İzmir ilinin Kemeraltı Çarşısını birçok kimse duymuştur.
Bir zamanlar parakende ticaretin kalbinin attığı semt. Şimdilerde biraz özelliğini kaybetse de yine İzmir’in önemli bir semti. Bilhassa kuyumculuk mesleği için önemini koruyor. Kemeraltı denilince hep 1980’li yılların başından itibaren tanıdığım, “Hacılar Kuyumculuk” aklıma gelir. İzmirli esnafların içinde tanıdığım ilk insan Mümtaz Gürler.
1944 yılı doğumlu. Asıl memleketi Isparta Uluborlu olmakla birlikte Afyon Dinar doğumlu. 1967 yılında İzmir’e gelmiş. Matematik öğretmenliği eğitimini almış. Yedi yıl öğretmenlik yaptıktan sonra akrabaları ile ortak olarak Hacılar Kuyumculuk firmasını kurdu. Biz kendisini 1981 yılında tanıdık. Bu yıllar bizim neşriyat hizmetlerine başladığımız ilk yıllardı. Gerçekten kendisi bir neşriyat kahramanı idi. Türkiye çapında tanıdığım en iyi kitap okuyucularından biriydi. Neşriyat yönünden çok yönlü hizmetleri vardı. Daima hediye etmek için kitap bulundurur, insanların ihtiyacına göre kitap hediye ederdi. Beğendiği kitabı çevresinde tanıtır, onları da kitap dağıtmaya teşvik ederdi. Risale-i Nurlardan aldığı dersle çok şefkatli, çok şevkli ve heyecanlı ve devamlı faal halde idi. Çok müdakkikti, araştırıcıydı. Onun sayesinde bizde araştırmalar yapmak durumunda kalırdık.
“Tanıtım Elemanı” ünvânı ile Neşriyat hizmetlerine başladığım ilk gündü. Bu gaye ile Hacılar Kuyumculuk’a gelip Mümtaz ağabeye selam verdim. Çay söyledi. Kendisine neşriyat yolu ile Yeni Asya Yayınları Tanıtım elemanı adı altında hizmet etmek istediğimi söyledim. Çok memnun oldu. Bir miktar siparişi verdi. “Buyur komşulara da birlikte uğrayalım.” dedi. Sağındaki solundaki birkaç dükkana uğradık. Onlara bizi tanıttı. Tanıttığı kimseler Yeni Asya’ya abone oldular, kitap siparişleri verdiler. Daha sonraki günlerde de tanıtım hizmetlerimize onun tanıştırdıkları kimseler de katıldı. Bilindiği gibi Yeni Asya, Risale-i Nurların medyadaki dili olması sebebiyle iman-Kur’an hakikatleri bu vesilelerle bir çok kimseye duyurulmuş oluyordu.
Bundan birkaç yıl önce Hacılar Kuyumculuk yeni bir yerde Mümtaz Gürler Hacılar Kuyumculuk olarak aile şirketi oldu. Bu firmasında da neşriyat hizmetlerine ara vermeden devam etti. Bundan birkaç yıl evvel kendilerine rahmetli Şaban Döğen’in “HAYAT NE GÜZEL” kitabından bahsettim. Bir adet hediye edip birkaç gün sonra uğrayıp kanaatini sordum. Çok beğendiğini söyledi. Ben de bu kitaptan 1000 adedini Medrese-i Yusufiyelere göndermek istediğimi söyledim. 1500 adet sipariş vererek sponsor oldu. “1000’i siz gönderin 500‘ünü dükkanda dağıtalım.” dedi.
Mümtaz Gürler’i bir yazı ile anlatmak zor. Bu yazı hem ona manevi hediyeler göndermek hem de vefa borcumun bir kısmını ödemek içindi. Kendisi 10 gün önce vefat etti. Allah rahmet eylesin. Yakınlarına Allah sabırlar versin. Cenab-ı Hakk, Mümtaz Gürler gibi ağabeylerin sayısını çoğaltsın. Amin.