Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 06 Haziran 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Mustafa ÖZCAN

‘Tabii müttefik’



Geçenlerde Ruşen Çakır dikkat çekici bir makale yazdı. Aynıyla hakikat: “Ilımlı İslâm 2.0” başlıklı yazısı, ‘Ilımlı İslâm’ ile ABD arasındaki ilişkilerin son seyrini anlamak isteyenler için kafa kılavuzudur. Veya bugünkü deyimle yol haritası. 7/5/2007 tarihli yazısında konumuzla ilgili olarak şöyle bir analizde bulunuyor: “Bugünlerde Amerikan yönetiminde ağır basan yaklaşımı şöyle özetleyebiliriz: “İslâm dünyası sadece İslâmcılardan ibaret değil. Şeriat düzeni istemeyen, çağdaş dünyaya entegre olmak isteyen milyonlarca ‘ılımlı’ Müslüman var. Onların önünü açmalıyız.” Yani eski projenin tam zıddı yeni bir sürümle, “Ilımlı İslâm 2.0” ile karşı karşıyayız.

Bush yönetimi 1 Mart 2003 gününden itibaren AKP’ye tam olarak güvenmiyor, onu dengelemek için TSK ile ilişkilerini hep sıcak tutuyor. En büyük dilekleriyse AKP’ye merkezde siyasî ve sivil bir alternatifin çıkması. Bu sebeple, her ne kadar onlar ABD aleyhtarı sloganlar atsa da, Washington’un Türkiye’nin meydanlarındaki laiklik gösterilerinden memnun olduğu, katılanları “ılımlı Müslüman” olarak görüp alkışladığı kesindir...”

Esasında, Türkiye’de bazı askerî erkân veya laik kesimlerin bazı sözcüleriyle ABD arasında bir ılımlı İslâm kavgası veya krizi vardı. Bugün bunun içinin boş olduğunu görüyoruz. Kelimenin tam anlamıyla özde değil sözde bir tartışmadır bu. Lafzî bir tartışma.

Türkiye’deki laik kesimler ABD’nin Ortadoğu’ya yönelik olarak bazı projelerini yürütmek için Türkiye’ye ‘ılımlı İslâm’ dayatmasında bulunduğunu düşünüyorlardı. Galiba unutmuş olacaklar. Hatırlatmakta fayda var. Irak işgalinden dolayı Amerikalılarla stratejik anlamda çatışmamız olsa bile ideolojik anlamda beraberliğimiz vardı. Hatta İlhan Selçuk ağabeyimiz gibi o cenahın yazarları bu paralelliğin kıymetlendirilmesini de istemişlerdi. Wolfowitz, Perle, David Frum gibilerin tamamının İslâm dünyası ile alâkalı olarak öngördükleri proje kemalist proje idi. İşgal sonrasında gazeteleri ve neoconların konuşmalarını tarayanlar bunu açıkça göreceklerdir. Neoconlar kadro olarak başarısız olunca bunun da kabil-i tatbik olmadığı görüldü.

***

Esasen neoconlar ile ulusalcılar tabii müttefik. Bu anlamda Daniel Pipes’ın ‘ılımlı İslâmı ‘ ile Ahmet Necdet Sezer’in laikliği arasında milim şaşma yok. Netekim Ruşen Çakır’ın yazısı doğrultusunda aynı paralelliği vurgulayanlardan birisi ‘Neo-Con ulusalcılık’ yazısıyla Hadi Uluengin olmuştur. Bu benzetme veya paralellik ‘Amerikan düşmanı’ ulusalcılar için iftira gibi gelebilir. Ama bu paralelliğe bizzat onların gurularından olan Daniel Pipes atıfta bulunuyor. Yani bunu sahiplenen kendileri. Bir yakıştırma değil. O da son Türkiye ziyaretinden sonra Abromowitz ve benzerleri gibi Türkiye hakkında bir dizi makale yazdı. Bunlardan birisi olan ‘Support the secularists in Turkey’ başlıklı makalesi önce Jerusalem Post gazetesinde 16 Mayıs 2007 tarihinde yayınlandı. Aynı yazı bilahare Türkiye’de iki yayın organı tarafından iktibas edildi ve yayınlandı. Bunlardan birisi Cumhuriyet, diğeri de Radikal gazetesiydi.

‘Türkiye’de laikleri destekleyin’ başlığıyla verilen Cumhuriyet gazetesi çevirisinde can alıcı cümle şöyle geçiyor: “Washington AKP’ye destek olmayı bırakıp doğal mütetfikleri olan laiklerden yana tavır almalı (Washington should stop bolstering the AKP and instead side with its naturel allies, the secularists...).” Aslında aralarında kavram kavgası olsa da bu muhtevası olmayan bir kavga. Zira Daniel Pipes başka yazılarında sekülarist ve laikleri, ılımlı Müslümanlar olarak tanımlıyor ve selamlıyor. Sözgelimi Tandoğan’dan başlayan ve İzmir’e kadar uzanan rejim gösterilerini tahlil eden yazısının başlığını şöyle seçmiş: “A million moderate Muslims on the march...” (Bir milyonluk ılımlı Müslüman gösteride...) Buradaki ‘ılımlı Müslüman’ ifadesine dikkatlerinizi çekmek isterim.

***

Laik olsun anti laik olsun ılımlı patentli Amerikan İslâm anlayışı sadece ve sadece emparyalizmin hizmetindedir. Onun ılımlı tanımı İslâm’dan ötedir. İslâm’ın ılımlılığı kendisine hastır. Patenti kendisine aittir. Daniel Pipes’in kastettiği ılımlılık Bessam Tıbi veya Abdulvehhab el Müeddep veya Ayan Hırsi Ali veya kadın imam Emine Vedud tarzı ‘ılımlılıktır’. Onlarınkisi, İslâm’ın özünü bozan, tahrif eden ve içini boşaltan bir anlayış. Dolayısıyla kavramların üzerinden kavga etmenin bir anlamı yok.

ABD tam da Türkiye’de laik kesimlerin anladığı anlayışı, ılımlı İslâm diye benimsiyor ve onu takdim, terviç ve teşvik ediyor. Model olarak görüyor. Bundan dolayı biz Colin Powell gibilerine boşuna kızdık. Mevlânâ’nın üzüm hikayesinde olduğu gibi, aynı ruhu taşıdığımız halde kavramları farklı kullandığımız için anlaşamadık. Zaman zaman sertliğine dair bazı kaygılar taşınsa da Daniel Pipes gibi neoconlara veya müttefiklerine göre şuan Türkiye’de laik kesimlerin temsil ettikleri dini anlayış ılımlılığın ta kendisidir. Ve Michael Rubin de tabii müttefikimiz olarak ülkemize uğramıştır. Türkiye’nin aksine Yemen’de olduğu gibi, Amerikalılar bazen ılımlıları değil aşırıları destekler. Irak’ta olduğu gibi Sünnileri değil Şiileri sever. Lübnan’da olduğu gibi Şiileri değil Sünnileri sever. Onun için bütün bunlar mühendislikten başka bir şey ifade etmez. Amerikalılar böyledir. Amerikan düşmanlığı altında onunla tabii müttefik olanlar kendi dertlerine yansınlar.

06.06.2007

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (05.06.2007) - ‘Türkiye artık kaybedildi’

  (04.06.2007) - Şeytanın ortakları

  (03.06.2007) - ‘Türkiye bizden sorulur’

  (01.06.2007) - Uslanmaz Bilderbergciler

  (31.05.2007) - Erzurum hocaları

  (30.05.2007) - Büyük Şeytan ile Şer Ekseni buluştu

  (29.05.2007) - Pazarlıkların anası

  (28.05.2007) - ‘İran bizden sorulur!’

  (27.05.2007) - ABD ve Maliki hükümeti

  (25.05.2007) - Şükran ve minnet

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Raşit YÜCEL

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  Şaban DÖĞEN


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004