"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Ters yöne giden tren hedefine ulaşır mı?

Faruk ÇAKIR
01 Aralık 2022, Perşembe
2022 yılının sonuna geldik ve halen en temel hukuk kuralının uygulanmadığını görüyoruz: Suç şahsidir. Birisinin işlediği suçtan dolayı başkası mesul olmaz. Babanın işlediği suçun cezası oğluna verilmez.

Mutlaka çok örnekleri vardır da, ‘sanal alem’deki aramada önümüze düşen bir Anayasa Mahkemesi kararında da şöyle yazar: “Anayasa’nın 38. maddesinin yedinci fıkrasında, ceza sorumluluğunun şahsi olduğu belirtilmiştir. Cezaların şahsiliğinden amaç, bir kimsenin işlemediği bir fiilden dolayı cezalandırılmamasıdır. Başka bir anlatımla kimsenin başkasının fiilinden sorumlu tutulmamasıdır.” (resmigazete.gov.tr, Esas Sayısı: 2003/97, Karar Sayısı: 2006/115, Karar Günü: 21.12.2006)

Bu meseleye, Risale-i Nur’da da bilhassa dikkat çekilir: “Velâ teziru vâziratun vizra uhrâ” [Hiçbir günahkâr başkasının günahını yüklenmez. (En’am Sûresi: 164)] (...) Birisinin hatasıyla başkası mesul olamaz. Kardeşi de olsa, aşireti ve taifesi de olsa, partisi de olsa, o cinayete şerik sayılmaz. Olsa olsa, o cinayete bir nevi tarafgirlikle yalnız manevî günahkâr olup ahirette mesul olur; dünyada değil. Eğer bu kanun-u esasî çabuk düstur-u esasî yapılmazsa, hayat-ı içtimaiye-i beşeriye iki Harb-i Umumî’nin gösterdiği tahribatın emsaliyle, esfel-i sâfilîn olan o vahşî irticaa düşecek.” (Emirdağ Lâhikası, s. 414)

Son yıllarda bu temel kuralın açıkça ihmal edildiği görülüyor. “Birisinin hatasıyla başkası mesul olamaz” prensibinin devre dışı bırakılmış olmasının Türkiye’ye verdiği zararı tahmin etmek bile imkânsızdır. Bu kadar açık ve bedihi bir meselede Türkiye’yi idare edenlerin keyfi davranması, birinin hatasıyla başlarını da sorumlu tutması akılla izah edilebilecek bir mesele midir? Aklı başında kime sorulsa “Birisinin hatasıyla başkası mesul olamaz” der. Hatta dünyada hukukun üstün olduğu her ülke bu kuralı uygular. Ülkemize ne oluyor ki en temel ‘doğru’yu devre dışı bırakmış durumdayız?

Esasında bu yüzde yüz yanlış olan uygulamaya ‘mağdur’ olanlardan önce mağdur olmayanlar itiraz etmeli. Çünkü bugün başkası mağdur olsa da, bu keyfi uygulama devam ettiği sürece mutlaka yeni mağdurlar üretir. Bu kadar açık bir yanlışa itiraz etmeyen idarecileri ve idare edilenleri düşünüce Türkiye’nin hukuk yolunda alacağı uzun bir yol olduğu akla geliyor. Yani, önümüzde; “Bu uygulama yanlıştır” demeye bile gerek olmayacak netlikte bir yanlış var. 

Bugün için bu uygulamadan dolayı işlerinin yolunda gittiğini düşünenler de bu kesin yanlışa itiraz etmeli. Ne olursa olsun “Birisinin hatasıyla başkası mesul olmaz” kuralı mutlaka hayata geçirilmelidir.

Şimdiki durum, “ters yöne giden tren”in haline benzer ve böyle bir tren, kesinlikle hedefine ulaşamaz. Bu apaçık yanlışa birlikte itiraz etmekten başka çare var mı?

Okunma Sayısı: 1432
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • İbrahim Şengün

    1.12.2022 10:36:16

    Tebrikler. Kaleminize sağlık

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı