TÜRKİYE’NİN İÇİNE SÜRÜKLENDİĞİ EKONOMİK KRİZ VE SIKINTILARIN, HUKUKSUZLUK VE KEYFİ İDARE
ANLAŞIYINDAN KAYNAKLANDIĞINA DİKKAT ÇEKİLİYOR.
HUKUK YOK SAYILINCA
Ekonomideki sorunların sebebinin sadece ekonomi politikalarıyla ilgili olmadığının hatırlatıldığı DEVA Partisi açıklamasında, “Hukukun üstünlüğü ilkesinin yok sayılması başta olmak üzere, kurum ve kuralların zayıflaması, kişisel yaklaşımların baskın hale gelmesi yatırımcıların geleceğe güvenle bakmasını engellemektedir” ifadelerine yer verildi.
HATA YAPTIK DEYİN
Ekonomist İbrahim Turhan, hükümete seslenerek, “‘Hata ettik; iktisat bilimiyle, piyasa uygulamalarıyla inatlaşmak, akla ve bilgiye düşmanlık etmek, ekonomiyi vehimlerimiz ve kurgularımızla yönetmeye çalışmak yanlıştı. Özür diliyoruz ve bu irrasyonellikten vaz geçiyoruz’ deseniz büyük iyilik yapmış olursunuz” dedi.
***
Hukuksuzluğun sonu fakirlik
Son günlerde döviz ve altın cephesi rekor üzerine rekor kırıyor. Siyasiler, ülkedeki hukuksuzlukların fakirleşmeye yol açtığına dikkat çekiyor.

İYİ Parti Bursa Milletvekili Prof. İbrahim Tatlıoğlu, basın toplantısı düzenledi. Konuşmasında “fakirleşme” vurgusu yapan İbrahim Tatlıoğlu, “İki Türkiye var, biri insanımızın yaşadığı, diğeri sarayın ve ortaklarının yaşayıp yansıttığı sanal Türkiye” ifadelerini kullandı. Maliyeti 2001 krizinden daha derin ve daha geniş çaplı bir kriz sürecinin (daralma ve lig düşme) yavaşlatılmış olarak yaşandığını savunan Tatlıoğlu, “Yavaşlatılmış olma sebebi 2001 sonrası Yapısal Reform ve kurumların varlığı ve aşınma süresidir. Uzun süredir bu krizi yaşıyoruz ve artık bu krizde yeni aşamaya geldik. Bir fakirleşme ve yoksullaşma süreci yaşıyoruz” yorumunu yaptı. Tatlıoğlu, hafta başından itibaren devam eden aşağı düşüşün, Türk ekonomisinin borçlarını artırdığını, döviz hareketinin sadece dış borç üzerinden maliyetinin 2019 yılı gelir ve kurumlar vergisi gelirlerine denk olduğunu savundu.
Vatandaş güvenmiyor
İYİ Partili vekil, 6 seviyesinin bile Türkiye için yüksek bir kur olduğunu ve günümüzdeki kurların, Türkiye’nin yanlış yönetilmesinin sonucu olduğunu söyledi. Piyasaya güvenin olmadığı iddiasında da bulunan İbrahim Tatlıoğlu, “2017’de 130 milyar dolar olan döviz mevduatı yüzde 50’den fazla artarak 200 milyar doları aşmış. Bu güvenin olmadığını gösterir. Özel sektör yaklaşık 2 yılı aşkın süredir yatırım yapmıyor. Döviz riskini azaltmanın peşinde. Yaklaşık 45 milyar dolar ödeme yapmış. İçinden geçtiğimiz süreç, ekonomi yönetiminin politikalarının beklenen sonucuydu. Vatandaş Erdoğan’a güvendi yanıldı, damada da güvendi yanıldı ve artık güvenmiyor. Hükümet 10 yıldır oyunun kurallarına uymuyor ve kendine ses çıkarılmamasını istiyor. Ekonominin gerçek resmi bilinemiyor. Örtülü bir yürütme var” dedi.
***
Topyekûn siyasî revizyon şart
DEVA Partisi son günlerde dolar karşısında değer kaybeden Türk Lirası’nın değerinin artması için sunduğu 10 çözüm önerisini kamuoyuyla paylaştı. Öneri metninde, “Güvenilir olmaktan uzak, sadece günü kurtarmayı hedefleyen ekonomi politikaları sonucu değer kaybeden Türk Lirası’nın itibarını kazanması için çözüm iyi yönetimdir” denildi. Ekonomideki sorunların sebebinin sadece ekonomi politikalarıyla ilgili olmadığını savunan DEVA Partisi, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin sorunları daha da ağırlaştırdığını öne sürerek, “Hukukun üstünlüğü ilkesinin yok sayılması başta olmak üzere, kurum ve kuralların zayıflaması, kişisel yaklaşımların baskın hale gelmesi yatırımcıların ve iş dünyasının geleceğe güvenle bakmasını engellemektedir. Bu sorunların üstesinden gelinmesi, ancak topyekûn bir siyasî revizyon ile mümkün olacaktır Türkiye’nin çözülemeyecek hiçbir sorunu yoktur” ifadelerine yer verdi.

***
“Sanal ekonomi” çöktü
Saadet Partisi, AKP hükümetinin ekonomi politikalarını 1999 yılında gösterime giren ve Wachowski kardeşlerin yazıp-yönettiği bilimkurgu filmi Matrix ile eleştirdi. Videoda, gerçek olmayan veriler üzerinden ekonominin büyüdüğü algısının oluşturulduğu eleştirirken üretime dönük yatırımların hayata geçirilmesinin gereklilik olduğu savunuluyor. Videonun sonunda ‘çöken’ “Sanal Ekonomi”ye karşı “Üreten Ekonomi” modeli seçeneği, filmdeki “hap” göndermesiyle sunuluyor. Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu videoyu, “Ülke olarak önümüzde iki seçenek var” ifadesiyle paylaştı. Karamollaoğlu, “Ya bu sanal büyümeye inanarak, kendimizi kandıracağız ya da ülkemizin gerçeklerini görerek, üretime dönük yatırımlara yöneleceğiz. Tercihimiz üreten ekonomi!” dedi.
Ankara - Fatih Karagöz
Yolsuzluk olduğu için yoksulluk var
Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, başbakanlığı bıraktığı Mayıs 2016’dan bu yana TL’de yüzde 155’e varan değer kaybı olduğunu savundu. Davutoğlu, “Ben başbakanlığı devrettiğimde dolar 2.85’ti şimdi 7.30’da tutmaya çalışıyorlar” dedi. Türkiye’nin zengin bir ülke olduğunu ifade eden Davutoğlu, “Yolsuzluk olduğu için yoksulluk var” ifadelerini kullandı. “Biz Toroslar’da geçimini temin edemediği için Alanya’ya gelip esnaflık yapanların çocuklarıyız. Yoksulları hiçbir zaman unutmadık, unutmayız. Yoksullukla mücadele Gelecek Partisi’nin en temel hedefidir” ifadelerini kullanan Davutoğlu şunları kaydetti: “Birileri o yoksulluğu hissetmiyor, çünkü 4 yerden maaş alıyor. Devlette alın teri olmadan bir yerden arpalık gibi maaş alanların o maaşların hepsi haramdır ve o maaşları verenler de vebal altındadır.”
***
Hata yaptık deyin
Son günlerde döviz ve altın cephesi rekor üzerine rekor kırıyor. Ekonomideki bu kötü gidişata rağmen hükümet kanadının ise hataları kabul etmeyerek her şeyi güzel gösterme çabaları tepki topladı. Gelecek Partisi Genel Başkan Danışmanı ve Ekonomist İbrahim Turhan döviz ve altındaki artışı değerlendirdi. Hükümetin tüm bunlara rağmen her şeyi iyi göstermeye çalışmasına dikkat çeken Turhan, “Çıkıp doğru düzgün; “Hata ettik; iktisat bilimiyle, piyasa uygulamalarıyla inatlaşmak, akla ve bilgiye düşmanlık etmek, ekonomiyi vehimlerimiz ve kurgularımızla yönetmeye çalışmak yanlıştı. Özür diliyoruz ve bu irrasyonellikten vaz geçiyoruz” deseniz büyük iyilik yapmış olursunuz” dedi.