"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Bediüzzaman meselesi

Şemseddin ÇAKIR
02 Ağustos 2019, Cuma
Bu seriye başladıktan sonra, bazı müsbet tepkiler aldım, genellikle bizden Bediüzzaman’ın anlamını ve böyle bir ünvanın Üstad için kullanılma sebebini sordular, ben de bu yazımda buna cevap vermeye çalışacağım.

Malûm; Bediüzzaman’ın anlamı bütün müsbet, kapsamlı, mânidar, tabiri caizse tahrik edici bir ünvan ve Üstad’ın mesleğine uygun müsbet manaları ihtiva eder.

Meselâ: Zamanın eşsiz güzeli, dehası, harikası, emsalsiz ve hayret verici bir yaratılış gibi mânalara gelir. Haliyle bu mânalar zamanın mürşidi, muslihi, müçtehidi, müceddidi, kutbu, gavsı ve mehdisi gibi manevî makamları da gerektirir. 

Hatta bunların bir de  “en”leri de, vardır. Ona da, Samsun’dan Necmi Torun Bey dikkatimi çekti. Baktım doğru, çünkü her fesad-ı ümmet zamanında bu gibi zatlar gönderilecek, ancak “en” büyük fesad zamanında da, dağına göre kış kabilinden, bu ünvanların da “en” büyüğü gönderilecek. Yani “en” büyük fesad-ı ümmet oldu ise o takdirde de, “en” büyük muslih, en büyük mürşid, en büyük müctehid, müceddit gavs kutup ve en büyük mehdinin de, o zamanda gönderilmiş olması lâzımdır. 

Bir itiraz ve soru. 

Böyle bir ünvanı Bediüzzaman’a kullanmak caiz midir? 

Bir kelimenin birçok anlama gelmesi, sadece bir anlamının kullanılmasına mâni değildir. Zira; kelimelerin anlamları, kullanıldıkları yere göre değiştiği için, “Yaratıcı” anlamına gelen ve hatta İsm-i Âzam anlamına gelen “Rahman” ve “Rahim” kelimeleri bile isim olarak kullanılmaktadır. 

Meselâ: Abdurrahman ve Abdurrahim isimleri gibi... Hatta Araplarda aile reisi anlamında “Rabbül-Beyt” tabiri kullanılır. 

Bediüzzaman ismi de: “Kimseye benzemeyen,” mânası ile sınırlanmıştır.

“Bedi” kelimesi Kur’ân-ı Kerîm’de iki yerde geçer.

1- Bakara 117,  2- Enam 101. Ayrıca Efendimiz (asm) bu isimlerle Rabbine duâlar etmiştir. Kaldı ki bu isim Bediüzzaman’dan önce de, bazı muteber şahıslar için (Bediüzzaman-ı Hemedâni gibi) kullanılmış olup, hiçbir problem olmamış. Demek o devirlerde böyle itirazlar olmamış.  Bugün Bediüzzaman ismine itiraz edenlerin de  itirazları  takvalarından olsa, saygı duyup tebrik ederim. Ancak işin içine kasıt ve siyaset karışıyor, art  niyetler araya giriyor. 

Bunların hepsi tamam da, bir de madalyonun öbür yüzü var. 

O da şudur: Peki, bu ünvan için  acaba Bediüzzaman ne diyor? Bunun cevabını da Risale-i Nur’dan alalım.

Sual: Sen imzanı bazen “Bediüzzaman” yazıyorsun. Lâkap medhi imâ eder.

Cevap: Medih için değildir. Kusurlarımı, sened-i özrümü, mazeretimi bu unvan ile ibraz ediyorum. Zira bedi, garip demektir. Benim ahlâkım, sûretim gibi ve üslûb-u beyanım, elbisem gibi gariptir, muhaliftir. Görenekle revaçta olan muhakemat ve esalibi, benim üslûp ve muhakematımla mikyas ve mihenk itibar yapmamayı bu unvanın lisân-ı hâliyle rica ediyorum. Hem de muradım, “bedi,” acip demektir. (Ömrümün hakkı için, her bir acayip şey beni kastediyor, beni buluyor. Acayibin kendi gözünde bile ben acayip bir şey gibiyim.)

Başka bir yerde de, şöyle diyor: “Hem şimdi anlıyorum ki, eskiden beri benim liyakatim olmadığı halde bana verilen “Bediüzzaman” lâkabı, benim değildi, belki Risale-i Nur’un mânevî bir ismi idi. Zahir tercümanına ariyeten ve emaneten takılmış. Şimdi o emanet isim, hakikî sahibine iade edilmiş”. (Mektubat İşarât-i Gaybiye, Yedinci Remiz 449)

Tarihçe-i Hayatta; “İstibdadın Garibüzzamanı, Meşrûtiyetin Bediüzzaman’ı, şimdikinin de, Bidatüzzamanı” diye imzaları vardır. Demek mukteza-i hale göre isimlendirilmiş. Hatta bir ismi de, “Fâtın-ül asır”dır.

Zaten bu konuda daha önce de dikkat çektiğim gibi “icmâ-i ümmet” vardır. Biz sadece dikkat çekmiş ve duyurmuş oluyoruz.

Mesele sarahat derecesinde tavazzuh etmiştir umarım. 

Okunma Sayısı: 3184
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Ali

    2.8.2019 12:14:22

    Mehdilik ve mehdiyet bir tüzel kişilik gibi.Tabii ki temsilcisi de var.Kıyamete kadar temsilciliği de bitmez. "Büyük Mehdi'nin...siyaset..saltanat..cihat alemindendeki çok dairelerde icraatları olduğu gib.."İnsan soruyor; siyaset saltanat ve cihat dairelerindeki icraatlar neler?Yine;" Hz İsa as gelir, hz Mehdi'ye namazda iktida eder."Bunun gerçekliği nedir şu an?"üç.meseleyi üç meseleyi birden umum ruyi zeminde değiştirmek..adetullaha muvafık gelmediğinden..; üstada büyük mehdi demek doğru değil ve bir çok sıkıntıya sebeb olmaz mı?

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı