İnsanlık tarihinde çok şey değişmesine rağmen, ölüm değişmedi.
Dünyaya gelişimiz bizim tercihimizle olmadığı gibi, gelmez yola gidişimiz de bizim tercihimizle değil.
Göze görünen o ki, bu dünyadan sağ çıkma ihtimalimiz yok. Akla görünen ise, iman vesikası alan için, ölüm; görünüşte idam olmakla beraber, hakikatte vuslattır, müjdeli bir kavuşmaktır.
*
Sonsuz rahmet ve cömertlik; kısacık ömrümüzdeki, küçücük yansımalara razı değil. Mutlak adalet; dünya hayatı ile sınırlı değil.
Zalim izzetinde, mazlum zilletinde kalarak, şu dünyadan göçüp gitmesiyle hesap kapanacak değil. Karışık hesaplarımızın görüleceği, bir büyük hesap günü, en büyük hesap günü, bizi bekliyor. “Allah’a hesap vereceğiz” şuurundaki bir insan sözlerinde ölçülü, davranışlarında dikkatli olur. Hesap vereceği inancı ahlâk kalitesini yükseltir. Bu insan için, ölmek değil, doğru yaşamamaktır korkunç olan.