"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Zorunlu askerlik psikolojileri bozuyor

08 Aralık 2012, Cumartesi
TBMM İnsan Hakları Komisyonunca yapılan ′İntihar sayısı şehit sayısını geçti′ açıklamasının ardından TSK′daki intihar vak′aları tartışmaya açıldı. Son 10 yıl içinde 934 er intihar etti, 818 er de şehit oldu. Genelkurmay Başkanlığının verilerine göre, 2010 yılında 3 subay, 2 astsubay, 80 erbaş er, 2011 yılında ise 2 astsubay, 3 uzman çavuş, 65 erbaş ve er intihar etti. 2012 yılında da 5 subay, 6 astsubay, 2 uzman çavuş, 62 erbaş er intihar etti. Son üç yılda intihar edenlerin sayısı ise 230 kişi.
PSİKİYATRİ SERVİSLERİ  GÖREVDE
TSK, bir yandan intiharların sebepleri üzerinde dururken, diğer yandan da intiharları önleme amaçlı çalışmalar yapıyor. Ordudaki koruyucu ruh sağlığı hizmetleri, Rehberlik ve Danışma Merkezleri ile yürütülüyor. TSK bünyesinde 337 adet olan bu merkezlerde  2012 yılında 139 bin 380 asker görüşmeye alındı. Bu askerlerden 52 bin 888′i, psikiyatri servislerinde tedavileri için hastanelere sevk edildi.
 
Zorunlu askerlik psikolojiyi bozuyor
Türk Silâhlı Kuvvetleri’nde (TSK) son üç yılda intihar edenlerin sayısı 230’a ulaşırken, 2012 yılında TSK bünyesinde bulunan Rehberlik ve Danışma Merkezi (RDM) tarafından 139 bin 380 asker görüşmeye alındı. Bu askerlerden 52 bin 888’i, psikiyatri servislerinde tedavileri için hastanelere sevk edildi.
TBMM İnsan Hakları Komisyonu’nun “İntihar sayısı şehit sayısını geçti” açıklamaları tartışma başlattı. İddialara göre, son 10 yıl içinde 934 er intihar etti, 818 er de şehit oldu. Genelkurmay Başkanlığı’nın verilerine göre, 2010 yılında 3 subay, 2 astsubay, 80 erbaş er intihar etti. 2011 yılında ise 2 astsubay, 3 uzman çavuş, 65 erbaş er intihar etti. 2012 yılında da 5 subay, 6 astsubay, 2 uzman çavuş, 62 erbaş er intihar etti. İntiharın sebepleri arasında uyuşturucu bağımlılığı, ailevi sorunlar, aşırı borçlanma, yüz kızartıcı olaylar, uyumsuzluk ve kötü muamele geliyor. ‘Kışlada dayak ve intihar’ vak′alarının konuşulduğu 32. Gün’e konuk olan Prof. Dr. Tabip Albay Kamil Nahit Özmenler, 1990’lı yıllarda intihar vak′a sayısı üç haneli iken, 2000’li yıllarda iki haneli sayıya düşüş olduğunu söyledi. İntihar vak′alarının giderek düştüğünü anlatan Özmenler, intihar sebeplerinin, sivillerdeki intihar sebepleri gibi olduğunu ifade etti. Özmenler; aile içi çatışmalar, kültürel bir eğilim, arebesk bir yaklaşım ‘ben kaybettiğimde toprağa giderim’ anlayışının gençler arasında bulunduğunu kaydetti.TSK’da koruyucu ruh sağlığı hizmetleri, RDM ile yürütülüyor. TSK bünyesinde 337 adet RDM bulunuyor. Bu merkezlerde 36’sı subay, 416’sı yedek subay, 142’si astsubay ve 74’ü sivil memur olmak üzere toplam 668 personel görev yapıyor. 2012 yılında rehberlik ve danışma merkezleri tarafından 139 bin 380 asker görüşmeye alındı. Bu askerlerden 52 bin 888’i, psikiyatri servislerinde tedavileri için hastanelere sevk edildi. 
 
2012’de 42 şüpheli ölüm
MAZLUMDER İstanbul Şubesi, askerde şüpheli ölümler ile ilgili derneğe yapılan başvurular ve örnek vak′alar üzerinden hazırlanan raporu basın toplantısıyla kamuoyu ile paylaştı. MAZLUMDER İstanbul Şubesi Asker Hakları Komisyonu Başkanı Av. Mahir Orak tarafından yapılan açıklamada, askerde şüpheli ölüm vak′aları ve ölenlerin etnik kökenleri arasındaki benzerlikler, adlî tıp raporlarına yansıyan bulgular ve buna rağmen takipsizlikle sonuçlanan soruşturmalar ele alındı. Açıklamada, Türkiye’de halen devam eden  “zorunlu askerlik” uygulamasından kaynaklı asker ölümlerinin aratarak devam ettiğini, 2012 yılı itibariyle 42’ye ulaşan şüpheli asker ölümü sayısının bu alanın sorunlarını ortaya koyduğunu belirten Orak, askerde yaşanan ihlâller ile ilgili herhangi bir tedbir alınmadığını, taleplerine rağmen hâlâ komisyon kurulmadığını ifade etti. Mahir Orak, “Devletin hak arama makamları olan Askerî Savcılıklar ve Sivil Cumhuriyet Savcılıkları Askerde işlenen cinayetleri soruşturmamak için âdete suç duyurularını başlarından atmaktadırlar. Askere gönderilen, gitmediklerinde devlet zoruyla götürülen gençlerin en güvende olması gerektiği askerî kurumların içerisinde cinayete kurban gitmelerine rağmen, bu cinayetleri kimse soruşturmamakta, ilgili herkes adeta üç maymunu oynamaktadır” dedi.  İstanbul / Yeni Asya 
Okunma Sayısı: 2227
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Almancı

    8.12.2012 00:00:00

    Zorunlu askerliğe kesinlikle karşıyım. Askerlik öyle Vatani görev falan değil bence, askerliğe gitmeyi reddedenler de Vatan haini değil. Her Türk asker doğar hezeyanına da katılmıyorum. Askere gitmeyi reddedenler zaten ceza yemeyi göze almış ve bu davranışından asla pişman duymayacak kimseler. Askerlik kesinlikle gönüllü bir müessese olmalı. Herkesin psikolojisi askerliği kaldıramaz.
    Askere gitmeyenleri adam yerine koymayanlara yazıklar olsun.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı