Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 12 Aralık 2006

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Faruk ÇAKIR

Milletle alay etmeyin!



Dünyanın ömrünün çoğunun gidip, çok azının kaldığını ve ‘ahir zaman’ı yaşadığımızın farkındayız. Ancak, buna rağmen bazı hadiseleri kavramakta güçlük çekiyoruz.

Meselâ, Türkiye Esnaf ve Sanatkârlar Konfederasyonu Genel Başkanının çeşitli ‘ek ödenek’lerle 25 bin YTL (eski hesap, yazıyla: Yirmi beşmilyar TL) maaş aldığı ortaya çıkmış. (Zaman, 9 Aralık 2006)

Aradan bir gün geçiyor ve benzer şekilde ‘kıyak maaş’ alan başka yöneticilerin varlığından da haberdar oluyoruz. Buna göre, Merkez Bankası eski Başkanları 30 bin YTL (otuz milyar TL) ‘emekli maaşı’ alıyormuş. Liste uzayıp gidiyor ve ‘emekli’ odacının da 900 YTL (dokuz yüz milyon TL) maaş aldığı ifade ediliyor.

Böyle adaletsizliklerin yaşandığı bir yerde, kime ne diyeceksiniz? Tabiî ki bu konu bu günün meselesi değildir. Geçmişe dayanan hataların birikimiyle işler bu noktaya gelmiş. Burada ‘yüksek maaş alan’ın da suçu var elbette, ama bu maaşları ‘veren’ ya da verilmesine göz yuman ‘idareciler’in hiç mi kabahati yok? Ya da, asıl kabahat onlarda mı?

İlgili haberde şu bilgiler dikkat çekiyor: “Başbakanlık Teftiş Kurulu, Merkez Bankası Vakfı’nın 1995’te bankadan aktarılan 4.7 milyar YTL’lik kaynağı krizde kazanca dönüştürüp üyelere yüksek maaş ödediğini saptadı.

“(...) Kamuda sosyal adaleti sarstığı belirtilen bu vakıftan eski Başkan ve Yönetim Kurulu üyelerine 30 bin YTL emekli maaşı ödendiği, odacının bile 900 YTL ikinci emekli maaşı aldığı ortaya çıktı. Vakfa aktarılan kamu kaynağının Banka İdare Meclisi üyelerinden tahsili ise zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle mümkün olmadı. (...) Başbakan Tayyip Erdoğan’ın 29 Aralık 2005 tarihli ‘olur’ yazısıyla başlatılan inceleme sonucunda ulaşılan tesbitler şöyle:

“*(...) Bu vakıflar, kaynak sorununu aşabilmek amacıyla ihale mevzuatındaki katı hükümlerin dışına çıkarak daha kolay harcama yapabilmek için kuruldu. *Kaynak israfına yol açan bu vakıflar zamanla üyelerine yüksek miktarda emeklilik ve ikramiye öder duruma geldi, amaç dışı kullanımlar ve suistimaller ortaya çıktı. *İhtiyaç sahiplerine yardım amacıyla kurulan bu vakıf ve derneklerden bazıları zamanla vakıf anlayışının değişmesi ve yozlaşması sonucu yasal dayanağı olmadan zorunlu bağış toplayan örgütlere dönüştü. Devletin bina, araç ve gereçleri ücretsiz, sembolik ücretler ödenerek kullanıldı. Ticarî faaliyetleri büyüdü.” (Sabah, 10 Aralık 2006)

Demokrasi ile idare edilen, ‘hesap sorma’ sisteminin işlediği hür ve açık bir rejimde böyle şeyler olabilir mi? Diyelim ki oldu, buna sebep olanlara hesap sorulmaz mı? Bırakalım ‘asgarî ücret’le çalışan milyonları, ‘yüksek maaş’ aldığı kabul edilenlerle bile alay eden bu uygulamalara nasıl imkân tanınır? Kendilerine bu imkânlar sunulan kişiler, gönül huzuruyla bunu nasıl kabullenirler?

Sadece iki kurumdan verilen örnekler. Kimse benzer yanlışların olmadığını ve halen de devam etmediğini düşünmesin. Muhtemeldir ki, onlarca kurum ve kuruluşta bu ve benzeri yanlışlara imza atılmıştır ve atılmaya da devam ediyordur. Vatandaşın bunları bilmesi elbette mümkün değildir. Sorumluluk, milletten yetki alan siyasî iradededir. Böyle yanlışlara imkân tanınmamalı ve hukuk içerisinde gerekli hesaplar sorulmalıdır.

Bu yapılamadığı sürece bir-iki kişi ya da kurum ‘günah keçisi’ muamelesi görür ve sistem içten içe çürümeye devam eder. Bu uygulamalarla milletle de açıkça alay edilmiş oluyor.

Lütfen, bari bu milletle alay etmeyin!

12.12.2006

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (11.12.2006) - Seyyar mescide dur!

  (10.12.2006) - Kalıcı gündem

  (09.12.2006) - Dine dönüş yolu

  (08.12.2006) - Maneviyatsız hiçbir şey olmaz

  (07.12.2006) - Zor zamanda şeyhe sığınmak

  (06.12.2006) - Dünyayı kandıranlar kim?

  (04.12.2006) - Buna ‘inanca saygı’ denir

  (03.12.2006) - Sahip olduğumuz değerleri tanıyalım

  (02.12.2006) - Hem ahlâklı, hem sağlıklı

  (01.12.2006) - Ağaçları keselim, siteleri dikelim!

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Metin KARABAŞOĞLU

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Raşit YÜCEL

  S. Bahaddin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  Ümit ŞİMŞEK

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  Şaban DÖĞEN


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004