"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Nur'un Bayramı Ahlen'de

Sebahattin YAŞAR
03 Temmuz 2025, Perşembe
Avrupa’nın dört bir yanından yüzlerce Nur talebesi Ahlen’de buluştu. kavuşmaların ve yeni tanışmaların yaşandığı, tesanüd ve uhuvvetin coştuğu bir hizmet şöleni gerçekleşti.

DİZİ: PARİS OKUMA PROGRAMI NOTLARI-3
Sebahattin YAŞAR - [email protected]

AHLEN BULUŞMASI

Avrupa Yeni Asya Nur talebeleri ile Ahlen buluşmasına gidiyoruz

Yurtdışı okuma programımız birbiri içinde programlar şeklindeydi. Bir programdan başka bir programa geçiyorduk. Ahlen’e giderken yol boyunca kardeşlerle daha yakından tanışıp sohbet etme imkânı bulduk.

Yolculuk esnasında Aachen şehrinde Diyanet Camii’ndeki cemaatle tanıştık. Buranın bir üniversite şehri olduğu ifade edildi. Camide tanıştığımız gençlerin farklı İslâm ülkelerinden buraya tahsil yapmaya gelmiş olduğunu öğrendik. Caminin dernek yetkilileri bize camiyi gezdirdi. Yatakhane, yemekhane, kütüphane gibi öğrencilerin kalmalarına müsait bir mimarî tercih edilmiş. Burada İranlı İbrahim kardeşle tanıştık ve Risale-i Nur eserleri hakkında konuştuk. Aynı mekânda çocuklarıyla birlikte camiye gelen Afganistanlı kardeşimizle tanıştık ve Risale-i Nur derslerine katılabilecekleri adresler verdik. Tabiî cami derneğine de kitaplarımızdan imzaladık ve onların da çay ikramlarını kabul ettik. Böylece çok yönlü tanışmalar oldu.


Aachen şehrinde Diyanet Cami derneği yöneticileri ile tanıştık. Kitaplar hediye ettik.

Ahlen buluşması Nur’un bayramı gibiydi

28.12. 2024 tarihinde yılbaşı programı şeklinde bir afiş paylaşılmış ve gece boyu program akışı verilmişti. Farklı farklı Avrupa ülkelerinden yüzlerce Nur talebesi o gün Nur’un bayramına geliyordu. Biz de Paris’ten üç araba ile on beş kişi uzun bir yolculuk sonrası mekana gelmiştik. Bu vesileyle ilk kez bu etkinliğe katılan gençler olmuştu. Onlar için bu program daha bir anlamlı olmuştu. Ahlen programında Necdet Pehlivan, Ömer Önbaş, Mevlüt Kurnaz, Şükrü Bulut ve bizim de bir dersimiz olacaktı. Ahlen’e ulaştığımızda hizmet merkezi tam bir bayram yeri havasında idi. Farklı Avrupa ülkelerinden gelmiş Nur talebeleri birbiriyle kucaklaşıyor ve hasret gideriyorlardı. Yeni tanışmalar gerçekleşiyordu. Biz de daha önceki yıllarda okuma programları yaptığımız Almanya Wetzlar’deki, Mainz’daki, Düsseldorf’daki, Augsburg’taki kardeşlerle ve ağabeylerle yeniden görüştük ve hasret giderdik. 

Risale-i Nur dersimizi 28. Lem’a, 22. Nükte’den okuduk. Nur’un Avrupa bayramını tebrik ettik. Kardeşlerin uhuvvet ve tesanüdüne dualar ettik. Ders sonrası cemaatle kucaklaşmalar, sohbetler, tanışmalar devam etti. Düzenlenen imza programında, Almanya hizmetlerinde emeği bulunan eğitimci Şükrü Bulut ile birlikte kitaplarımızı imzaladık. Pek çok okurumuzla bu vesile ile tanıştık. Hizmet kahramanı Mevlüt Ağabeyimiz bize bir hizmet kompleksi olan Ahlen hizmet merkezini tanıttı ve özellikle hanımlar için güzel projeler olduğuna dikkat çekti.

Ahlen programı sonrası Paris’ten gelen bizler o gece Köln medresesinde kaldık. Ertesi gün sabah kahvaltımızı medresede yaparak yola çıktık. Köln medresesi de tam bir hizmet mekânı olarak planlanmış. Tadilatta olmasına rağmen oldukça kullanışlı haliyle bize hizmet verdi. Öğleye kadar Köln şehrini biraz olsun gezmek istiyorduk. Önce Köln Merkez Camii’ne gittik. Bu cami modern mimarisiyle görülmeye değer bir özelliğe sahip. Aynı zamanda Müslümanlar açısından da tam bir buluşma mekânı haline gelmiş. 


Köln Merkez Camii, modern mimarisiyle dikkat çekiyor ve ilgi odağı oluyor.

AB kriterleri yerine getirilseydi...

Türkiye, Avrupa Birliği Kriterlerini yerine getirse idi buradaki vatandaşlarımızın hakları, kazanımları çok daha ileri düzeyde olurdu. Türkiye bu noktada gereken adımları atmadı. Özellikle hak, hukuk, adalet ve insan hakları gibi konularda Türkiye ileri bir adım atmadığı gibi pek çok konuda da geri gitti.

Köln gezisi içerisinde, Köln Katedralini de gezdik ve fotoğraflar çektirdik. Yeniden Paris’e dönüş yolundayız. Müslümanlar tarafından camiler, mescitler yapılmış. Ama bu istenen manada bir ihtiyacı karşılama durumu değil. Kim bilir Avrupa birliği süreci sağlıklı işletilebilse ve Türkiye üzerine düşen kriterleri sağlama noktasında gereken adımları atabilseydi, Müslümanların hak ve hürriyetlerini elde etme noktasında çok daha ileri düzeyde gelişmeler olurdu.

Aachen şehrindeki Diyanet Camii’nde yine dönüş yolunda namazlarımızı kıldık ve yine buradaki cemaat ve öğrencilerle yeni tanışmalar yaptık. Uzun bir yolculuk neticesinde çok şükür sağ selâmet Paris Nur medresemize dönmüş olduk. 

Gençlerin sunumları muhteşemdi

Program içinde her gencimizin ve eğitimcimizin birer seminerini dinledik. Gençlerimizin derslerine çok güzel çalışmış olduklarını gördük. Her bir ders ayrı bir güzellikte idi ve istifadeye medar oldu. Nitekim program sonrası kendisiyle görüştüğümüz kardeşlerden Kemal Said  Paris’teki sunumunun bir uygulamasını da ülkeye dönünce Kocaeli dersinde yapmış ve oldukça güzel olmuş. 

FRANSIZLAR İSRAFI SEVMİYOR

Okuma programımızın gündüzlerinde şehir gezisi ön planda idi. Zaman zaman tabiat, zaman zaman Paris’in önemli gezi mekânları, bazen de esnaf ziyaretleri yaptık. Kendisini ziyaret ettiğimiz, kimi zaman derslere de gelen terzi esnafı ağabeyler ziyaretimizden memnun oldular. Ayaküstü de olsa hizmetleri konuştuk ve Abdullah Ağabey onlara yeni çıkan Fransızca Tabiat Risalesi’ni verdi. Belli ki birilerinin de hizmetin işleriyle ilgilenmesi ve takip etmesi gerekiyor. Yoksa hep dünya işleri ve takibi, hizmeti gölgede bırakıyor. Fosses’a yakın bir yerleşim yerindeki terzi ağabeyimiz, buradaki insanların elbiselerini kullanma kültürünün farklı olduğunu, yıpranmış olsa da tadilat yaptırıp giydiklerini ifade ediyor. Yani Fransızların giyim kuşam konusunda israf yapmadıklarını söylüyor.

Fosses şehrindeki derslerin müdavimi terzi ağabeyimiz, her bir gencimize ve okuma programına katılanlara hediye olarak, kumaş parçalarından kendisinin tasarladığı bir seccade takdim etti. Belli ki onda da kumaş parçalarını atıp israf yapmamak, onu değişik amaçlarda kullanmak ön planda idi. Bütün bunlar iktisatlı yaşamın birer parçası.

Halı saha maçı yapmadan olur mu?

Okuma programı içinde halı saha maçı olduğu günler katılım, ifade ettiklerine göre, “fulleniyor.” Daha önce derslere katılmayanlar da maç olunca hem derse geliyor hem de devamında maça gidiyor. Bu vesileyle yeni arkadaşlarla tanışmış olduk.

Halı saha organizasyonunda Türkiye ekibi ile Paris ekibi oldukça neşeli bir çalışma ortaya koydular. Kabul edelim ki, oyun kurallarına sonradan adapte olmalarına rağmen Türkiye ekibi bir başarı sergiledi. 

Paris’te imza  programı 

Paris’teki kardeşlerimize kitaplarımızı imzaladık. Risale-i Nur ders konularımızdan biri de “Ailede baba faktörü” idi. Bu vesileyle “Mutlu Aile Modeli” kitabımıza ilgi yoğun oldu. 

Fransızca Tabiat Risalesi baskısı programımız içinde geldi

Bu arada bir müjde gerçekleşti: Fransızca Tabiat Risalesi kitabı geldi. Paris’te bayan kardeşlerimizden Esra Kuşe kardeşimiz ve diğer hanımefendilerin büyük emeği sonucu Fransızcaya tercüme edilen Tabiat Risalesi biz programda iken geldi. Ciddi bir ihtiyaca cevap vereceği ifade edilen kitap, Fransızlara Allah’ı, yaratılışı anlatma noktasında Müslüman kardeşlerimizin veya nur talebelerinin işini ciddi oranda kolaylaştıracak bir çalışma olarak görülüyor.

Paris Nur Hizmetlerinde bayanlar ciddi gayret ediyorlar

Pek çok hatıra, pek çok okuma ve pek çok farkındalık ile yine bir okuma programının sonuna geldik.

Belirtelim ve hakkını teslim edelim ki, bayanlar tarafındaki hizmet hareketliliği ve okuma ve okuduklarını hayata tatbik etme dinamikliği erkeklerden çok daha fazla idi. Özellikle Kuşe ailesinin bayan ayağı bu bölgede oldukça verimli nur hizmetlerine vesile oluyordu. Özellikle Fosses’ta olup Risale-i Nurlar ile tanışıp da bu ailenin emeğinin olmadığı çocuk, genç yok gibi. Çocuklara Kur’an-ı Kerim okuma, ilmihal dersleri, sünnet-i seniye talimi gibi içeriklerle dinimizin güzelliklerini bir güzel öğretmişler. Haksızlık etmeyelim, sadece bir aileden ve isimlerden bahsetmeden hizmetlerini aksamdan yürümesine ciddi katkıları olan, şahs-ı maneviye destek veren farklı aileler ve ismini belirtmediğimiz kahramanlar da var. Hepsinden Allah razı olsun.

Yine bir tatlı veda

Her başlangıç bir ayrılığa gebedir. Bu okuma programımız da öyle oldu. Son gün programa gelenler ve katılanlarla adeta bir kapanış seramonisi oldu. Dersler, ikramlar, hatıra paylaşımları ve programla ilgili görüş ve düşünceleri bir bir dinledik. İlk kez katılan kardeşlerimizin düşünceleri etkileyici idi. Gençlerimiz Paris nur talebelerini Türkiye’ye davet ettiler ve birlikte Güneydoğu illeri turu yaparız dediler. Özellikle tarihin adeta başlangıç noktası olarak kabul edilen ve son zamanlarda ciddi ilgi gören Göbeklitepe’yi ve bu tarihi şehirleri görmeye ve gezmeye davet ettiler.

Gelecek Paris’te de Nurların olacak

Fosses şehrindeki Risale-i Nur hizmetleri geleceğe dair oldukça ümit veriyor. Program içeriğimiz olan içtimai reçetelerin ailede uygulanışı okumalarında da olduğu gibi ailede, bireyde veya toplumda bir problem varsa, o problemleri Kur’an eczanesinden alınan ilaçlarla tedavi edeceğiz inancıyla, ümitsizliği ümitle, adaveti muhabbetle, istibdadı hürriyetle, tek adam anlayışını meşveretle gibi yeneceğiz. Büyük dairelerde yani devletler bazında yapılacak çalışmaların küçük uygulamalarını işte bu programlarda, ailelerde uygulamak mümkün olacaktır. Haliyle toplumlar bazında olumlu netice veren bir tedavi küçük bir toplum olan ailede zaten olumlu neticeler verebilecektir.

Genç aileler hizmetlerin geleceğine dair ümit veriyor

Uzun yıllardır Paris’te yaşayan ve burada evliliğini yapan Mustafa Sait Önal kardeşimiz ve Paris’te doğup büyüyen ve yine genç evliler grubunda olan Muhammed Nur Temiz kardeşlerimiz bizi dönüş yolculuğumuzda Paris Orly havalimanına götürdüler. Yol boyu okuma programının bir değerlendirmesini yaptık. Kardeşlerle biraz vakit vardı, bir güzel kahve içtik ve hizmetlerimizi konuştuk. Bu genç kardeşlerimiz genç aileler olarak Paris’in geleceğinde güzel nur hizmetlerine vesile olacaklar inşallah. Zaten aylık meşveretlerine başlamışlar ve yeniden gençlik derslerini yapmaya karar vermişler.

Paris okuma programına katılan genç kardeşlerimizin programla ilgili görüş ve düşünceleri:

Ömer Faruk Tan, (Cerrahpaşa Tıp Fakültesi)

Şanlıurfa’da liseli bir gençken katıldığım pazar derslerinin beni bir gün Paris’e okuma programına getirebileceğini tahmin edemiyordum. Okuma programları geçmişim açısından en dikkat çekici ve akılda kalan program Paris programı oldu. Daha önce hiç tanışmadığım altı kişiyle sanki yıllardır tanışıyoruz gibi kardeşlik hissetmemiz elbette ki Risale-i Nur zeminindendir, hamdolsun.

Paris cemaati Allah binlerce kez razı olsun bizleri asla yabancı gibi hissettirmediler, memleketimizdeki bir ev gibi sıcacık karşılamaları beni çok mutlu ve emin hissettirdi. Cemaate yakınlığı olan her abinin her gün bizimle birlikte olmaya çalışması, bizler için elinden gelen her şeyi yapmaları menfaate dayalı bir ilişkimizin olmadığının en büyük belirtisidir. Ayrıca bu durum aslında en önemli özelliğimiz ihlasa dayanıyor. Onların da iştiyakları arttı.

**

Muhammed Emin Onay (Sakarya Üniversitesi Mühendislik Fakültesi)

Paris’te düzenlenecek okuma programını duyar duymaz heyecanlandık ve katılacak diğer kardeşlerle hızlıca biletlerimizi aldık. İstanbul Havalimanı’nda buluştuğumuzda, birbirimizi sadece ismen tanıyorduk ama kısa sürede kaynaştık. Paris’e indiğimizde, bizi güler yüzle karşılayan Parisli abiler, program boyunca kalacağımız ve derslerimizi yapacağımız Paris dershanemize götürdüler. 

Bu, benim ilk yurt dışı programım olduğu için her anı ayrı bir heyecan ve anlam taşıyordu. Paris’in genç ve enerjik cemaatini tanımak, onlarla aynı sofrada oturmak, aynı dersi paylaşmak beni derinden etkiledi. Hem manevi anlamda hem de dostluklar açısından dolu dolu geçen bu program, hayatım boyunca unutamayacağım bir tecrübe olarak kalacak.

**

Abdullah Kuşe (Yeni Asya Paris Temsilcisi)

Paris programı bizim açımızdan özellikle hanımlarımız açısından verimli geçti şevk vericiydi. Programa katılan genç delikanlılar kendileriyle yaptığınız saha maçından ziyadesiyle memnun kalmışlar.

Evet bazan bir tek dostunu bir-iki saat görmek için, yirmi gün yol gider ve yüz lirayı sarfeder. Şimdi bu acib, dostsuz zamanda samimî kırk-elli dostunu birden bir-iki ay görmek ve lillah için sohbet etmek ve hakikî bir teselli alıp vermek; elbette başımıza gelen bu meşakkatler ve zayiat-ı maliye ona karşı pek ucuz düşer, ehemmiyeti kalmaz. Ben kendim, buradaki kardeşlerimden on sene firaktan sonra bir tekini görmek için bu meşakkati kabul ederdim. Tarihçe-i Hayat – 431.

Üstadımızın bu mektupta dediği dostlarla görüşüp şevklenmek için çekilen zahmetler hiç mesabesindedir. Her bir zahmet rahmete inkılab ediyor elhamdülillah.

**

Burak Kuşe, (Paris Gençlerinden) 

Ben size teşekkür ederim hocam, ayaklarınıza sağlık size ve gençlere yine bekleriz inşallah. Allah sizlerden razı olsun. Buralara geldiniz ve gelişiniz gönülleri canlandırdı. Urfa’da buluşmak üzere. Teşekkürler.

**

Said Altın (Trabzon’da üniversite öğrencisi)

Selamünaleyküm, hayatımda birçok okuma programına katıldım ve her birinden unutamayacağım çok güzel anılar biriktirdim. Ancak bunlardan Paris Okuma Programı’nın yeri hiç şüphe yok ki ayrı. Türkiye’nin farklı farklı illerinden şartları zorlayarak yola çıkıp buluştuğumuz bu okuma programında hepimiz beklediğimizden de öte bir misafirperverlikle ağırlandık. Gerek Abdullah Kuşe ve Hüseyin Kuşe abilerin ve de diğer abi ve kardeşlerin hizmetleri gerekse orada bulunan hanım ablalarımızın hizmetleri gerçekten takdire şayan. Allah hepsinden razı olsun.

**

Kemal Said Türk 

(Lise-mezun, üniversiteye hazırlık öğrencisi)

İlk kez yurt dışı programıma çıktım. Almanya ve Fransa’daki cemaatle tanıştık hem ülke gezdik hem de yeni kardeşlerle tanıştık, kaynaştık aslında yeni değil zaten orada olan kardeşlerle karşılaştık desek daha doğru olur. İlk olarak Fransa- Fosses’ta abimizin açtığı dershanede (kendi evini dershaneye çevirmiş) kaldık sıcak güzel bir dershane idi, abilerin dediğine göre orada ders olduğunda gençler olmuyormuş ama biz geldiğimiz zaman ilk derste daha dolu dolu bütün gençlerin ve abilerin geldiğini gördük. Yaklaşık 30 kişiye yakın abi ve kardeşlerle ilk dersimizi yaptık, çok sıcak ve samimi bir ortamdı. Oradaki yerli abilerimizin sayesinde Fransa’da ve Almanya’da güzel gezilerimizi de, programlı şekilde hallettik. Almanya’ya ilk kez Fransa’dan on beş kişi ile derse gidildi ve çok iyi oldu. 

**

Hüseyin Melih Temiz (Paris gençlerinden-hukuk öğrencisi)

Program gerçekten çok etkili oldu. Özellikle sizlerin katılımınızla cemaatte bir hareketlenme ve canlılık oluştu. Bu da hepimiz için bir fırsat oldu. Daha önce derslere gelmeyen birçok kişi de sizin vesilenizle katılım sağladı. Aile konusu gibi herkesin hayatına dokunan meselelerin işlenmesi de çok kıymetliydi. Hem manevi anlamda hem de sosyal açıdan faydalı bir program oldu. Dualarınızı bekleriz, biz de size dua ediyoruz. Allah razı olsun.

**

Burak Kuşe (Paris’te Meslek Lisesi öğrencisi)

Çok güzel geçti, gelen kardeşlerden çok güzel istifade edebildik. Böyle programlar ve Türkiye’den gelen hoş abiler ile dersler daha etkili oluyor.

**

Muhammed Nur Temiz (Paris’te genç ailelerden)

Gelen abilerden ve kardeşlerden Allah razı olsun. Aile üzerinde yapılmış olan program başta kendime ve öbür kardeşlerime faydalı ve etkili oldu. Onlarla beraber güzel sohbetler, dersler ve aktiviteler yaptık. Türkiye’den veya herhangi bir yerden gelmek isteyen abiler olursa hiç çekinmeyiniz, bizler onları aynı şekilde karşılayıp birbirimizden istifade ederiz inşallah.

**

Bahri Kuşe (Paris gençlerinden-optisyen)

Kısa sürmesine rağmen çok verimli geçen bir programdı. Hem ülkemizdeki hem de Avrupa’daki kardeşlerimizle tam bir uhuvvet düsturunu yaşayabildiğimiz güzel geçen 6 gündü Elhamdulillah. Arada kendini hatırlamak, içine dönmek asıl önemlisi de asli görevimizin ne olduğunu unutmamak için böylesi programların varlığına bir kez daha şükrederek, yeni programların biran önce düzenlenmesi dualarımızı ettik. Vesile olanlardan Allah razı olsun.

Evet, bu yazı serisini okuyan ağabey ve kardeşlerimize de bu hizmetleri yürütenlere, programa katılan bizlere ve gençlerimize bolca dua etmek düşüyor. Muhabbetle, yeni program yazılarında görüşmek üzere diyorum. Allah’a emanet olun.

–Son–

 

Okunma Sayısı: 507
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı