"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Meşveretin gereği ve ona uymanın önemi

Nejat EREN
10 Nisan 2015, Cuma
Meşveret, şahs-ı manevinin hukukunun, istikamet ve selâmetinin korunmasıdır. Her sıkıntımızın çaresi olan İlâhî bir ahkâmdır. “Müslümanların hayat-ı içtimaiye-i İslâmiyedeki saadetlerinin anahtarıdır.”

Meşveret, şeriatın sosyal hayata taalluk eden önemli esaslarından biridir. Ferdiyetçilik yerine, sistem ve prensiplerin hükmettiği, ümmete ait temel bir sigortadır.

Dünyevîlik, hissîlik ve arzîliğin yerine, “semavîliği” öne çıkaran sağlam bir ahkâmdır. Hayat yolunun çekilmezlerini sühûlet ve kolaylığa götüren düz yoldur.

5N1K formülü olan “Ne? Nerede? Ne zaman? Nasıl? Neden? Kim?” sorularına en mukni, en sağlam, en kısa, en özlü ve geçerli bir cevaptır.

Problemlerden çıkışın, ithamdan kaçışın, sorgulanmaya hazır oluşun, suçlanmalardan uzak oluşun, tesirlerden kurtuluşun, tarafgirlikten sıyrılışın, hatadan dönüşün, yanlış ve yakışıksız tarza gitmelerin karşısında duruşun yoludur.

Saydamlık, berraklık, demokratlığın ana üssüdür. İçtimaî ve siyasî olaylarda kafa karışıklığı ve yanlışlara âlet olmamanın teminatıdır. 

Usûle uygun, münasip, ihtisas sahibi kişilerle, kulissiz, şer’î, demokratik ve hukuk düsturları içerisinde yapılan ve yapılması lâzım gelen kudsî, manevî, halis bir ibadettir.

“Şahs-ı manevinin” hukukunun, istikamet ve selâmetinin korunmasıdır. Bizim her sıkıntımızın ve derdimizin çaresi olan İlâhî bir ahkâmdır. “Müslümanların hayat-ı içtimaîye-i İslâmiyedeki saadetlerinin anahtarıdır.”

Bütün insanlığın fikirlerini birleştiren, “asırlar ve zamanları tarih vasıtasıyla birbiriyle buluşturan”, bütün insanlığın gelişmesinin ve fenlerinin esasıdır. “Asya kıt’asının geleceğinin kâşifi ve anahtarıdır.”

“İki milyara yakın İslâm âleminin ayaklarına konulmuş çeşitli istibdatların kayıtlarını, zincirlerini açacak, dağıtacak bir çaredir.”

“İslâm ahlâkı ile süslenip Batı medeniyetindeki günahları atmanın bir yoludur.” 

“Baskıya, zorbalığa, başkasını zillete düşürmemeye, zâlimlere tezellül etmemeye giden caddedir.”

Allah’a hakikî abd olmanın, başkalara abd olmamanın yolu ve çaresidir. “Cenâb-ı Hakkın Rahman, Rahîm tecellîsiyle bir ihsanıdır ve imanın bir hassasıdır.” 

“Sıdkı canlandıran, yeis öldüren, muhabbeti devam ettiren bir kuvvettir.”

“İnsanlığın, özellikle Asya’nın ve İslâmiyetin hayatı ve terakkisinin sebebi ve neticesidir. Bir adamlık kuvvetin bin adama çıkmasıdır.”

“Dinsizlikle canavarlaşmış, tahribatçı, muzır insanların çoğalmasına mani olan sebeptir.”

“Hadsiz düşmanlara, nihayetsiz ihtiyaçlara karşı, imandan gelen nokta-i istinaddır.”

Şahsî ve sosyal hayatın dayandığı iman hakikatlerinden gelen tam bir hakikî çözümdür.

Şahsî ve sübjektif değerlendirmeler yerine sistem ve prensip bazlı, ortak aklın birlikteliğidir. 

Nezaket ve sabırlı duruş ve ifadenin ortamıdır. Kaybetmenin değil kazanmanın yeri ve sahasıdır.

Bir çok derdin, şüphenin, tereddüdün, yanlışın cevap bulduğu meclistir. 

Şahs-ı manevinin hâkimiyetinin kabulüdür.

Aramızdaki samimiyetin devamı ve kötülüklerden kurtarma muhafızıdır. İçimizdekileri serbest ve hür bir şekilde ifade ve beyan platformudur. Müdakkik naşirlerin, Nur kahramanlarının yolu, pusulası ve tarzıdır.

Kudsî dâvânın her meselesindeki emrin, Risale-i Nur’un şahs-ı manevisiyle temsil edilmesinin fetvası ve reyle izharıdır. Yanlış ve noksanları nezaketle ikaz ve hatırlatma şurası, meclisidir. Teenninin, ihtiyatın çalışma platformudur. 

Duâ: Allah’ım! Kararlarımızda isâbet, fikirlerimizde istikrar, inancımızda istikamet, hizmetimizde ihlâs, ehl-i îman arasında uhuvvet ihsan eyle! Doğru kararlar almakta ve aldığımız doğru kararlara uymakta bizden inayetini esirgeme! Bizi şerre değil, hayra yönlendir! Bizi batıla değil, hakka yönlendir! Bizi dalâlete değil, doğruya yönlendir! İnsanları îmân, İslâm, hayır, hak ve doğruluk sathında kardeş kıl! Kardeş kıldığın kullarının kalplerini, nazarlarını ve gayelerini Sana hizmette birleştir! Âmin. 

Kaynaklar:

1- Hutbe-i Şamiye, s. 65.
2- Kastamonu Lâhikası, s. 95, 84. Mektub.
3- Emirdağ Lâhikası, eski, s. 96, Mek. No: 67, yeni: s. 199.
4- Emirdağ Lâhikası, eski, s. 195, Mek. No: 167, yeni: s. 383.
5- 29. Mektub, 3. Risale, 3. Kısım.

Okunma Sayısı: 1360
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Rüstem Garzanlı

    10.4.2015 15:40:24

    Nejat ağabey; Meşveretin faydalarını güzel sıralamakla birlikte bu mubarek cuma gününde uhuvvet, doğru istikamet ve kardeşlik için yaptığınız cem'i duanıza, ben de gönülden Âmin! Diyorum. Allah razı olsun.

  • Mustafa Işıldak

    10.4.2015 14:28:40

    Allah razı olsun Nejat Abi. Çok istifade ettim bu yazıdan.

  • RAMAZAN ADIBELLİ

    10.4.2015 12:09:36

    çok güzel tespitler Allah razı olsun

  • Bahtiyar ISPARTALI

    10.4.2015 09:02:46

    Duanıza elfu elfu amin diyorum.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı