Kayseri’deki güzel hizmet faaliyetleri, sohbet, ders ve intibalarının aşk ve şevkiyle bir Cumartesi sabahı Kayseri’ye veda edip Malatya’daki dostlarla buluşmak üzere yola revan olduk. Uzun bir mesafe var önümüzde. Fakat Allah’ın, haşmet, Rahmet, Muhyi, Mümit gibi isimlerinin tecellilerini tefekkür ederek ve dağlar arasındaki yol kenarlarında, kışın meyvesi karları seyrederek sıkılmadan yolculuğumuz devam ediyor.

Öğle namazına Malatya dershanesine ulaştık. Malatya’ya ilk ziyaretim 1974 yılında o zaman şahsî bir hizmet gezim için, yirmi güne yakın bir seyahatin ilk noktalarından birisi olarak hatıralarımda yer etmişti. Daha sonraki yıllarda birkaç ziyaretimiz olmuştu. Bu ziyaretlerimizde de Malatya Yeni Asya Nur hizmetkârlarının güzel, istikrarlı, istikametli, okumaya, tefekküre, neşriyata önem veren ve “Şahs-ı maneviye” bağlı olan meşveretlere sadâkatle bağlı olduklarını yakınen müşahede etmiştim, biliyordum.

Yurt dışında da özellikle Almanya’da bulunan Malatyalı Yeni Asya Nur Cemaati’nin bu ilimizle irtibat, yardım ve duâlarıyla da burada çok yönlü, şehrin merkezinde güzel bir dershaneleri var. Her an bütün cemaati harekete geçiren ve aksamadan devam eden hizmetleri devam ediyor. Pandemi şartlarında da fıtratın gereği, resmî sorumluların kanun çerçevesindeki bilgilerini de dikkate alarak hiç aksatmadan devam ettirdiklerini GAP Bölge Sekreteri muhterem Mahmut Gültekin Ağabey ve istikametli, tecrübeli yazarlarımızdan eğitimci Hüseyin Gültekin Ağabeyle devamlı irtibatlarımızdan haberdardım.

Yeni Asya Nur Cemaati’nin oturmuş ve istikrarlı bir güzel hizmetlerinin hep şahidi ve takipçisi olmuşuzdur. Gündüz sohbet ve ufak bir şehir turandan sonra akşam kalabalık ve genç ağırlıklı cemaatimizle birlikte o güzel dershanemizdeyiz.

Yol arkadaşımız ev yönetim kurulu üyemiz, yazarımız, Ali Demir Beyin, Risale-i Nur’dan Lem’alar Kitabından okuduğu Yirmi Beşinci Lem’a, Hastalar Risalesi’ndeki bahisleri huşu ile dinledik. Bu asrın maddî ve manevî hastalıkları ve Risale-i Nur’dan şifa ve çözümlerini birlikte tefekkür ettik. İkinci derste de, İkinci Dünya Savaşı yıllarının o ağır şartları ve yeni rejimin İslâma aykırı getirdiği inkılâpların zorlamasıyla getirilen baskı ve istibdada karşı hakikati en yüksek sadâsı ve kalemiyle haykıran Üstadımız Bediüzzaman Said Nursî’nin Kastamonu Lâhikası’ndan en zor şartlarda, oluşan problemlere nasıl çözüm ürettiğini okuyup dinledik. Dünyayı sarsan bir harbin, dehşeti, inanç, kültür, tarihe karşı yapılan bunca tahribata karşı, dinden ve inançtan asla taviz vermeme, asayişi sıkıntıya sokmadan verilen ‘fetva’larla bu dâvâyı hem bu ülkede, hem İslâm Coğrafyasında hem de dünya kamuoyunda devam ettirme nimet ve şükrünü devam ettirmiş ve ettiren böyle güzide bir cemaat ve dâvâyla iftihar etmemek ve Allah’a şükretmemek mümkün değil.

İslâmla müşerref olmak, ahir zamanın dehşetine karşı “Şahs-ı Manevî Havuzunda” nesebi kardeşlikten daha ileri bir uhuvvet ve kardeşlikle hemhal olmak ne büyük bir saadet ve nurlu yoldur. Allah’a sonsuz şükürler olsun! Her hal ve şartta, bütün inanç ve fikirlere saygılı, topluma müsbet ev pozitif enerji veren bir dâvâ, hayatın, iman, İslâmiyet, adalet, hukuk, kardeşlik ve insaniyeti kübra olan İslâmiyetle devam edeceğine odaklanmış, istikametli bir cemaati bulunduğu her yerde devam ettirme gayretinde olan Yeni Asya’nın fedakâr takipçileri! Malatya Yeni Asya Nur hizmetleri aşk ve şevkle devam ediyor. Tebrikler!

ADIYAMAN HİZMETLERİ

Pazar sabahı namazla birlikte, Adıyaman’a ulaşmak üzere Malatya’ya veda ediyoruz. Karlı dağların temiz ve hoş manzaralarını seyredip tefekkür ediyoruz. Hisleri coşturan manzaraları yakalayınca da inip bu güzel manzaraları fotoğraflayıp kayda geçiyoruz.

Şark geleneğinin samimî havası telefonlarımızda yankılanıyor. Adıyamanlı dostlar, sabahın erken saatlerinde sık sık telefon ederek dershanede bizleri beklediklerini söylüyorlar. Bu sıcak, samimî, kudsi dâvânın mayası olan hasbî hal bizi ayakta tutan önemli bir maya ve sırdır.

Teknoloji Allah’ın büyük bir nimeti! “Konumla” ulaştığımız dershanemizde samimiyet, hasret, muhabbet, aşk, gayret ve sadâkat güllerinin kokusu var!

Manevî sofra hazzı, hasret kokan sohbet kahvaltı ve ikramdan daha önemli. Bir yandan internet üzerinden yapacağımız iki önemli meşveret hazırlıklarını yaparken, bir yandan da Adıyaman’ın hizmet hatıra ve faaliyetlerini dinlemeye devam ediyoruz.

Biz daha önceki programlanmış plan gereği iki önemli toplantıyı internet üzerinden yaparken dâvâ arkadaşlarımız da kendi hizmetlerini görmeye devam ettiler. 

Mekânlarımız, dünyevî çalışma alanı ve mesleklerimiz, yaşlarımız, mizaç ve yetişme tarzımız ayrı olsa da, Tevhid inancıyla başlayan, İslâmiyet güneşi ile devam eden, gerçek milliyet sırrıyla bütünleşen ve ahir zamanın fitne ve münafıklığına karşı Rabbimizin takdir ve kaderiyle, “omuzlarımıza ihsan-ı İlâhî tarafından konulmuş olan” bu kudsi Nur Dâvâsının ayrı bir sırrıyla gönülden gönüle giden ince ve ruhu tatmin eden hazzıyla dünyanın en bahtiyar ve mutlu insanlarının arasında olmak ne kadar güzel bir duygu. Rabbimize sonsuz şükürler olsun. Âlemlerin Efendisine (asm) salâvatlar olsun. Evlâdı resulden olan Üstadımız Bediüzzaman Said Nursî’ye sonsuz rahmet ve duâlar olsun!

Dış âlemin mezbeliklerine kulak asmadan, dahildeki hoş olmayan çalkantılara takılmadan, aciz, fakiriz, taraftarımız yok demeden, “Biz vazifemizi yaparız, vazife-i İlâhiye karışmayız!” anlayışıyla hizmetlerine sarsılmadan devam eden Adıyamanlı Yeni Asya Nur kahramanlarını alkışlıyoruz. Dershanelerinde bu şartlarda belli sayıda gençlere Risale-i Nurlar’ı tanıtmaya, bu millet ve ülkeye faydalı birer fert olmaları için gece gündüz onların etrafında kol kanat gerip yetiştirmeye çalışmaları ayrı bir özellik ve takdire şayan bir hizmet! Allah ebeden razı olsun. Hizmetlerini daim etsin.

Bu duygular, hizmet haberleri, aşk ve şevkle Adıyaman’da dolu dolu bir gün yaşadık. Keşke daha fazla zamanımız olsaydı. Akşam namazına yetişmek üzere Adıyamanlı dostlara veda edip Urfa’ya ulaşmak üzere yola revan olduk. 

 (DEVAM EDECEK)