Bir kısım kitaplar vardır, bir sefer okur bırakırsınız. Bir kısım kitaplar vardır, iki üç sefer okur bırakırsınız. Bir kısım kitapları tekrar tekrar okursunuz.
Çünkü onlara hava ekmek su gibi ihtiyaç vardır. Bu kitaplara örnek Kurân-ı Kerim ve Tefsiri Risale-i Nurlar.
Bir de Risale-i Nur kaynaklı kitaplar vardır, bunları da tekrar okuyup istifade edilebilir. Benim bu konuda nazara vermek istediğim kitap Mehmet Kutlular Ağabeyin hayatını ele alan ‘İşte Hayatım’ kitabı. Kendim bir kaç defa okumakla birlikte aklıma takılan meselelerde tekrar bakarım.
Kitabın güzel tarafında birisi de yazarın 10 yıldan fazla Zübeyir Gündüzalp ağabeyle kalmasıdır. Haliyle Mehmet Kutlular Ağabeyin Zübeyir Ağabey ile çok hatıraları var, önemli bulduğumuz üç hatırayı naklediyoruz:
***
Zübeyir Ağabey gazeteye çok önem veriyordu. Gazeteyi ve yayın politikasını yakından takip ediyor, şekillendiriyordu. “Hayır böyle değil, şöyle olacak” diye talimatlar veriyordu. Gazete ile ilgili her meseleyi de yakından takip ediyordu. Gazeteye az gelse de, meseleleri telefonla hallediyordu. Süleymaniye’de birlikte kaldığımız için, bu gibi konular problem teşkil etmiyordu; sık sık görüşme imkânımız vardı.
Zübeyir Ağabey yayıncılığın bir diğer kolu olarak kitap yayıncılığında da Mihrap Yayınevi’ni (Daha sonra Yeni Asya) kurdurmuştu. Gerekçesi, “Gazetede çıkan yazılar heder olmasın. Çıkan güzel tefrikaları, makaleleri toplayıp kitap yaparız. Hem, gazeteler para kazanmaz, geçmişte her zaman zarar ederek gelmiştir. Yayınevi, aynı zamanda o zararı kapatacak bir gelir kaynağı da olur” düşüncesi idi.
Zübeyir Ağabey, evliya menkıbeleri dahil hislendirici, duygulandırıcı yazıların da gazetede yer almasını isterdi: “Avam, biraz da bu hisle meselelere yaklaşırlar. Onların hislerini, duygularını harekete geçirmek lâzım” derdi. Hatta Tarihin Şeref Levhaları gibi tutulan eserlerimizin tarzını, Ahmet Şahin’e bizzat Zübeyir Ağabey tarif ve telkin etmişti.
Yayıncılık meselelerinde Zübeyir Ağabey, hep Üstadın mutedil ve hikmetli tarzını devam ettirdi ve öyle olunmasını istedi. Aşırılıktan, mümkün mertebe kaçınıyorduk, hâlâ da öyleyiz.
(Bizimle irtibat için: 0532 471 53 52)