BİR televizyon kanalında yayımlanan ses yarışmasında Karamürselli ‘’Hasbi-Nasibi kardeşler’’ olarak ünlenen ikiliden Hasbi Fidan, Medine’de işletmesini aldığı hurma bahçesinde hacılara hizmet veriyor, diğer yandan tarz değişikliğine giderek tasavvuf müzikle adından söz ettirmeye çalışıyor.
Popstar yarışmasında bin aday arasından ‘’Hasbi-Nasibi kardeşler’’ olarak finale kalmayı başararak adını Türkiye’ye duyuran Hasbi Fidan, geçen yıl en büyük ağabeyini ziyaret için geldiği Suudi Arabistan’da kendini hurma ticaretinin içinde buldu. Hasbi Fidan 8 yıl önce tv programı sayesinde ünlendikten sonra ağabeyi ile birlikte Marmara bölgesinde çok sayıda sahne aldıklarını belirterek, aradan geçen sürede kendisi için maneviyatın daha ağır bastığını ve tasavvuf yolunu tuttuğunu anlattı. Fidan, içkili mekânlarda sahne almayı bitirdiğini, buraya geldiğinde hacı olduğunu vurgulayarak, ‘’Şu an Uhud Dağının eteğinde ticaret yapmanın mutluluğunu yaşıyorum. ‘Bana tasavvuf dışında teklifte bulunmayın’ dedim, zaten onlar da burada olduğumu biliyorlar. Türkiye'ye sezon sonlarında ara ara giderek, çeşitli organizasyonlarda tasavvuf müziği icra ediyorum’’ dedi.
MÜZİSYENKEN DE NAMAZIMI KILIYORDUM
Geleneksel aile yapısını hiç bozmadığını ifade eden Fidan, şunları söyledi: ‘’Belki star olamadık ama İbrahim Tatlıses, Bülent Ersoy ile programlara katıldık. Bizler Erzurumluyuz. Dinî yapımız önceden de ağır basıyordu. Müzisyenken de namazımı kılıyordum. Öyle oldu, böyle oldu derken içimizdeki sesi dinledik. Buradaki ağabeyimin de bu işleri bırak, bu işlerde hayır yok demesi bizi buraya yönlendirdi. Nasibi ağabeyim ise İstanbul’da Boğaz’da müziğe devam ediyor. Seni de getireceğim dedim. O nefesli çalgılar da çalar. Nefesini de alıyorsun, burada tv kanallarında dinî program yapıyoruz, kendimizi tasavvuf yoluna adayalım dedim. Ben burada huzur buldum. Nasip bakalım inşallah Nasibi ağabeyim de bir gün gelir.’’