"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Hürriyeti takdir etmeyenler kimlerdir?

Risale-i Nur'dan
02 Şubat 2024, Cuma
Suâl: “Efkârı teşviş eden, hürriyet ve Meşrutiyeti takdir etmeyen kimlerdir?”

Cevap: Cehalet ağanın, inat efendinin, garaz beyin, intikam paşanın, taklit hazretlerinin, mösyö gevezeliğin taht-ı riyasetlerinde, insan milletinden menba-ı saadetimiz olan meşvereti inciten bir cemiyettir. HÂŞİYE Benîbeşerde ona intisap eden, bir dirhem zararını bin lira milletin menfaatine feda etmeyen, hem de menfaatini ızrar-ı nâsta gören, hem de muvazenesiz, muhakemesiz mana veren, hem de meyl-i intikam ve garaz-ı şahsîsini feda etmediği halde mağrurâne millete ruhunu feda etmek davasında bulunan, hem de beylik veya tavaif-i mülûk mukaddemesi olan muhtariyet veya istibdad-ı mutlak manasında bir Cumhuriyet gibi gayr-i makul fikirlerde bulunan, hem de zulüm görmüş, kin bağlamış, hürriyet ve Meşrutiyetin birinci ihsanı olan af ve istirahat-ı umumiyeyi fikr-i intikamına yediremediğinden herkesin âsâbına dokundurmakla tâ heyecana gelip terbiye görmekle teşeffî isteyenlerdir.

Suâl: “Neden bunların umumuna fena diyorsun? Halbuki hayırhahımız gibi görünüyorlar.”

Cevap: Hiçbir müfsid “Ben müfsidim” demez; daima suret-i haktan görünür yahut bâtılı hak görür. Evet, kimse demez “Ayranım ekşidir.” Fakat siz mihenge vurmadan almayınız. Zira çok silik söz, ticarette geziyor. Hatta benim sözümü de, ben söylediğim için hüsn-ü zan edip tamamını kabul etmeyiniz; belki ben de müfsidim veya bilmediğim halde ifsad ediyorum. Öyle ise her söylenen sözün kalbe girmesine yol vermeyiniz. İşte size söylediğim sözler hayalin elinde kalsın; mihenge vurunuz. Eğer altın çıktı ise kalpte saklayınız, bakır çıktı ise çok gıybeti üstüne ve bedduayı arkasına takınız, bana reddediniz, gönderiniz.

HÂŞİYE: Burada mason ve dönmelerin cemiyetinden haber vermek içinde, bir çeyrek asır istibdad-ı mutlakla hükmeden bir hâkimiyeti gaybî ihbar eder.

Eski Said Dönemi Eserleri, Münazarat, s. 173

LÛ­GAT­ÇE:

ızrar-ı nâs: insanlara zarar verme.

istibdad-ı mutlak: hiçbir hak ve hürriyeti tanımayan tam baskı, tam diktatörlük.

menba-ı saadet: mutluluk kaynağı.

mösyö: Fransızca “bay, bey” demektir.

muhtariyet: özerklik.

taht-ı riyasetlerinde: başkanlıkları altında.

tavaif-i mülûk: bağımsız ya da yarı bağımsız beylikler, devletçikler; Abbasi Devletinin parçalanması ile ortaya çıkan küçük devletler.

teşeffî: rahatlama; intikam alma, yüreği soğuma.

teşviş etmek: karıştırmak, karmakarışık etmek.

Okunma Sayısı: 1424
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Cenk çalık

    4.2.2024 14:47:09

    "Hiçbir müfsid “Ben müfsidim” demez; daima suret-i haktan görünür yahut bâtılı hak görür. Evet, kimse demez “Ayranım ekşidir.” Fakat siz mihenge vurmadan almayınız. Zira çok silik söz, ticarette geziyor. Hatta benim sözümü de, ben söylediğim için hüsn-ü zan edip tamamını kabul etmeyiniz; belki ben de müfsidim veya bilmediğim halde ifsad ediyorum. Öyle ise her söylenen sözün kalbe girmesine yol vermeyiniz. İşte size söylediğim sözler hayalin elinde kalsın; mihenge vurunuz. Eğer altın çıktı ise kalpte saklayınız, bakır çıktı ise çok gıybeti üstüne ve bedduayı arkasına takınız, bana reddediniz, gönderiniz." Hangi alim benim söylediklerimi de mihenge vurunuz diyor. Bu beyan üzerine kitaplar yazılarak toplum aydınlatılmalıdır...

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı