadımız, Nur’a hizmet etme bahtiyarlığına eren nur şahsiyetlerden, müfritane irtibat hususundaki izlerini araştırmaktı.
Bediüzzaman’ın talebelerinden Molla Hamid, Bitlisli Hacı Reşid Övet, Muradiyeli Kâmil Acar ve Tenekeci Coşkun Yarımbatman ile Erek ziyareti.
Üstad’ın, “müfritane irtibat” ifadesi aynen şöyledir: “Hem madem bu zamanda her şeyin fevkinde hizmet-i imaniye en ehemmiyetli bir vazifedir. Hem kemiyet ise, keyfiyete nispeten ehemmiyeti azdır. Hem muvakkat ve mütehavvil siyaset âlemleri e- bedî, daimî, sabit hidemat-ı imaniyeye nispeten ehemmiyetsizdir, mik- yas olamaz, medar da olamaz. Risale-i Nur’un talimatı dairesinde ve bizlere bahşettiği hizmet noktasında feyizli makamlara kanaat etmeliyiz. Haddinden fazla fevkalâde hüsnüzan ve müfritane âlî makam vermek yerine, fevkalâde sadâkat ve sebat ve müfritane irtibat ve ihlâs lâzımdır. Onda terakki etmeliyiz.” (Kastamonu Lâhikası, s. 111)
Geçmişten günümüze Nur Talebeleri arasında müfritane irtibata çok ehemmiyet vermiş ve bunu kendi hayatında da bir metod olarak uygulamıştır. 1970’lerde bu mesele çok revaçta idi. Zaman içinde bu husus ihmal edildi.
1970’lı yıllarda, “hizmet ekipleri” oluşturarak nerede hizmet varsa oralara koşuştururduk. Allah rahmet eylesin, Van’da Terzi Şaban Abi vardı. O yıllarda, lüks bir araç olan Murat 124 marka bir araba almıştı. O arabayla gitmediğimiz köy, ziyaret etmediğimiz mekân kalmamıştı.
Türkiye’nin değişik yerlerinden gelen Nur Talebeleri ile Nurs Köyü ziyareti.
Üstad’a ait mekânları ziyaret edip risale okumak sık yaptığımız hizmetlerin başında gelirdi.
Günümüzde ise, bu nuranî faaliyetler, seminerler, konferanslar, anma merasimleri, Bediüzzaman mevlitleri şeklinde devam ediyor elhamdülillah. Bizler, müfritane irtibat yoluyla yolculuğumuza devamla mükellefiz.