"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Bediüzzaman ve Kürd Neşr-i Maârif Cemiyeti

Abdülbakî ÇİMİÇ
07 Ekim 2021, Perşembe
Bediüzzaman’ın Hayatı’ndan Tesbitler (136)

Bediüzzaman Said Nursî’yi 27 Ocak 1910’daki Kürd Neşr-i Maarif Cemiyeti’nin veya Şark vilayetlerinde çağdaş eğitimi ve bilimleri neşr etmek gayesiyle kurulan önemli bir eğitim kurumunun kurucuları arasında görüyoruz. Bediüzzaman, Kürd Neşr-i Maârif Cemiyeti’nde kurucu olarak görev alıyor ve Osmanlı Devleti’nin desteğiyle Sirkeci’de zeki Kürd çocukları için ilkokul açılıyor: 15 Muharrem sene 328 - fi 14 Kânun-ı Sani sene 325 (27 Ocak 1910). Evvelâ şunu belirtmeliyiz ki, bu konuda ciddî mânâda tahrif ve saptırmalar söz konusudur. Zira bazı bilim adamları, 1910’da kurulan Kürd Neşr-i Ma’ârif Cemiyeti ile 30 Aralık 1918’de kurulan Kürdistan Te’âli Cemiyeti’ni birbirine karıştırmışlardır. Kürd Neşr-i Ma’ârif Cemiyeti tamamen müstakil ve sadece eğitim ve akademik gayelerle kurulmuş bir cemiyettir; diğeri ise siyasî ve bağımsız Kürdistan’ın kurulmasını gaye edinen bölücü bir parti niteliğindedir. Ayrıca kuruluş tarihleri arasında on senelik bir fark bulunmaktadır ve hatta ikincisi kurulduğunda birincisi fiilen kapanmıştır. Üzülerek belirtelim ki, Cumhuriyet dönemindeki kaynakların önemli bir kısmı bu tahrifattan etkilenerek, Bediüzzaman’ı Kürdistan Te’âli Cemiyeti kurucuları arasında gösterme gayreti içine girmişlerdir. Cumhuriyet hükümetleri ise bu hatayı bilerek veya bilmeyerek istihbarat raporlarında tekrarlaya gelmiştir. 

Kürd Neşr-i Ma’ârif Cemiyeti’nin kurucuları arasında Bediüzzaman Hazretleri vardır ve kurucuları şöyledir:

* Bedirhan zâde Emin Âli Bey, * Dr. Abdullah Cevdet Bey, * Bedirhan zâde Midhat Bey, * Erzurum Mebusu Seyfullah Bey, * Hakkâri Meb’usu Taha Efendi, * Van Meb’usu Tevfik Bey, * Bedirhan zâde Kâmil Bey, * Bedirhan zâde Abdurrahman Bey, * Genç Meb’usu Mehmed Efendi, * MirSeyfettin-zâde Huseyin Avni Bey, * Miralay Mahmud Sami Bey, * Mısır Mahkeme-i Şer’iyede muvazzaf Diyarbekirli Mehmed Faik Efendi, * Bediüzzaman Sa’îd Efendi, * Mutlüli Halil Hayati Efendi, * Kürdizâde Ahmed Râmiz.

Osmanlı Devleti bu Cemiyeti’n kurucularını ve gayesini takdir ettiğinden, 24 Eylül 1910 tarihinde (Maalesef çoğu kaynaklarda 1908 yahut 1918 yılları verilmektedir ki, tamamen yanlıştır)” Sirkeci Hocapaşa Mahallesi’nde Şark Vilâyetleri’nden getirilecek zeki Kürd çocuklarının eğitilmesi için bir İlkokul açılması gayesiyle bütçeden tahsisât ayırmış ve yardımcı olmuştur. Bu konuda İstanbul Valiliği’ne gerekli ta’limatlar verildiğini aşağıdaki yazıdan anlıyoruz.

Hülâsa: Kürd Neşr-i Ma’ârif Cemiyeti tarafından küşâd edilecek mekteb hakkında. İstanbul Vilâyeti Vekâlet-i Behiyyesi’ne Kürd Neşr-i Ma’ârif Cemiyeti tarafından Mekteb-i Meşrûtiyet nâmıyla Kürd çocuklarının ta’lim ve tedrisine mahsûs olmak üzere Divânyolu’nda Hocapaşa Mahallesi’nde Şarkiye Caddesi’nde yüz yetmiş beş numaralı hânede küşâdına ruhsat i’tâsı istid’â olunan mekteb-i ibtidâinin te’sis ve küşâdında mahzur olmadığı gibi müdir ve muallimlerinin de mâni’ istihdâm ahvâli bulunmadığı anlaşılmasına binâen mezkûr hânenin vergisi ile rüsûm-ı sâiresi kemâ-kân mutasarrıflıkdan istihsâli ve hin-i küşâdın Ma’ârif-i Umûmiye Nizâmnâmesi’nin yüz yirmi dokuzuncu ahkâmına rü’yet olunmak üzere ifâ-yı muktezâsı husûsuna Şürây-ı Devlet karârıyla bi’l-istizân irâde seniyye-i cenâb-ı hilâfet-penâhi şeref-sudûr buyurularak Ma’ârif ve Maliye nezâret-i celilelerine tebliğ-i keyfiyet olunduğu bâ-tezkire-i sâmiye izbâr buyurulmuş olmakla mûcebince ifâ-yı muktezâsı bâbında. Tebyiz. 1

Elbetteki herkes gibi biz de böyle bir Cemiyeti’n inşasına teşebbüs ettiği bu mektebin akıbetini merak ediyoruz. Esefle ifade edelim ki, İttihâd ve Terakki Hükümeti’nin irticâ’ paranoyası sebebiyle, bu manadaki bütün faaliyetleri de tamamen neticesiz kalmış ve Cemiyet kendiliğinden kapanmıştır. Ancak Cemiyeti’n kurucuları arasında Bediüzzaman’ın hayranı olan Kürdi-zâde Ahmed Râmiz Efendi’nin ve büyük âlimlerin bulunması dikkat çekicidir. Dikkat edilirse bu teşebbüs, Bediüzzaman Hazretleri’nin yeni bir gazete çıkarma teşebbüsleri sonrası başlamıştır. 2

Cemiyyetin nizamnamesi aynen şöyledir ve asla siyaset kokmamaktadır:

Kürd Neşr-i Ma’ârif Cemiyeti Ta’limnamesi

1. Kürd Neşr-i Ma’arif Cemiyeti namıyla münhasıran ilmî ve müstakil, İstanbul’da bir cemiyet teşekkül etmiştir.

Cemiyeti’n Maksadı

2. Cemiyeti’n maksadı evlâd-ı vatan içinde en ziyâde nimeti ma’âriften mahrum bırakılmış olan Kürdler arasında ma’ârif ve sanâyii neşr ve tamim etmektir.

3. Cemiyet şimdilik İstanbul’da Kürd çocuklarına mahsup ibtidâi bir mekteb tesis ve ihyâsı ile meşgul olacak ve ahvâli maliyesi erbâb-ı hamiyet ve gayretin muaveneat-ı insaniyetkâranesiyle müsa’id bir hale geldikçe ekseriyet-i sekenesi Kürd olan kasaba ve karyelerde ve bit-tercih muzlim bir halde kalan aşâir ve kabail arasında mektebler tesis ve teksiri ile izalesi cihetlerine çalışılacaktır.

14. maddeye kadar teşkilât.

15. Azay-ı müessisenin ittifak veya ekseriyet-i ârâsı ile işbu Ta’limnamenin tevzi ve tadili mücazdır. 3

Kürd Te’ali Cemiyeti ile Kürd Neşr-i Ma’arif Cemiyeti farklıdır

Kürd Te’ali Cemiyeti ile Kürd Neşr-i Ma’arif Cemiyeti arasında organik bir bağ yoktur ve maksatları da aynı değildir. Tarık Zafer Tunaya, bu cemiyetin kuruluşunu 1919’da demişse de, neşrettiği belgenin tarih ve kaynağını kaydetmemiştir. Ancak belgeyi, öylesine işlemiştir ki, mütalâa edenler, Bediüzzaman’ı Kürd Te’ali Cemiyeti üyesi zannederler. Halbuki ikisi arasında hiçbir alâka yoktur. Bediüzzaman, İstanbul’a ilk defa geldiği 1907’lerden beri, şarkta bir Dar’ülfünûn açılmasını müdafa’a ettiği zaten bilinmektedir. Hatta Sultan Reşad’dan bu gaye ile belli bir tahsisat da almıştır. Zira Bediüzzaman, şarkta maarifin geliştirilmesi ve bir üniversite açılması için başından beri gayret göstermektedir.

Dipnotlar:

  1. BOA (Başbakanlık Osmanlı Arşivi), DH, UMUM, 60/2-1,19 N 1328 (24 Eylül 1910).

  2. ABIBSNİŞ; Cilt-I, s. 690-696.

  3. ABIBSNİŞ; Cilt-I, s. 692.

Okunma Sayısı: 1932
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Ali

    7.10.2021 12:11:17

    "Hatta Sultan Reşad’dan bu gaye ile belli bir tahsisat da almıştır." Bu cümle yanlış anlamaya müsait. Doğrusu Medzehra için; 19/ 20 bin lira ödenek ayrılıyor. Bunun bin lirasını Van Valiliği kanalıyla alıp üniversitenin temelini atıyor, artanı da tabii ki iade ediyor.18/ 19 bin lira kağıt üzerinde kalıp harekete geçirilmiyor.Kastamonu Lahikası.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı