Leylek için nefis bir kurbağa çorbası hazırlayan tilki, çorbayı derin olmayan düz bir tabakta sunar. Uzun gagasıyla yayvan tabaktaki çorbayı içemeyen leylek sofradan aç kalkar. 

Misafirperverliğini gösterme sırası tilkinin oyununa gelen leylektedir. Tilki için dumanı üzerinde bir tavuk yahnisi pişiren leylek, yemeği, ağzı daracık, uzun bir kavanozda servis eder. Ettiğini bulan tilki yahniyi koklamakla yetinir. 

Ezop’un bu masalını; hilekâr tilkinin izinden giden siyasetçilerin, “leyleğin yuvadan attığı yavru” muamelesi gösterdiği seçmen için anlattık. 

Kurbağa çorbası için sıraya giren yüzbinlerce üniversite öğrencisinin gözü kulağı, AKP’nin seçim vaadi olan “öğrenciye ÖTV’siz telefon satışı” düzenlemesindeydi. 

Yemek henüz masaya gelmese de sofraya konan yayvan tabakları gören öğrenciler hayal kırıklığına uğradılar. 

Sonradan anlaşıldı ki bahsi geçen düzenlemeye konu telefonlar, yalnızca Türkiye’de üretilen modelleri kapsıyor ve fiyat için de bir üst sınır var. 

Yani iktidar, bu ülkenin üniversite öğrencilerine; onların bir vakitler, “bu sizin işinizi görür” diyerek, telefon kullanmayı pek beceremeyen aile büyüklerine önerdiği, az donanımlı telefonları layık görüyor. 

Benzer bir “alicengiz oyunu” kamu bankaları tarafından verilen genişletilmiş konut kredisinde de mevcut. Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından müjdesi verilen “ilk evim konut kredisi” kampanyası ile ilk defa konut sahibi olacaklara düşük faizli kredi verilecekti.

Kampanyanın şartlarından biri; başvurucunun satın alacağı konutun en az %50’sini karşılayacak bedelin, 7 Mayıs 2022’den önce açtığı banka hesabında halen de bulunması. Bu tarihten sonra bankaya yatırılan ilave tutarlar, hesaplamaya dâhil edilmiyor. 

Örneğin bugün 3 Milyon Liralık bir eve talip olan vatandaşın banka hesabında Mayıs 2022’den bu yana 1,5 Milyonluk liralık bakiyesi bulunmalı ki bu kampanyadan faydalanabilsin. Artan ev fiyatlarını düşündüğümüzde, “o tarihte o kadar param olsaydı şimdi zaten bir evim vardı” diyen vatandaş haklı. 

Zira leyleğin dolabında kurbağa çorbası olsa idi tilkiye minnet mi ederdi? Isıtıp evinde içerdi.

Bununla birlikte iktidarın yıllardır sofraya getirmediği çorbalar da yok değil.

2016 yılında; 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu’na, doğum yapan memurlara, çocuğu ilkokul çağına gelene kadar yarı zamanlı çalışıp yarım maaş alma hakkı veren bir düzenleme eklenmişti. 

Söz konusu yasal düzenlemeden hangi memurların faydalanacağı hususunda ise Cumhurbaşkanlığı Kararı beklendiğinden, bugün halen hiçbir devlet kurumunda bu düzenlemeye geçilemedi. 

Ne gariptir, 2016 yılında bu kanun çıktığında çocuk sahibi olan ve yarı zamanlı çalışmayı bekleyen memurların çocukları, bugün ilkokula başladılar bile.

Hal böyleyken, leylekler bugün hâlâ tilkiye “tavuk kebabı yer misin” diye soruyor ve kavanozda değil de altın tepside sunuyorsa, tilkinin vereceği tek bir cevap kalıyor:

“Adamın güleceğini getiriyorsunuz…”